İTALYA'da 3. doğumu sonrası kalp damarında yırtık ve tıkanıklık tespit edilen 39 yaşındaki Filiz Bıyık, Türkiye’de geçirdiği başarılı ameliyatla sağlığına kavuştu. Bıyık, “İnsanın kendi çocuğunu kucağına alamaması çok kötü bir durum” dedi.
Abone olÇok zor günler geçirdiğini söyleyen 3 çocuk annesi Filiz Bıyık, “17 senedir İtalya’da yaşıyorum. Üç çocuğum var. Üçüncü çocuğum doğduktan 2 ay sonra şiddetli göğüs ağrısıyla hastaneye başvurdum. Doğum öncesi herhangi bir sorun yoktu. Önce koronavirüs olduğumu düşündüm. Hastaneye başvurduğumda damarımın tıkalı olduğunu acil müdahale gerektiğini söylediler. Ailemde herhangi bir kalp hastalığı yok. İçki ve sigara kullanmıyorum. İtalya’daki doktorlar 'sen kendine ne yaptın?' dediler. Beni acil bir şekilde anjiyoya aldılar” diye konuştu.
"Kalbin yüzde 37 performansla çalışıyor' dediler"
Doktorlardan kalbinin yüzde 37 performansla çalıştığını öğrenen Bıyık, “Anjiyo olurken kalp krizi geçirmişim. O sırada damar yırtıldı dediler. Müdahale sırasında doktorlar çok panikledi. Doktorlar bana müdahale etmeye cesaret edemediler. Çok gençsin yaşaman gerektiği için müdahale edemiyoruz dediler” ifadelerini kullandı.
"Evladımı kucağıma alamıyordum"
Bir annenin kendi evladını kucağına alamamanın kötü bir durum olduğunu anlatan anne Bıyık, “Bir an önce Türkiye’ye gelmek istedim. Türk doktorlarının ne düşündüğünü çok merak ediyordum. Burak hocayla ilk konuştuğumuzda kararımı vermiştim. Doktorum kendinden çok emindi. Önceki durumun aklıma geliyor. 'Ben bu kadar iyi oldum mu?' diye soruyorum. Anjiyo olduktan sonra evladımı kucağıma aldım. İnsanın kendi çocuğunu kucağına alamaması çok kötü bir durummuş. Başkasına muhtaç olmak daha da kötüymüş. Çok şükür çok iyiyim. Burak hoca benim şansım” şeklinde konuştu.
"Hastanın kalp hücreleri tehlikedeydi"
Emsey Hospital Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Burak Teymen, “Hasta bir sene önce başka bir ülkede doğum yapıyor. Doğum yaptıktan 2 ay sonra göğüs ağrısı şikâyeti ile bulunduğu ülkedeki bir kardiyoloji merkezine başvuruyor. Hastamız çok sıkıntılı bir süreç geçiriyor. Hasta kalp damarı tıkanmış olarak hastaneye başvurduktan sonra intraaortik balon pompası dediğimiz kalbi destekleyici bir alet eşliğinde kalp damarına stent takılmış. Kontroller sonrasında damardaki yırtığın devam ettiği gözleniyor. Hastamıza 2. anjiyo sonrası herhangi bir müdahale yapılmıyor. Hastamız yaşadığı ülkede yapılan 2. anjiyodan 4 ay sonra göğüs ağrısı şikâyetiyle başvurdu. Kalp damarındaki yırtığa bağlı olarak kalpteki hücrelerin tehlike altında olduğunu gösteren iskemi bulgusuyla bize başvurdu” ifadelerini kullandı.
"Yüz bin doğumda 2.8 ile 10 arasında görülüyor"
Nadir görülen bir hastalık olduğunu belirten Doç. Dr. Burak Teymen sözlerine şöyle devam etti: Bu hastalık normal kalp damarındaki darlıklara göre daha farklı olarak karar verilmesi gereken bir durum. Hastamıza özel bir anjiografi yaptık. Optikal kohorens tomografi yöntemiyle damarın içerisine özel bir kateter gönderdik ve damar içerisinden görüntü alıp yırtığın olduğu bölgeleri net olarak tespit ettik."
"Bu kateter yardımı ile stent uygulamasını başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. Bu hastalık kalp krizi yönünden çok nadir görülen bir durum. Yapılan çalışmalara göre yüz bin doğumda 2,8 ile 10 arasında görülüyor. Postpartum spontan koroner arter diseksiyonu doğum sonrasında kendiliğinden kalp damarının yırtılması hastalığıdır. Duruma göre hemen müdahale etmemek gerekebilir."
Bu hastalığın patofizyolojisi net olarak bilinmemek ile birlikte yapılan son çalışmalar sonucunda gebelik esnasındaki hemodinamik değişikliklerin damarların yırtılmasına sebebiyet verdiğini söyleyen Doç. Dr. Teymen, “Daha sonrasında da pıhtılaşma faktörleri ile alakalı gebelikteki değişkenliklere bağlı olarak da bu yırtığın içerisinde ilerleyen kan kalp krizine neden oluyor. Doğum sonrasında göğüsün orta kısmında yanma, sıkışma, baskı, 5-10 dakika boyunca süren geçen, eforla ortaya çıkan ve dinlenme ile geçen bir rahatsızlık oluşursa kardiyoloji uzmanına görünmek gerekebilir." dedi.