Kadınların en büyük sorunlarından olan varislerin doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda daha sık görüldüğü tespit edildi.
Abone olKadınların en büyük sorunlarından olan ve bacakların güzelliğinin önündeki engellerin başında gelen varislerin doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda daha sık görüldüğü tespit edildi.
Memorial Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Ayfer Aydın, varis tedavisinde en etkili yol olarak tanımlanan “Lazerle varis tedavisi” hakkında bilgi verdi.
Kanın kalbe dönüşünü sağlayan toplardamarların genişlemesi olarak tanımlanan varis oldukça sık görülen bir şikâyettir.
Kanı kalbe geri taşıyan toplardamarlar kan akışının kalbe doğru tek yönlü olmasını sağlayan kapakçıklar içerirler. Toplardamarlarda oluşan tıkanıklıklar ve aşırı basınç bu kapakçıkların düzgün kapanmasını engelleyerek geriye doğru kaçaklara sebep olurlar. Sonuçta bacaklardaki yüzeysel toplardamarlar genişler, uzar ve büklümlü ve yeşil-mavi renkli bir görüntü ile varisler oluşur.
Kadınlarda daha sık rastlanıyor
Erişkinlerin yüzde 20’sinde, 50 yaşını geçen kişilerin ise yüzde 50’sinde varis şikâyetleri görülmektedir. Östrojen hormonu varis oluşumunu tetiklediği için kadınlarda daha çok rastlanan bir rahatsızlıktır. Bu sebeple doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda daha sık görülür.
Gebelik de varis oluşumu için önemli bir etkendir. Genetik özellikler de her rahatsızlıkta olduğu gibi varis oluşumunda da önemli rol oynar.
Hastaların çoğu daha çok estetik kaygılar nedeniyle doktora başvuruyor ancak bu bir kozmetik sorun değil, hastalıktır. Varisli damarlar tedavi edilmediği takdirde giderek daha ciddi dolaşım bozukluğuna dönüşecektir.
Varis ilerledikçe bacaklarda ve ayaklarda ağrılara, yorgun bacaklara ve ilerlediğinde zor iyileşen yaralara sebep olabiliyor. Yakınma hissedildiği anda bir uzmana başvurmak gerekiyor. Aksi takdirde varisin tedavisi güçleşiyor.
En etkili yöntem lazer
Varis tedavisinde şu an en etkili yöntem lazerdir. Varis tedavisi konusunda varis çorabı halk arasında yaygın olarak kullanılır. Ancak varis çorabının tedavi edici özelliği yoktur, sadece ilerlemeyi durdurur. Kanın toplardamarlarda göllendiği damarlara yani varise etki etmez yalnızca kanın sağlıklı olan damardan kalbe dönüşünü artırarak dolaşımı düzenler ve hastalığın ilerlemesini durdurur.
Tedavide artık yaygın olarak lazer kullanılıyor, cerrahi yöntem de lazerle tedavi edilemeyen son aşamadaki vakalarda damarın çıkarılması şeklinde uygulanıyor. Lazer yöntemi herhangi bir enjeksiyon gerektirmediği için enfeksiyon riski, morarma ve ağrı şikayetleri olmuyor.
Diğer tedavi yöntemlerinden farklı olarak ışık damarların içinden değil, cilt üzerinden uygulanıyor. Uygun dozda lazer ışığı, varisli damarın üzerinde gezdirilerek varis tedavi gerçekleştiriliyor. Uygun doz çok önemli olduğu için mutlaka uzmanına yaptırılması gerekiyor.
Varis tedavisinde damarlar henüz ince kılcal damarlar halindeyken tedavi etmek en doğru olanıdır. Her hastalıkta olduğu gibi erken tanı ve tedavi bu rahatsızlıkta da büyük önem taşıyor.
Varis tedavi edilmezse…
Bu bir dolaşım bozukluğudur, toplardamarlardan kalbe kanın dönüşü azalmıştır. Dolayısıyla orada temizlenemeyen kan vardır, o bölge oksijenlenmeyeceği için yaralar oluşur, ciddi ağrılar ortaya çıkar. Bacaklarda incelme, kırmızı- kahve renk değişiklikleri de görülebilir.
İşlem süresi 45 dakika
2 bacağında yoğun varis görülen hastalar dahi bir öğlen arasında tedavi edilebilir. İşlem süresi yaklaşık 45 dakikadır. İşlem sonrasında hafif bir ağrı görülebilir, ağrı eşiği düşük hastalarda da ağrı kesici krem ya da ilaç verilerek toleransı yükseltilebilir.
Lazer uygulanan bölgelerde geçici bir kahverengileşme ya da morarma görülebilir. Tedavi tek seansta biter hasta daha sonra kontrol için çağırılır. Bacakların görünümü varis öncesi haline döner.