BIST 9.949
DOLAR 35,16
EURO 36,75
ALTIN 2.975,38
HABER /  GÜNCEL

Doğu Anadolu fayı kıpır kıpır

Güneybatı'da Antakya'ya kadar uzanan Doğu Anadolu Fayı'nda her an büyük ve yıkıcı depremler olabileceğini bildirdi.

Abone ol

Erdal Herece, MTA Marmara Bölge Müdürlüğü, Jeoloji Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi ve Kocaeli Üniversitesi'nin (KOÜ) katkılarıyla düzenlenen ''Doğu Anadolu Fayı ve Depremselliği'' konulu toplantıda, 17 Ağustos 1999'da Marmara bölgesinde meydana gelen bir depremin aynısının Doğu Anadolu bölgesinde de olabileceğini söyledi. Herece, 2 milyon yaşında olan fayın 580 kilometre uzunluğunda olduğunu belirterek, ''Elimizdeki veriler, DAF zonunda yüzyılı aşkın süredir büyük ve yıkıcı deprem olmadığını gösteriyor. Dolayısıyla, DAF zonunda her an büyük ve yıkıcı depremler olabilir'' dedi. Bölgede geçmişte yaşanan büyük depremlere işaret eden Herece, şunları kaydetti: ''Kayıtlara göre, 65 kilometre uzunluğundaki Karlıova-Bingöl fayında 1866 yılında 7.2, 50 kilometre uzunluğundaki Palu-Hazar fayında 1874 yılında 7.1, 85 kilometre uzunluğundaki Hazar-Sincik fayında 1875'de 6.7 ve 1905 yılında 6.8, Çelikhan-Gölbaşı fayında da 1893'de 7.3 şiddetinde deprem olmuştur. 90 kilometre uzunluğundaki Gölbaşı-Türkoğlu fayında 114 yılında meydana gelen ve 7.8 şiddetinde olduğu düşünülen deprem ise Kahramanmaraş ve ve çevresinde ağır hasarlara yol açmıştır. Ayrıca, 1513 yılında Tarsus ve Malatya çevresini etkileyen 7.4 şiddetindeki depremde de çok büyük ağır hasarlar meydana gelmiştir. Bu bölgede 1513 yılından bu yana büyük bir deprem olmaması, Gölbaşı-Türkoğlu segmanının, olası deprem beklentisine yol açan potansiyel bir sismik boşluk olarak ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bu nedenle yakın planda büyük depremler yolda diyebiliriz. Olası depremler, başta Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Kahramanmaraş, Malatya, Gaziantep ve İskenderun olmak üzere birçok ili etkileyecektir.'' Depremi önlemenin mümkün olmadığını, ancak etkilerinin azaltılabileceğini belirten Herece, bunun için deprem konusunda çalışan kuruluşlar ile üniversiteler arasında eşgüdümün sağlanması gerektiğini sözlerine ekledi.