BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Diyarbakır'daki KCK davası sürüyor!

Diyarbakır'da 175 sanığın yargılandığı KCK davasına bugün devam edildi.

Abone ol
Terör örgütü PKK'nın üst yapılanması KCK'ya ilişkin 95'i tutuklu 175 sanığın yargılanmasına devam edildi.
 
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, 77 tutuklu, 18 tutuksuz sanık hazır bulunurken, diğer tutuklu sanıklar mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.
 
Mahkeme başkanının okuduğu dosyaya gelen evraklar arasında, Anayasa Mahkemesi'nden istenen Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) kapatma davası dosyası da bulundu.
 
Sanıklardan Hüseyin Yılmaz'ın Adli Tıp Kurumu'ndan gönderilen ve cezaevinde yatmasında sağlık açısından bir sorun olmadığına ilişkin belge de dosyada yer aldı. Ayrıca celse arasında tutuklu bulunan sanıklardan Ümit Aydın'ın da avukatlarının talebi doğrultusunda hastaneye yatması için tahliyesine ilişkin karar da okundu.
 
Mahkeme başkanı, tutuklu sanıklardan Mehmet Nimet Sevim ile ilgili delil ikamelerini okuyarak Sevim'e savunma yapması için söz verdi.
 
 Sanık Sevim, iddianamenin ön yargılı olarak politik bir şekilde hazırlandığını iddia ederek, "Polis ve savcılar Kürt sorununu kriminal bir suç unsuru olarak gösteriyor. 5 yıldır bu davada tutuklu bulunuyoruz. Daha savunma bile yapamadık. İddianamenin tarafsız olarak hazırlandığı söyleniyor. Ben bu iddianameyi kabul etmiyorum. Emniyette ifadelerimiz alınırken polisler 'Kürt sorununu biz çözeceğiz' diyorlardı. Ancak polislerin görevi bu değildir. Polis ortada bir suç ve kriminal bir durum varsa polisler onlarla ilgilensin" dedi.
 
Mahkeme başkanı sanığın genel olarak yaptığı savunmasını bitirmesini istemesi üzerine sanık avukatı Feride Laçin, söz alarak, müvekkilinin 5 yıldır tutuklu olduğunu belirterek, yargılamada son sözünü söylemesine bile tahammül edilemediğini söyledi.
 
Mahkeme başkanı, gizli tanıklardan X, Papatya, Gün ışığı ve Mercek'in sanık Sevim hakkında, Irak'ın kuzeyindeki PKK kamplarına gittiğini iddia ederek, "PKK kamplarında bulunan tüm komutanlarla irtibatı vardı. KCK/TM yürütme konseyinden aldığı tüm talimatları uygulardı. Diyarbakır'da örgütsel faaliyetler düzenlerdi. Örgüte eleman kazandırmak için şehirde faaliyet gösterirdi. Daha önce 10 yıl ceza evinde bulunmuştu. Çıktıktan sonra yine örgüt kamplarında yapılan konferanslara katılırdı. Daha sonra ise cezaevinden çıkan kişileri koordine eden kişi oldu" şeklindeki, iddianamede bulunan beyanlarını anımsattı.
 
Sanık Sevim tercümanı aracılığıyla yaptığı savunmasında, gizli tanık ifadelerinin doğruyu yansıtmadığını belirterek, "Gizli tanıkların tüm ifadeleri çelişkilidir. 10 yıl hapiste kaldığımı iddia ediyorlar. Ancak ben 20 yıl hapiste yattım. Bu nedenlerden dolayı gizli tanık ifadelerinin somut hiçbir dayanağı bulunmuyor. Gizli tanık ifadelerini kabul etmiyorum. İddianameden çıkarılsın" diye konuştu.
 
Duruşmayı BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, BDP'li milletvekilleri Altan Tan, Nursel Aydoğan, Berlin Barosu Başkan Vekili Bernd Hausler ile BDP'li bazı belediye başkanları ile izledi.
 
Sanık savunmasının ardından mahkeme başkanı duruşmayı yarın görülmek üzere erteledi.
 
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 7 bin 578 sayfalık iddianamede, bağımsız milletvekili seçilen Selma Irmak ve Kemal Aktaş ile Yüksek seçim Kurulu tarafından milletvekilliği düşürülen Hatip Dicle'nin de aralarında bulunduğu 95'i tutuklu 175 sanık hakkında, "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak", "Terör örgütü üyesi ve yöneticisi olmak" ve "Terör örgütüne yardım ve yataklık etmek" suçlarından, 15 yıldan ağırlaştırılmış müebbete kadar değişen hapis cezaları isteniyor.