BIST 9.725
DOLAR 35,19
EURO 36,80
ALTIN 2.971,28
HABER /  GÜNCEL

Diyanet'ten Ramazan açıklaması

Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu, Ramazan'ın ilk gününün 27 Ekim Pazartesi olacağını açıkladı.

Abone ol

Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, Peygamberimiz'in uygulamasını esas alıp, Ru'yeti takip eden Türkiye gibi islam ülkelerinde 27 Ekim Pazartesi günü Ramazan ayına başlanacağını bildirdi. Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu, bugün Türkiye saati ile 14.51'de Kavuşum, yarın ise 04.23'te Ru'yet olacaağını belirterek, Ramazan ayının Kavuşum ve Ru'yeti farklı günler gerçekleştiği için Kavuşumu esas alan bazı islam ülkelerinde 26 Ekim Pazar, Türkiye gibi Ru'yeti esas alan ülkelerde ise 27 Ekim Pazartesi Ramazan ayına başlanacağını ifade etti. Bardakoğlu, "Hilal'in ilk defa 26 Ekim Pazar günü Büyük Okyanus'un ortasından itibaren görülmeye başlanacağı için, 27 Ekim Pazartesi günü Ramazan ayının birinci günü olacak" dedi. Bardakoğlu, Türkiye genelinde Ramazan ayının girişinde, doğudan batıya doğru iftar saati ile yatsı namazı arasında 1 saat 20 dakika ile 1 saat 30 dakikalık fark bulunduğunu hatırlatarak, müftülüklerin, bölge ve mevsim şartlarını dikkate alarak, sadece Ramazan ayına mahsus olmak üzere çalışan vatandaşların, yatsı ve teravih namazına zamanında yetişebilmeleri için gerektiğinde yatsı namazı vaktinde zaman ayarlaması yapılacağını kaydetti. Bardakoğlu, Ramazan ayı münasebitiyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde açık bulunan 35 ilçe müftülüğüne atama yapıldığını belirterek, il ve ilçe müftülüklerinden gelen talepler gözönünde bulundurularak, 2003 yılı Ramazan ayı süresinde müftüsü ve vaizi bulunmayan il ve ilçelerde istihdam edilmek üzere, şu anaka kadar 119 personelin görevlendirildiğinin altını çizdi. Bardakoğlu ayrıca, yurt dışındaki yaşayan vatandaşlara din hizmeti sunmak için 188 din görevlisinin görevlendirildiğini ifade etti. Ezanların, namaz vakitleri esas alınarak aynı anda okunacağını da anımsatan Bardakoğlu, mikrofon ve hoparlörlerin kulağa hoş gelecek şekilde ayarlanacağını, camilerin beş vakit ibadete açık bırakılacağını, vaaz ve hutbelerde yorumdan kaçınılarak, şahsiyet ve siyaset yapılmayacağına işaret eti.