Diyanet, dizideki kişilerin ve kurumların şiddet kullanmalarının meşrulaştırıldığını, derin devlet ilişkisinin normal gösterildiğini ve meşrulaştırıldığını öne sürüyor!
Abone olDiyanet İşleri Başkanlığı Dergisinde yayınlanan Yazıda "Kurtlar Vadisi" dizisinin 'Türkiye'nin dile getiriyor' tarzında bir reklamla sunulduğunu, dizideki kişilerin ve kurumların şiddet kullanmalarının meşrulaştırıldığı, derin devlet ilişkisinin normal gösterilerek, egemen yapının korunduğunun gösterilmeye çalışıldığı vurgulanıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yayını olan Diyanet dergisinde yer alan yazıda "Medya ve Şiddet" konusu işlendi. Şiddetin şimdilerde medya yapısının bir özelliği olarak ekranlarda veya gazetelerde; "prime-time" haber ya da programlarında ve gazetelerin birinci sayfasında olduğu hatırlatılan yazıda, şiddetin, şiddetle ilgili olaylar bağlamından çıktığı, hayatın her alanına yayılmaya başladığı vurgulandı. Televizyon programları ile ilgili 2004 yılında yapılan bir araştırmada, televizyonların İstanbul ve Ankara merkezli habercilik yaptığının ve her 3 haberden birinin şiddet içerdiğinin ortaya çıktığı kaydedilen yazıda yer alan araştırmaya göre; şidet görüntülerine yer veren belli başlı TV kanallarının ana haberlerindeki 467 haberin 35'inde cinsellikle ilgili görüntüler yer alırken, soygun, yangın, intihar, cinayet gibi haberlerin şiddetle 'yoğrulmuş' olarak izleyiciye sunulduğu, şiddetin reyting kaygısı ile kullanıldığı ortaya çıktı. Televizyonda bir çok dizi ve filmlerde, şiddet unsurunun mafya eliyle bir çözüm yolu olarak benimsendiğinin ve lanse edildiğinin ifade edildiği yazıda, bu tarz uygulamaların meşrulaştırıldığı ve şiddet unsurunun aşırı dozlarda kullanıldığın altı çizildi. Çocuk programlarında da şiddetin yoğun kullanımına dikkat çekilen yazıda, çocukların kendilerine model olarak seçtikleri ünlüleri, oyunlarına kadar yansıtıp her hareketleri ile benimsemeye başladıkları uyarısında bulunuldu. Pokemon tarzı Uzakdoğu kökenli çizgi filmlerin çocukları şiddete özendirdiğinin altını çizilen yazıda, şunlar kaydedildi: "Söz konusu çizgi filmlerinde anlaşılmaz şiddet ve gerçeküstü hareketler (uçmak, büyü) çocuklarda sıra dışı taleplere yol açabiliyor. Pokemon adlı çizgi filmde çocuklar açıkça şiddete özendiriliyor. Pokemon ya da Harry Potter filmi sebebi ile ucmaya heveslenen ve pencerelerden atlamaya yeltenen çocuklar tüm dünyanın ortak derdi durumunda." Yazıda "Kurtlar Vadisi" dizisinin 'Türkiye'nin dile getiriyor' tarzında bir reklamla sunulduğunu, dizideki kişilerin ve kurumların şiddet kullanmalarının meşrulaştırıldığı, derin devlet ilişkisinin normal gösterilerek, egemen yapının korunduğunun gösterilmeye çalışıldığı vurgulanıyor. Sözkonusu yazıda, dizinin, internet sitesinde seyredilen ve en çok beğenilen sahnelerinin "şiddet sahneleri"nden oluştuğunu, en kanlı sahnelerin beğenildiği ifade edildi. Yazıda "Dizide, şiddet en çıplak hali ile uygulanmakta, şiddet kullanımı 'haklı'laştırılmaktadır." denildi. Batı dünyasında "İslamfobi" nin yaygınlaşmasının sebebi küresel medya stratejisi olarak gösterilen yazıda, şunlar kaydedildi: "İslam'ın medyanın dilinde şiddet korku ile anılması, farklı kültürlerde İslam'a karşı negatif bir tumum körüklemektedir. Yapılan bir araştırmaya göre uluslararası arenada, İslam bir korku kaynağı bir unsur olarak gören ülkeler Batı'dan Doğu'ya doğru azalmakla beraber, İslam fobisi son yıllarda hızla artan bir seyir izlemektedir. İsveç başta olmak üzere Hollanda, Almanya, Belçika'da İslamfobise yüzde 70 oranlarında nüksederken, bu oran tam olarak bir fobi olarak algılanmasa da ABD'de İslam'a karşı mesafeli bir duruşla yüzde 49'dur. Doğu Avrupa ülkelerinde ve Rusya'da ise İslamfobisi çok daha düşük oranla yüzde 21'dir." medyafaresi.com