Diyanet İşleri Ali Erbaş: Gönül isterdi ki çocuklarımız yalan söylediğimize hiç şahit olmadan büyüsünler
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve eşi Seher Erbaş, torunlarıyla birlikte "Aile: Sevgi, Şefkat ve Merhamet" konulu Yurt Dışı Aile Semineri programına katıldı. Erbaş, “Gönlüm ister ki çocuklarımız bizler evde gözlerinin önünde namaz kılıyor olarak bizi göre göre büyüsünler. Yalan söylediğimize hiç şahit olmayarak büyüsünler" dedi.
Abone olDiyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünce düzenlenen programa iki torunlarıyla katılan Erbaş ailesi, Diyanet Radyoları Genel Yayın Yönetmeni Aykut Burak Şimşek'in sorularını cevapladı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş, “Gönlüm ister ki çocuklarımız bizler evde gözlerinin önünde namaz kılıyor olarak bizi göre göre büyüsünler. Yalan söylediğimize hiç şahit olmayarak büyüsünler. Dolayısıyla ailemizin buna çok dikkat etmesi lazım. Çocukların büyüme sürecinde hal ve hareketlerimize dikkat etmemiz lazım” dedi. İşte Erbaş'ın açıklamalarından satır başları...
Evlilik korkulacak bir şey değil
- Evlilikte paylaşmak vardır. Sorumluluğu karşılıklı paylaşırlarsa bu kolaylaşır. Korkulacak bir şey olmadığını düşünüyorum. Bekarlarımıza tavsiyemizi yapmış olalım. Hatta çocuklarla bu sorumluluğu paylaşmak lazım. Sorumluluğun ne kadar önemli olduğunu ama korkulacak bir şey olmadığını da vurgulamamız lazım.
- Ailenin eğer sağlıklı bir şekilde yürümesini istiyorsak, ki bunu herkes ister, istemeyen olmaz, orada karşılıklı sevgi, saygı olacak. Sadakat yani dürüstlük, bu çok önemli. Çocukların anne babalarına karşı, eşlerin birbirlerine karşı çok dürüst olması lazım.
Sabrın en çok lazım olduğu yer ailedir
- Sadakat burada çok önem arz ediyor ama sabırsız bunlar olmaz. Sabrın en çok lazım olduğu yer ailedir. Ailede eşler birbirlerine karşı sabırlı olacak, çocuklar kendi aralarında sabırlı olacak, anne baba çocuklarına karşı sabırlı olacak, çocuklar anne babalarına karşı sabırlı olacak. Ailenin sağlıklı bir şekilde yürümesinin en önemli ilaçlarından birisi sabırdır.
Vefa, ailede olunca çok daha anlamlı oluyor. Yani eşlerin birbirine vefa göstermesi, çocukların büyüklerine vefa göstermesi. Vefasızlık, toplumda çok büyük bir hastalık ama ailede olursa bu daha büyük bir hastalık. Çocukların, vefat etmiş aile büyüklerine Kur’an okuyup ruhlarına göndermeleri, onları anmaları bir vefa göstergesidir.
Bayramlarda tatile değil anne-babanıza gidin
- En büyük problemlerimizden birisi de bayramlarda bayramı tatile dönüştürmek. Buna da dikkat çekmemiz lazım burada. Bayramlar, aile fertleri birbirleriyle bir arada olsunlar, bayramlarını tebrik etsinler, otursunlar, birlikte yemek yesinler, sohbet etsinler.
Gönül isterdi ki yalan söylediğimize hiç şahit olmayarak büyüsünler
- Çocuklarımız eğer namaz konusunda soğuk davranıyorlarsa kendimize bir bakmamız lazım. Yani biz çocuklarımızın gözünün önünde namaz kılıyor muyuz, kılmıyor muyuz? Teşvik ediyor muyuz, etmiyor muyuz? Gönlüm ister ki çocuklarımız bizler evde gözlerinin önünde namaz kılıyor olarak bizi göre göre büyüsünler. Yalan söylediğimize hiç şahit olmayarak büyüsünler. Dolayısıyla ailemizin buna çok dikkat etmesi lazım.
- Çocukların büyüme sürecinde hal ve hareketlerimize dikkat etmemiz lazım. İbadetlerimizi ihmal etmemiz lazım, namaz, oruç, diğer konular, hayır hasenat konularında. Camiye gittiğimiz zaman çocuğumuzu alıp camiye götürmemiz lazım. Herhangi bir hayır hasenat yapacağımız zaman o hayır yapacağımız maddeyi, para olur başka şey olur, çocuğumuza verip çocuğumuzun onu vermesini sağlamamız lazım.
Seher Erbaş da anneliğin büyük fedakarlık gerektirdiğini ve çocukları dijital dünyanın tehlikelerinden korumak için birlikte vakit geçirmenin önemli olduğunu anlattı.