Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, dershanelerin kapatılması ile ilgili tartışmada Cemaate çok sert bir darbe indirdi.
Abone olAkit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, dershanelerin kapatılması ile ilgili tartışmada Cemaate çok sert bir darbe indirdi.
Kanal 24'te yayınlanan 24 Dakika programına konuk olan Dilipak, canlı yayında kendi çocuklarının aldığı eğitimi anlattı, dershane ve üniversiteye hazırlık sürecinin çocukların psikolojisini bozduğunu ileri sürdü ve Gülen Cemaati'nin dershaneler ile ilgili tepkisine Mavi Marmara ile yanıt verdi. Dilipak "İHH Mavi Marmara ile yardım götürürken İsrail ile konunun görüşülmesi gerektiğini öğütleyen bir anlayış bugün iktidarla böyle bir çatışrmaya giremez. " dedi.
İşte Dilipak'ın canlı yayında söyledikleri:
NE KÜRTÇESİ, BULGARCA FARSÇA ÖĞRENSİNLER
"Benim çocuğum liseyi bitirene kadar yaklaşık 2 üniversitenin formasyonuna sahip oldu. 2 dil öğrendi, Türkçe de biliyor, 3 dil. Dünyaya rol modeller yetiştirecekseniz, vizyoner bir gençliğe ihtiyacınız var. Ben okullardaki eğitimi anlayamıyorum. Dili öğrensin, ne Kürtçesi, Farsça, Arapça, Bulgarca öğrensin. Bunları da milli eğitim kabul etsin. Özgür çocuklar birilerinin çizdiği çizgilere hapsolmasın.
DERSHANELER KAPANIRSA PSİKOLOGLAR SOKAĞA DÖKÜLÜR
Psikolojiik tedavi alıyorlar gençler, dershaneler kapanırsa psikologlar sokağa dökülmeli bizim müşterilerimiz azalacak diye.
GİTTİĞİ KURSLAR NEDEN KARNEYE YAZILMIYOR
İsmek'te bu kadar öğrenci sanat dersi alıyor niye karnesine yazılmasın bunlar. Halk eğitimde ders alıyor, Üsküdar Musiki Cemiyetinde ders alıyor. Niye burada alınan eğitimleri, çocuğun karnesine yazmıyorsun. Benim çocuğum nereden ders alırsa alsın aldığı derse dair sınav yapılsın karnesine yazılsın.
İSRAİL İLE GÖRÜŞELİM DİYEN ZİHNİYET...
Bu tartışmanın sürdürdüğü bir kampanya, yorumlar büyük ölçüde farklı bir duruma gelmiş. Ümid ederim öbür taraf da hoşgörü söylemine geri döner, toplumdaki görüşe bakınca, öğrenciler üzerinden siyasi polemik sürdürmenin kimseye faydası yok. Wall Street Journal'e verdikleri mülakatlar var, İHH Mavi Marmara ile yardım götürürken İsrail ile konunun görüşülmesi gerektiğini öğütleyen bir anlayış bugün iktidarla böyle bir çatışrmaya giremez. Benim siyasi gücüm yok, kimseye şöyle yapın diyemem diyen bir kişinin talebelerinin böyle bir tartışmayı sürdüreceğini düşünmüyorum .