Dilek Doğan davasında esasa dair mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanık polis memuru Y.M.'nin 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.
Abone olİstanbul Sarıyer'de 18 Ekim 2015'te gerçekleştirilen terör operasyonu sırasında polisin silahından çıkan kurşunla ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Dilek Doğan'ın öldürülmesine ilişkin davada savcı esasa ilişkin mütalaasını açıkladı.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Dilek Doğan’ın ailesi ve avukatları katıldı. Gizli yapılan duruşmaya izleyici alınmadı. Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını okuyan savcı sanık polis memuru Y.M hakkında, “taksirle ölüme neden olmak” suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar istediği hapis cezası talep etti.
Mütalaasında sanık polis memuru hakkında, “kasten öldürme” suçundan dava açıldığını hatırlatan savcı, olay anına ilişkin görüntülerin olmadığını bahse konu olan görüntülerin, Dilek Doğan’ın vurulmasından önce ve sonrasına ait olduğunu belirtti.
SİLAHIN ATEŞE HAZIR KONUMDA BEKLEMESİ MAKUL
Aramaya başlandığı sırada sanık polis memuru Y.M ile ev sahipleri arasında arbede çıktığına değinilen mütalaada, “Silahın, ikazlara rağmen sanığa yaklaşılması, kısmen fiziksel temas sağlanmasıyla oluşan arbede sırasında patlayarak bir el ateş aldığı, silahın basit bir temasla patlamasının öncesinde ateşe hazır konumda olduğunu gösterdiği, açıklanan işin niteliği, sanığın görev konumu gereği çatışma çıkma riskiyle sair hususlardan dolayı ilk başta silahı ateşe hazır konuma almasının makul sayılacağı..” ifadeleri kullanıldı.
ÇIKAN TARTIŞMALAR SEBEBİYLE SİLAHI ATEŞE HAZIR KONUMDAN ÇIKARMADI
Ancak aramanın başlamış olmasını göz önüne alan savcı, “Riskin önemli ölçüde azaldığının sanıkça da değerlendirildiği, bu durumda silahı ateşe hazır konumdan alabileceği, ancak çıkan tartışma ve arama ortamı nedeniyle bunu gerçekleştiremediği” dedi.
KASTEN VURMASI İÇİN BİR SEBEP YOK
Çıkan tartışma sonrası silahın basit bir temasla ateş aldığı ve çıkan merminin tartışmaların dışında kalan Dilek Doğan’a isabet ettiği belirtilen mütalaada, suçun taksir kapsamında kaldığı ve sanığın kasten eyleme geçmesini gerektiren bir sebep olmadığı anlatıldı.
İNANDIRICI DELİL YOK
Vurulma anının taksirle olduğunun tersini gösteren şüpheden uzak, net ve inandırıcı deliller olmadığı belirtilen mütalaada, “Buna göre Dilek Doğan’ın ölümüne neden olan eylemin taksirli hareket sonucu gerçekleştiği vicdani kanaatine ulaşıldığı” denildi.
YASAL KOŞULLAR OLUŞMADI
Yasal koşulların oluşmadığı belirtilen mütalaada savcı sanığın “taksirle ölüme neden olmak” suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti. Mütalaanın dinlenmesinin arından sanık avukatına savunma için süre veren mahkeme kararını açıklamak üzere duruşmayı erteledi.
DURUŞMA SONUNDA GÖZALTINA ALINDI
Duruşmanın bitmesiyle birlikte Doğan’ın ailesi ve avukatları açıklama yamak üzere adliyenin dışına çıktı. Basın açıklamasının ardından adliyeden ayrılan ailenin yolu metrobüs üst geçidinin başında polis tarafından kesildi. Dilek Doğan’ın ağabeyi Emrah Doğan hakkında yakalama kararı olduğunu söyleyen polisler Doğan’ı gözaltına aldı. Gözaltına alınma sırasında Doğan ailesi ve polisler arasında kısa süreli arbede yaşandı.
Duruşma sonrası Dilek Doğan’ın abisi, metrobüse gittiği sırada sivil polis ekipleri tarafından gözaltına alındı.