Milas'a bağlı Dibekdere köyü sakinleri, kurdukları derneğe kimsenin sahip çıkmaması dolayısıyla siyasetçileri ve yerel yönetimleri eleştirdi.
Abone olMilas'a bağlı Dibekdere köyü sakinleri, kurdukları derneğe kimsenin sahip çıkmaması dolayısıyla siyasetçileri ve yerel yönetimleri eleştirdi. Muğla yöresindeki köyde 7'den 70'e herkes müzikle uğraşıyor.
Milas Yöresi Davul Zurna ve Roman Kültürü ile Muğla Zeybek Kültürünü Araştırma Tanıtma ve Yaşatma Derneği (MUZKAT-DER) Başkanı Dursun Girgin, yaptığı yazılı açıklamada, Milas'ta komşu köyleri Çomakdağ'a verilen önemin kendi köyleri Küçük Dibekdere'ye verilmemesini eleştirerek "Küçük Dibekdere köyü Muğla'ya bağlı, Milas ilçesine 8 km uzaklıkta, İzmir karayolu üzerinde 250-300 haneli 1000'e yakın nüfusu olan 7'den 70'e hepsi davul zurna kültürü sayesinde 200 senedir geçimini temin etmekte olan bir Roman köyüdür" dedi.
Yörede Küçük Dibekdere köyü olarak birçok ilklere imza attıklarını anlatan Girgin, şunları söyledi: "Roman kültürü ile Muğla Zeybek kültürünü birlikte yaşatmak için örgütlenen, dernek kuran ilk Romanlarız. Peki bunca başarıya bunca emeği geçenlere, başta yöremizin siyasetçileri ve bürokrasisinin başında olanlar sahip çıktılar mı? Hayır. Peki bunca ilgisizliğe rağmen biz sivil toplum kuruluşları olarak hiçbir eylem hiçbir tavır sergiledik mi? Asla.
Hep mütevazi olduk, hep hoşgörülü olduk, hep sevilmeden sevdik. Yıllardır Çomakdağ köyü kültürü ise hep birinci planda tutulmaya çalışıldı. Oysa bugün Küçük Dibekdere köyündeki davul, zurna, keman, cümbüş olmasa, ne Çomakdağ'ın düğün kültürü, ne de Muğlalıların Yörük ve Zeybek kültürünün bir anlamı olur?"
Bu güne kadar herkesin düğününe, derneğine sağcı solcu, devlet sivil demeden koştuklarını belirten MUZKAT-DER Başkanı Dursun Girgin, kendileri davul zurna çalmadan Muğla'da bu kültürün önemli bölümünü icra etmenin mümkün olamayacağını, kültür turizminin tam anlamıyla yapılamayacağını söyledi.
NE MEZARLIĞIMIZ NE DE KÖY MEYDANIMIZ VAR
Dibekderelilerin tek bir geçim kaynağı olduğunu, onun da düğün ve derneklerde kazanacakları üç kuruş para olduğunu anlatan Girgin, sözlerine şöyle devam etti: "Yarı aç, yarı tok hayatta kalmaya çalışan bu köye, ne yazık ki bugüne kadar ne devlet sahip çıktı ne de muhalefet bizlerin derdini dinledi. Bir kültür köyü olan Dibekdere'nin ne bir köy meydanı var ne ölülerini gömebilecekleri bir köy mezarlığı ne de bu köye yaraşır sosyal kültürel tesisleri var. Herkes aklını başına toplasın ve biz kültür insanlarını daha fazla zorlamayın. Olmadı, şimdilik bir yıl boyunca Dibekdereli zurnacı ve davulcular düğün dernek ve çeşitli etkinliklere katılmama kararı alırlarsa, kimse şaşırmasın. Eğer biz çalmazsak, inanın sıcakta kalan tuzsuz koyun derisi gibi bu yörenin kültürü kokar."