10 yaşındaki Ferhat, ‘hastalığın tedavisi yok’ denilerek 3 saat sonra evine gönderildi.
Abone olEdirne Valisi Nusret Miroğlu’nun gazetelere yansıyan haberlerin ardından sahip çıktığı hasta 10 yaşındaki Ferhat Görkem Kutlu’ya gösterilen devlet şefkati 3 saat sürdü.
Evinden ambulansla alınarak ilk önce Edirne Devlet Hastanesi'ne kaldırılan ve daha sonra Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilen Ferhat, burada ‘hastalığın tedavisi yok’ denilerek 3 saat sonra evine gönderildi. Ferhat, elektriği olmayan ve yakacak kömür bulunmadığı için ısınmayan evde ölüme terkedildi.
Babası evi terk etti
İstanbul’un Silivri ilçesindeki özel bir muayenehanede doğum sırasında geçirdiği havale nedeniyle engelli olarak dünyaya gelen ve şu anda 10 yaşında olan Ferhat Görkem Kutlu’nun başı dertten kurtulmadı. Konuşamayan ve yürüyemeyen Ferhat, ilerleyen yıllarda arka arkaya yakalandığı kas, epilepsi, şeker ve osteoporoz hastalıkları nedeniyle günden güne erimeye başladı. Babası da evi terk eden ve arayıp sormayan Ferhat'ın, annesi ve 6 yaşındaki kardeşi Emir Can’la birlikte elektriği kesik bodrum kattaki evlerinde verdiği yaşam mücadelesi gazetelerde haber olunca devreye Edirne Valisi Nusret Miroğlu girdi.
Ambulansla geldi minibüsle gitti
Vali Miroğlu’nun talimatı ile Sağlık Müdürlüğü'nde görevli bir personel ve 112 Hızır Servis ekipleri tarafından evinden alınan Ferhat, ambulansla önce Edirne Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Acil serviste yapılan ilk kontrolünün ardından Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilen Ferhat Görkem Kutlu, 3 saat sonra ‘Bu hastalığın çaresi yok’ denilerek tekrar evine gönderildi. Ambulansla evinden alınarak hastaneye getirilen Ferhat, hastane çıkışı evine annesinin kucağında minibüsle gitti.
Annesi göz yaşlarını tutamadı
Oğlunun çok acı çektiğini belirten ve göz yaşlarını tutamayan anne Nezahat Kutlu duygularını şöyle dile getirdi:
“Ferhat çok acı çekiyor. Günden güne de eriyor. Şu an 9 kiloya kadar düştü. Kemikleri kırılmak üzere. Gazetelere çıkan haberlerin ardından bizi apar topar ambulansla hastaneye kaldırdılar. Gazetecilerin ayrılmasının ardından bizi 3 saat sonra ‘Bu hastalığın tedavisi yok’ diyerek evimize yolladılar. Şimdi oğlum borcunu ödeyemediğimiz için elektriği olmayan ve yakacak kömür bulamadığımız için ısınamadığmız evde ölüme terk edildi. Çok yerden yardım istedim. Devlete sığındım. Ama devlet bize sırtını döndü . Şimdi oğlum bana bir kere bile anne diyemeden ölümü bekliyor. Oğlumun bana bir kere anne demesi için ben bin defa ölmeye razıyım. Ne olur birileri duysun bizim sesizimi de Ferhat'ımı kurtarsın.”