BIST 9.390
DOLAR 34,44
EURO 36,36
ALTIN 2.836,86
HABER /  GÜNCEL

Devletin 19 yıllık kirli yalanı ortaya çıktı!

İşkencede ölen üniversite öğrencesi Ayhan Efeoğlu'nun savcılık izni olmadan tutuklandığı ortaya çıktı.

Abone ol

Susurlukçu Ayhan Çarkın'ın işkence edildikten sonra gömüldüğünü söylediği, 1992 yılından bu yana 'kayıp' listesinde bulunan Ayhan Efeoğlu adlı üniversiteli gencin 'kayıt dışı' şekilde gözaltına alındığı belirlendi. O dönem Efeoğlu ailesinin avukatlarının başvurduğu İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı, "Gözaltı izni vermedik" demişti.

ÇARKIN'IN İTİRAFLARI ORTAYA ÇIKARMIŞTI
Efeoğlu dosyası eski Özel Harekâtçı polis Ayhan Çarkın'ın tutuklanmasıyla yeniden gündeme geldii. Çarkın, verdiği ifadede, Ayhan Efeoğlu'nun gözaltında öldürüldüğünü ileri sürünce bir soruşturma daha başlatıldı. Çarkın, cezaevinde yazmaya başladığı kitabında da polisin 'gözaltına almadık' dediği Efeoğlu'nun polis tarafından gözaltına alınarak işkenceyle öldürüldüğünü öne sürmüştü:
 
"Şubeden çıkarılan bir paket, ne bu? Patlayıcı öyle mi? Peki ne olacak? Açık araziye götürülüp imha edilecek. Müdür önde biz ardında Trakya tarafında ormanlık bir yer. Tam paketi açalım derken o da ne? Bir insan. Ayhan Efeoğlu...".

İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencisi Ayhan Efeoğlu, 6 Ekim 1992'de kaybedildikten sonra  avukatı Zerrin Sarı, 19 Ekim'de İstanbul DGM Savcılığı'na dilekçe vererek, "Müvekkilim hakkında savcılığınızdan gözetim izni alınıp alınmadığının, alınmış ise tarihlerinin belirtilmesini talep ediyorum" dedi. Dönemin DGM Savcısı, aynı gün "Başsavcılığımız tarafından gözetim verilmemiştir" yanıtını verdi.

Bu işlemden dokuz gün sonra, Ayhan Efeoğlu'nun üç avukatı İstanbul Başsavcılığı'na şikâyet dilekçesi verdi. Dilekçede, DGM'nin yanıtına değinilerek, "Ancak gözaltına alındığı gözetim kaydına geçirilmeyen veya onlarca gün sonra geçirilen örnekleri de bilmiyor değiliz" denildi.

KARDEŞİ DE AVUKATI DA ÖLDÜRÜLDÜ

İstanbul Terörle Mücadele Polisi hakkında 'işkence suretiyle kasten adam öldürmek'ten suç duyurusu yapıldı. Bu dilekçenin altında imzası olan Halkın Hukuk Bürosu üyesi üç avukattan biri de Fuat Erdoğan'dı. Erdoğan'ın dilekçesi işleme konsa da ilerleme kaydedilmedi ve Efeoğlu'nu kaybedenlerin izi sürülmedi. Buna karşın, 5 Ocak 1994'te Ayhan Efeoğlu'nun kardeşi ve İstanbul Üniversitesi öğrencisi Ali Efoğlu kaybedildi. Avukat Fuat Erdoğan da 28 Eylül 1994'te kafede iki arkadaşıyla otururken, 'çatışmaya girdikleri' savıyla öldürüldü.