Devlet, tüccarlığı bırakacak

Başbakan Erdoğan, büyük tartışma konusu olan "Özelleştirme"yle ilgili önemli açıklamalar yaptı. Erdoğan, devletin artık tüccarlık yapmayacağına değindi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özelleştirme programının, Türkiye ekonomisine ihtiyaç duyduğu dinamizmin kazandırılması açısından hayati önem taşıdığını belirterek, ''Bu konuda birçok spekülasyonlar olabilir. Artık devlet bizzat bu işleri düzenleyen olacak, ufuklayan olacak, denetleyen olacak. Ama devlet artık ekonominin içinde yerini almayacak ve tüccarlık yapmayacak'' dedi. Başbakan Erdoğan, Türk Telekom'un kuruluşunun 10. yıldönümü dolayısıyla Bilkent Otel'de düzenlenen törene katıldı. Erdoğan, buradaki konuşmasında, Türkiye'nin ''yeni hedeflere yöneldiğine, yeni ufuklara yelken açtığına'' dikkati çekerek, Türk Telekom'un hizmet ürettiği alan itibarıyla önemini ve ağırlığını her geçen gün artırdığını söyledi. Dünyayla rekabette, ulaşım ve iletişim altyapısının eksiksiz olmasının önemine değinen Erdoğan, internetle birlikte dünyada artık yeni bir dönemin başladığını belirtti. Erdoğan, Türkiye'nin de iletişim dünyasının gittiği yöne doğru koştuğunu, ekonomi ve bürokrasinin bütün kurumlarının iletişim teknolojilerinin en son imkanlarıyla buluştuğunu kaydetti. Bu noktada özel sektörün dinamizmine güvendiklerini anlatan Erdoğan, hükümet olarak özel sektörün önünü açacak serbest piyasa ekonomisini zenginleştirip, derinleşmesini sağlayacak bütün adımları attıklarını kaydetti. ''DEVLET TÜCCARLIK YAPMAYACAK'' Telekomünikasyon sektörünün, Türkiye'de son 10 yılda verimliliğin artmasında önemli roller üstlendiğini anlatan Erdoğan, Türk Telekom'un güçlü ve yaygın iletişim altyapısının hemen tüm sektörler üzerinde olumlu etki yarattığını kaydetti. Erdoğan, Türk Telekom'un misyonunun bitmediğini, aksine asıl görevinin yeni başladığını ifade etti. Artık ülkelerin, şirketlerin ve kişilerin bilgiye en hızlı şekilde ulaşmasının tek kural olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Dolayısıyla iletişimin tarifi ve kapsamı kökünden değişmektedir. Bunu bir teknolojik ilerleme olmanın çok ötesinde büyük bir toplumsal dönüşüm projesi olarak algılıyoruz. Türkiye'de ilköğretim ve ortaöğretimdeki bütün okulların hızlı internet hizmetlerine kavuşturulması, e-devlet yapısının hazırlanması için gerekli adımların atılması toplumsal projesinin parçalarını oluşturuyor. Türk Telekom'un internet teknolojileriyle ilgili olarak özellikle son 2 yılda gerçekleştirdiği yatırımlar bu doğrultuda önemli adımlardır. Ancak sunulan altyapının, faydalananların sayısının hızla artması gerekmektedir. Günümüzün dünyası kıyasıya rekabet ve verimlilik ilkeleri üzerine işliyor. Bu iki temel ilkeyi milletçe özümseyip tüm ekonomik yapılanmamızı rekabetçilik ve verimlilik üzerine inşa etmek zorundayız. Bu noktada sürdürmekte olduğumuz özelleştirme programımız ülkemiz ekonomisine ihtiyaç duyduğu dinamizmin kazandırılması açısından hayati önem taşıyor. Bu konuda birçok spekülasyonlar olabilir. Artık dünya değişiyor. Artık devlet bizzat bu işleri düzenleyen olacak, ufuklayan olacak, denetleyen olacak. Ama devlet artık ekonominin içinde yerini almayacak ve tüccarlık yapmayacak. Bunu bırakalım özel sektör yapsın. Biz onun önünü açalım.'' Telekomünikasyon hizmetlerinin sadece Türkiye için değil, bütün dünya için gelişmenin, kalkınmanın, ilerlemenin altın anahtarı olduğunu vurgulayan Erdoğan, hükümet olarak bu gerçeğin fazlasıyla farkında olduklarını söyledi. Bu amaçla, toplumun bütün bireylerinin iletişim ve bilgi teknolojilerinden en iyi seviyede yararlanması için büyük adımlar attıklarını kaydeden Erdoğan, okullara internet imkanı sağlamak için Milli Eğitim Bakanlığı ile Türk Telekom'un el ele vererek bir kampanya başlattığını ifade etti. Erdoğan, bu kampanya ile 2004 yılı sonuna kadar 20 bin okulun internet imkanına kavuştuğunu hatırlattı. Türkiye'yi herkesin gurur duyacağı mutlu ve müreffeh yarınlara taşıyacak temel dinamiğin dünyaya açık, her alanda bilgili ve donanımlı, özgür düşünebilen nesiller olduğunu vurgulayan Erdoğan, ''Ben ülkenin ücra bir köşesine gittiğimde, çocukların internetle dünyaya açıldığını gördüğümde, bu bize daha fazla koşma gücü veriyor. Geceleri gün eden hale getiriyor. Bu koşu makas kapanana kadar devam edecektir'' diye konuştu. ''NÜFUS SAYIMI DÖNEMİNİ DE KAPATACAĞIZ'' Atılan bu adımların, Türkiye'ye hem maddi, hem de zaman olarak kazandıracaklarının yakın gelecekte daha iyi hissedileceğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: ''E-dönüşüm başlığı altında uygulanmaya başlanan ve hizmetlerin teknolojik imkanlarla daha hızlı, daha kolay, daha etkin verilmesini sağlayan yenilikler, hayatımıza şimdiden önemli katkılar sağlıyor, kolaylıklar getiriyor. Şunu kabul edelim ki devlet yıllar yılı vatandaşlarına verdiği her hizmeti bir bürokrasi duvarıyla çevirerek adeta bir eziyete dönüştürmüştür. Bugün hem sayısal olarak, hem de işleyiş olarak bu alanda vatandaş lehine önemli kolaylıklar getirilmiştir. Artık insanlarımız yıllar yılı saatlerce kuyrukta bekleyerek, günlerce gidip gelerek yaptırabildikleri işlemlerini iki tuş yardımıyla internet üzerinden birkaç dakikada gerçekleştirebiliyorlar. Vatandaşı kuyruklarda canından bezdiren vergi ödemelerinden, nüfus kayıtlarına kadar bu teknolojik hızın ülkemize neler kazandırdığı milyar dolarlarla ölçülemez. Artık nüfus sayımı dönemini de inşallah kapatacağız. Çünkü artık nüfusumuzun her gün ne kadar arttığını biz oradan göreceğiz. Ekranda ne kadar artıyor, ne kadar azalıyor. Bunu anı anına izleme imkanımız var. Böyle de izliyoruz. Yoksa şu anda bizler nüfus sayımına göre hareket etmiş olsaydık, şimdi Türkiye'deki nüfus ortada. Hemen 2000 rakamlarını verecektik. Nüfus 63 milyon. Hayır, nüfus 72 milyon olmuş durumda.'' Başbakan Erdoğan, her alanda kalkınma ihtiyacı içinde olan, potansiyelini üretime dönüştürme çabası gösteren ülkeler için ilerleme stratejisinin ilk adımının telekomünikasyon hizmetleri olduğunu belirterek, Türk Telekom'un daha az personelle, karını sürekli artıran bir kurum haline geldiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, konuşmasını, bu akşam, İstanbul'da IMF Başkanı ile bir araya geleceği için kısa tutmak istediğini söyleyerek, tamamladı.