Bakıcı Dilek Göbektaş, Mustafa'yı yıkamak için şofbenin ısısını ayarlamadan suyu açınca çocuğu haşladı
Abone olAkşam Gazetesi'nden İhsan Bozkan'ın haberine göre, Karınlarını doyurmakta bile zorluk çeken İbrahim ve Kezban Şatır çifti, oğulları Mertcan ve Mustafa'yı 'hiç değilse onlar kurtulsun' düşüncesiyle Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na (SHÇEK) bağlı Bahçelievler Çocuk Yuvası'na teslim etti.
Garsonluk yapan baba İbrahim Şatır ile evlere temizliğe giden anne Kezban Şatır, çocuklarını sadece haftasonları görür olmuşlardı. Ancak 10 gün önce akıllara durgunluk veren ihmal, 3 yaşındaki Mustafa'yı geri getirmemek üzere ailesinden kopardı.
11 Mayıs'ta küçük Mustafa'nın altını temizleyen bakıcı Dilek Göbektaş, çocuğu yıkamak istedi. Şofbenin ısısını ayarlamadan suyu açan Göbektaş, çocuğun belden aşağısını haşladı. Bakıcı Dilek Göbektaş, durumu yurt yetkililerine bildirmek yerine giydirdi ve çocuğu odasına yerleştirdi. Bir gün sonra Mustafa gece fenalaşınca Bakırköy Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. İlk tedavisi yapılan Mastafa Şatır, bir gün sonra da Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Yanık Ünitesi'ne kaldırıldı. Dokuz gün yaşam mücadelesi veren küçük Mustafa önceki sabah saat 09.30 sıralarında hayatını kaybetti. Olayın kendilerine üç gün sonra haber verildiğini iddia eden Şatır Ailesi bakıcı Dilek Göbektaş'ın daha önce de başka bir çocuğun kolunu kırdığını ileri sürdü. Aile, savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Aile bakıcıyı suçladı
Yenikapı'da yerin iki kat altında rutubetli bir bodrum katında yaşadıklarını ve yataklarından başka bir eşyaları olmadığını söyleyen garson baba İbrahim Şatır, 'Oğluma ayakkabı almıştım, onu bile veremedim' diyerek gözyaşı döktü.
Bakıcı Dilek Göbektaş'ın daha öncede başka bir çocuğun kolunu kırdığını iddia eden Şatır, 'O olayda yurdun içinde kapatılmış. Biz çocuklarımızı ölsünler diye mi yurda veriyoruz?' diye isyan etti. Olayın haber verilmesinin ardından önce yurda sonra da karakola gittiğini anlatan Şatır, 'Karakolda ifade verip, bakıcıdan şikayetçi oldum. Olayın kaza ile meydana geldiğini söyledi. Böyle bir kaza olur mu?' dedi.
Benim canım yandı başka anneler ağlamasın
Anne Kezban Şatır, yurt yönetimini suçladı. Şatır, 'Büyük oğlum Mertcan ile birlikte Mustafa da yurtta kalıyordu. İki kardeşin görüşmesine bile izin vermiyorlardı. Bizim oğlumuz öldü. Ancak başka Mustafalar ölmesin. Benim canım yandı başka anneler ağlamasın' diye gözyaşı döktü. Olayın kaza sonucu meydana geldiği iddiasının doğru olmadığını ileri süren Kezban Şatır, 'Altını temizlerken olay olmuş olsa idi, çocuğumun bacakları ve ayakları yanmazdı' dedi.
Ağlayınca korkmuş
Yuvadaki skandaldan sonra Bahçelievler Karakolu'nda ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan bakıcı Dilek Göbektaş, dün küçük Mustafa'nın Cerrahpaşa'da ölümü üzerine tekrar gözaltına alındı. İfadesinde, olayın kaza sonucu meydana geldiğini belirten Göbektaş, 'Çocuğun altını yıkadım. Suyu açtığımda birden sıcak su geldi. Çocuk ağlayınca korktum. Hemen altını bezleyip odasına götürdüm, istemeyerek oldu. Zaten ertesi gün de hastaneye sevki yapıldı' dedi. Göbektaş karakolda alınan ifadesinin ardından Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edildi. Savcılık, Göbektaş'ı tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı. Devlet memuru olan Göbektaş'ın hakkında idari soruşturma yapıldıktan sonra argılanmasına devam edileceği bildirildi.