Konut Edindirme hesabının tasfiye edilebilmesi için öncelikle hak sahiplerinin belirlenmesi gerekiyor.
Abone olHesabın tutulduğu Emlak Bankası'nın tasfiye edilmesi, sorunun daha fazla büyümesine ve taraf sayısının artmasına neden oldu. Hazine, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ve Ziraat Bankası arasında, hak sahiplerini kimin belirleyeceği konusundaki yazışmalardan bir türlü sonuca ulaşılamadı. KEY hak sahiplerinin belirlenmesinin çok zor olduğunu belirten yetkililer, daha önce yapılan bir çalışmada, hak sahiplerinin belirlenmesi için Emlak Bankası'nın 1 milyon dolarlık teknik donanım yatırımı yapması gerektiğinin hesaplandığını kaydettiler. 1 Ocak 1987'de başlayan KEY Hesabı uygulaması, 1 Ocak 1996'da sona erdi. Kanun uyarınca, 9'dan fazla personel çalıştıran işverenin, her bir çalışan adına konut edindirme yardımı yatırması gerekiyordu. Ancak, önceleri her bir çalışan adına ayrı ayrı hesaplara yatırılan paranın, meblağın çok düşük olması nedeniyle, sonradan her bir kurum için ayrılan hesaplar şeklinde tutulduğu bu nedenle, kimin adına ne kadar süreyle ne kadar para yatırıldığının belli olmadığı belirtiliyor. Konut edindirme yardımı, aylık 3 bin 500 liradan başlamış, 1991 yılı başından itibaren kaldırıldığı 1996'ya kadar aylık 80 bin lira olarak devam etmişti. KEY'de Zarar Büyük Kişi başına rakamın düşük olmasına karşın, hesapların tutulduğu Emlak Bankası'nda oldukça önemli tutarlar birikmiş, bu paraların değerlendirilmesinde de sorunlar yaşanmıştı. Banka, hesabın nemalandırılmasında yetkili kuruluş TOKİ olmasına karşın, toplanan paraları uzun süre 6 ay vadeli mevduat hesabında tutarak, bu hesaba piyasa faizlerinin çok altında faiz uygulamış, bu da hak sahiplerinin önemli tutarda nema kaybına neden olmuştu. Söz konusu uygulama nedeniyle, TOKİ, Emlak Bankası'nı mahkemeye verdi, ancak mahkeme sürecinin uzun sürmesi, hak sahiplerinin kaybını önleyemedi. Bu durum, Emlak Bankası'nın KEY hesaplarını kullanarak lüks konutları finanse ettiği eleştirilerine yol açtı. KEY hak sahipleri, sadece Emlak Bankası'nın düşük faiz uygulaması nedeniyle değil, hesaptan kamu kuruluşlarının yaptığı borçlanmalar nedeniyle de zarara uğradı. TOKİ, Kamu Ortaklığı Fonu, TEAŞ gibi kurumlar, KEY Hesabı'ndan döviz üzerinden aldıkları borçları, daha sonra düşük kurdan TL'ye çevirerek ödedikleri için, bu da önemli nema kaybına neden oldu. KEY Hesabı, GMYO Oldu KEY Hesabı'nın tasfiyesine ilişkin KHK uyarınca, Emlak Bankası'nda toplanmış olan KEY'e ilişkin paranın nemalandırılmış tutarına karşılık gelen miktarda gayrimenkulün, banka tarafından bankanın iştiraki olan Emlak Konut A.Ş'ye devredilerek bu hesapların tasfiye edilmesi öngörülüyordu. Emlak Konut'un dönüştürüleceği Emlak Konut GMYO A.Ş'nin KEY hesabındaki tutara karşılık gelen hisseleri, KEY hak sahiplerine başvuruları üzerine payları oranında hisse senedi olarak verilecekti. Tasfiye kararında, Emlak Konut A.Ş'deki KEY hak sahiplerinin hisse senedinden doğan mali ve yönetimsel haklarının hak sahiplerine devredilinceye kadar geçecek süre içerisinde TOKİ tarafından temsil edileceği hükme bağlandığı halde, Emlak Bankası, uzun süre bu hisseleri TOKİ'ye devretmedi. Ancak bankanın tasfiye kararından sonra bu devir gerçekleşti. Devir sonrası, Emlak Konut'un Emlak GMYO'ya dönüştürülmesi hızlandırıldı ve 1 Ağustos 2002 itibariyle Emlak GMYO kuruldu. Hak Sahipleri Belirlenemiyor Hak sahiplerinin tespitinin tamamlanmasının ardından bunu izleyen ilandan itibaren 10 yıl içerisinde, hak sahipleri başvurarak GMYO şirketinden hisselerini alabilecekler ve tasfiye süresi sonuçlandırılacak. Ancak, hak sahiplerinin belirlenmesi konusunda şimdiye kadar bir ilerleme sağlanamadı. Bu kişilerin belirlenmesi için, ilgili kurum ve kuruluşlardan bu listelerin 2001 yılı Ağustos ayına kadar Emlak Bankası'na bildirilmesi istenmişti. Diğer taraftan, bankaya gönderilen bilgi ve belgeler çerçevesinde, Emlak Bankası KEY Müdürlüğü tarafından hak sahiplerinin belirlenmesi için yapılan çalışmalar, bankanın tasfiyesine ilişkin karardan sonra durdurulurken, bankanın devredildiği Ziraat Bankası, bu tespitin TOKİ tarafından yapılması gerektiği yolunda görüş bildirdi. 2001 yılı Aralık ayından beri hak sahiplerinin belirlenmesi işinin kimin tarafından yapılacağı konusunda, Hazine, Ziraat Bankası ve TOKİ arasında yazışmalar sürüyor. Kamuda evrakların saklanmasında yaşanan zorluklar nedeniyle, özellikle belediyelerin bu kesintiler hakkında sağlıklı bilgi vermekte zorlandığı belirtiliyor. Bazı işletmeler ve belediyelerin ise kesinti yapıldı gösterilmesine karşın bunu bankaya yatırmadığı kaydediliyor. Bu nedenle, birçok çalışan, Emlak Bankası'na sağlıklı bilgi ulaşmaması nedeniyle hak kaybına uğrayabilecek. Kişi Başına Biriken Para 120 Milyon Lira KEY hesaplarının yatırıldığı 1 Ocak 1987-31 Aralık 1995 döneminde başından sonuna kadar kesintisiz olarak sistemin içinde bulunanlar adına yatırılmış olan yardım toplamı 6 milyon 156 bin lira olurken, tasfiyeye karar verildiğinde 31 Aralık 1999 itibariyle neması ile bir kişinin alacağı 120 milyon lira düzeyindeydi.