Devlet için hapiste yatan yatana

Özel Kuvvetler Komutanlığı kışlasının yapımındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili dava sürüyor. Sanık Albay İsa Kul, Korkut Ekenvari bir cevapla kendisini savundu.

Özel Kuvvetler Komutanlığı kışlasının yapımındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili davanın sanıklarından Albay İsa Kul, müteahhit Ali Osman Özmen'in avukatı Mustafa Bir'in, ''Korkut Eken de devlet için çalışıyordu ama sonu içeride yatmak oldu'' dediğini söyleyerek, ''Ben de kendisine (Devlet için yatacaksak, çıkınca 21 pare top atışıyla karşılanırız) diye karşılık verdim'' dedi. Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasında, Milli Savunma Bakanlığı Ankara İnşaat Emlak Başkanlığı'nda görevli Albay İsa Kul savunma yaptı. Firmanın hakedişlerinin onaylanmasında görevini kötüye kullandığı iddiasıyla yargılanan Kul, suçlamaları reddetti. Üzerine atılı suçlamalarda kendisinin görev ve yetkisi olmadığınıöne süren Kul, usulsüzlüklerden müteahhit Özmen'in sorumlu olduğunu savundu. Kul, Askeri Savcı Binbaşı Zekeriya Duran'ın sorusu üzerine, Özmen'in avukatı Bir ile arasında geçen konuşmayı anlattı. Asker kökenli Bir ile Kara Harp Okulu'nda öğretim görevlisi olduğu dönemden tanıştığını ifade eden Kul, şunları söyledi: ''Mustafa Bir henüz bu davanın avukatı değildi. Özmen'in şirketiyle ilişkisini de bilmiyordum. Bir gün ziyaretime geldi. Oğulbey'deki Özel Kuvvetler Komutanlığı ile ilgili bazı şeyler duyduğunu söyledi. Ben de kendisine kabaca bilgi verdim. O da konunun hassas ve önemli olduğunu, konunun zamanla ters dönüp personele dokunabileceğini ifade etti. İdareyi sonuna kadar savunacağımızı, doğru bildiğimizi yapacağımızı ifade ettim. Bunun üzerine bana,(Korkut Eken de devlet için çalışıyordu ama sonu içeride yatmak oldu) dedi. Ben de kendisine (Devlet için yatacaksak, çıkınca 21 pare top atışıyla karşılanırız) diye karşılık verdim. Konuşmamızda, kendisi beni uyardı. Herhangi bir tehdit söz konusu değildir. Sohbet ortamında geçen diyalogdur.'' Daha sonra söz alan Bir, herhangi bir davayı kabul etmeden önce konuyla ilgili araştırma yapmasının en doğal hakkı olduğunu belirterek, sohbet ortamının bir sanık tarafından mahkemede aktarılmasının etik olmadığını ifade etti. Bir, dosya içinde bulunan savcılığın yazışma belgelerine göre, İsa Kul ile Askeri Savcılığın işbirliği içinde olduğunu öne sürdü. Müvekkiline 107.9 trilyon liralık tedbir konulduğunu anımsatan Bir, Hazine zararının bu boyutta olmadığını iddia etti. Özmen'in Genelkurmay Başkanlığı'ndan alacaklı olduğunu savunan Bir, savcılığın,Hazine zararını tedbir miktarına çıkarma çabası içinde olduğunu ileri sürdü. Müteahhit Özmen de söz alarak, Kul'un açıklamalarını reddettiğini söyledi. Kurum görevlilerinin hep kendisini suçladığını anlatan Özmen,''Böyle idare olmaz. Ayıptır. Sorunların giderilmesi için toplantılar yaptık. Kul, benim önerilerimi hep reddetmiştir. Ben dürüstüm. Türkiye'de cezaevine girecek en son müteahhidim'' diye konuştu. Davadaki asıl amacın kendisinin kötü duruma düşürülmesi olduğunu ileri süren Özmen, ''Beni kötü duruma düşürdüler de... Bankalarda 1 katrilyon lira kredisi olan bir adamdım. Şimdi 1 lira vermiyorlar. Her şeyime tedbir konuldu. Suçsuzum. TSK'yı çok severim. TSK'da büyüdüm'' dedi. Sanık avukatları, emekli Orgeneral Şener Eruygur, emekli Tümgeneral Kenzi Suner ve emekli Tuğgeneral Yaşar Öney hakkında ''kovuşturmaya yer olmadığı'' kararı verilen soruşturma dosyasında yeralan belgelerin, savunmalarında kullanmak üzere savcılıktan istenmesini talep ettiler. Mahkeme heyeti, Askeri Savcı Duran'ın talebin reddi yönündeki görüşünün aksine, savunma hakkının kısıtlanmaması için dava dosyasında olmayan bilgi ve belgelerin askeri savcılıktan istenmesine karar verdi. Mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarına devam edilmesi ve eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 7 Haziran 2005 tarihine erteledi. İddianamede, 38 sanık hakkında 1,5 yıl ile 45 yıl arasında değişen ağır hapis cezaları talep ediliyor.