Bahçeli, yaptığı yazılı bir açıklamada, gündeme ve Türkiye’nin karşılaşması muhtemel gelişmeler ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı bir açıklamada, gündeme ve Türkiye’nin karşılaşması muhtemel gelişmeler ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin, yakın tarihinin en ağır bunalımını yaşayacağı vahim bir darboğaza doğru sürüklenmekte olduğunu iddia eden Bahçeli, önümüzdeki dönemde, ‘Dokuz ana kriz dinamiğiyle’ karşılaşılacağını öne sürdü ve bunların en önemlisi olarak da ‘millet bütünlüğünün ve milli kimliğin ölümcül yara alması tehlikesi’ olduğunu kaydetti. MHP lideri, bununla, ‘hükümet eliyle hız kazanan etnik tahrikler nedeniyle’ karşılaşılacağını savundu.
“TÜRK MİLLETİNİN BİRLİĞİNE YÖNELİK TEHDİTLER HIZ KAZANMAKTADIR”
Bahçeli’nin, “Türkiye Cumhuriyeti, millet ve devlet varlığımızı ayakta tutan temel değerler ekseninde yakın tarihinin en ağır bunalımını yaşayacağı vahim bir darboğaza doğru sürüklenmektedir,” yorumuyla başlayan açıklaması, ‘Türk Milletinin birliğine, huzuruna ve refahına yönelik tehditler hız kazanmakta’ olduğu iddia edildi.
“ÇOK DAHA CİDDİ VE ÇOK DAHA ÖNEMLİ BİR TEHLİKE”
MHP lideri, açıklamasında, karşı karşıya kalınan ‘tehlikenin’, geride kalan yıllarda yaşanan rejim bunalımları, darbe tehditleri, ekonomik krizler ve toplumsal gerilimlere nazaran doğuracağı ağır sonuçlar bakımından çok daha ciddi ve çok daha önemli olduğunu savundu.
“TÜRKİYE ATEŞ ÇEMBERİNDEN GEÇİYOR”
Türkiye’nin, ‘bir ateş çemberinden geçmekte olduğunun’ iddia edildiği açıklamada, devlet ve millet olarak bir beka sorunuyla yüz yüze bulunulduğu kaydediliyor.
“TÜRKİYE, ÇATIŞMA RİSKİ YÜKSEK BİR ORTAMA SÜRÜKLENİYOR”
Türkiye’nin, ağır tahriklerin hedefi haline getirdiğini öne süren Bahçeli, açıklamasında, gerilimin had safhaya ulaşarak kontrolden çıkabileceği, çatışma riski yüksek bir bunalım ortamına sürüklenmekte olunduğunun uyarısını yaptı.
Önümüzdeki dönemde, ‘Dokuz ana kriz dinamiğiyle’ karşılaşılacağının öne sürüldüğü açıklamada bunlar şöyle sıralandı:
“Bunlardan birincisi ve en önemlisi, yıllardır bitirilemeyen bölücü terör eylemleri ve hükümet eliyle hız kazanan etnik tahrikler nedeniyle millet bütünlüğünün ve milli kimliğin ölümcül yara alması tehlikesidir.
İkincisi, ilkel bir kabile zihniyetinin bakışıyla giderek keskinleşecek etnisite ve mezhep temelindeki ayrımcılığın millet bünyesinde neden olacağı şiddetli kutuplaşma ve çatışma ihtimalidir.
Üçüncüsü, ağır bir yoksullaşmanın, artan işsizliğin, yaygınlaşan yolsuzluğun ve umutsuzluğun ortaya çıkaracağı bunalımın tetikleyeceği toplumsal öfke dalgasıdır.
Dördüncüsü, hayatın her alanını kamplara ayıran, devleti ve kurumları çatışma alanı olarak gören zihniyetin doğuracağı derin cepheleşmelerin tahribatıdır.
Beşincisi, yıllardır tek taraflı tavizler vererek gelinen noktada artık tıkanan uluslararası ilişkilerin aşılması için ülkemizin tam teslimiyetine kadar varacak küresel baskıların şiddetidir.
Altıncısı, İşgalcilerin Irak’tan çekilmesi ile doğacak güvenlik boşluğunun neden olacağı stratejik sonuçlar ile bunun bölgemize ve Türkiye’ye yönelik tehlikeli yansımalarıdır.
Yedincisi, sürekli siyasi kriz üreten siyaset aktörleri ve işbirlikçilerinin kutuplaştırıcı tahrikleriyle genel seçime kadar yaşanacak tartışmalar, istismarlar ve yoğunlaşacak gerginliklerdir.
Sekizincisi, AKP zihniyetinin kendisine çizdiği siyasi kışkırtıcılık, tahrik ve iftira rotasının Türk siyasetinde neden olacağı güçlü tepkiler, dirençler ve eleştirilerdir.
Dokuzuncusu ise siyasi ve sosyal bünyemizi saran ahlaki çürüme ve yozlaşma ile adalete ve devlete olan güvenin tamamen tükenmesi tehlikesidir.”
HÜKÜMET MERKEZLİ ORTAK BİR HUSUMET CEPHESİ... AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
Devlet Bahçeli’nin açıklamasında, Türkiye’ye karşı ‘ortak bir husumet cephesi’ oluşturulması niyetlerinin su üstüne çıktığı savunuldu. Hükümetin, merkezinde olduğu bu cephenin ‘aktörleri’ şöyle sıralandı; “Yandaş medya kanalları ve emrindeki kalemler, çıkarcı sermaye grupları ve yağmacı fırsatçılar, hükümetin emrine girmiş ve ikbali hükümette arayan yöneticiler, yabancı güçlerin etkisindeki işbirlikçi strateji kuruluşları, siparişle sonuç oluşturan kamuoyu araştırma şirketleri, kimliğini, kişiliğini ve haysiyetini kaybetmiş elitler, İmralı odaklı eli kanlı Kandil kadroları ve siyasi uzantıları, hükümete nüfuz etmiş Vaşington, Brüksel, Erivan ve Erbil lobileri.”
“NİHAİ HEDEF, TÜRKİYE’NİN YENİDEN TANIMLANMASI”
Açıklamada, Türkiye üzerinde oynanmak istenen bir oyun bulunduğu iddia edildi ve nihai hedefin, tek millet-tek devlet esasına dayanan Türkiye Cumhuriyeti’nin yeniden tanımlanması ve çok kimlikli, çok milletli ayrışmış bir toplum ve parçalı bir devlet yapısının kabul ettirilmesi olduğu öne sürüldü.
BİRLİK ÇAĞRISI
MHP lideri Bahçeli, şu sözlerle ‘birlik’ çağrısında da bulundu ve Milliyetçi Hareket olarak yalnız kalsalar bile, ‘Türk Milletinin kardeş kavgasına sürüklenmesine hiçbir şart altında izin vermeyeceklerinin’ altını çizdi:
“KARDEŞ KAVGASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
“Milliyetçi Hareket, yüksek ufuklara taşımak için ülkesini sevenleri, Türkiye’nin birliğine ve dirliğine inanan bütün vatanseverleri, milli hedefler etrafında birleşmeye ve bütünleşmeye, al bayrağın altında buluşmaya ve üzerimizde oynan oyunları görmeye çağırmaktadır.
Ancak bilinmelidir ki yalnız bile kalsa Milliyetçi Hareket, Türkiye’nin bölünmesine, ortak değerlerimizin yok edilmesine ve Türk Milletinin kardeş kavgasına sürüklenmesine hiçbir şart altında izin vermeyecektir.”
“RAMAZAN’IN BİR FIRSAT OLMASINI DİLİYORUM”
“Aziz milletimizin yaşadığı bunalım halinden bir nebze olsun kurtulabilmesi için mukaddes Ramazan ayının bir fırsat olmasını diliyorum,” diyen Bahçeli, açıklamasını şu dileklerle bitirdi:
“Önümüzdeki mübarek günlerin yanlış gidilen yollardan, yanlış yapılan hesaplardan hiç değilse bu aşamadan sonra dönüş için vicdan ve akıl muhasebesinin yapılmasına vesile olmasını temenni ediyorum.”