BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  POLİTİKA

Devlet Bahçeli'den Ayhan Bora Kaplan soruşturması açıklaması: Komplo devrede

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bahçeli, konuşmasında "Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir, nitekim hedef Milliyetçi Hareket Partisi, AK Parti, Cumhur İttifakı ve son tahlilde Türkiye’dir. 17-25 emniyet ve yargı ortaklı darbe girişiminin tekrarını planlayanlara boyun eğersek boyumuz devrilsin" dedi.

Abone ol

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca yürütülen ve kamuoyunda Ayhan Bora Kaplan suç örgütü olarak bilinen silahlı suç örgütü ile ilgili soruşturma kapsamında 3 emniyet müdürünün görevden alınmasıyla ilgili MHP lideri Bahçeli'den partisinin grup toplantısında önemli açıklamalar geldi.

"Maşa kullananları takipteyiz"

Devlet Bahçeli, bugünlerde iç işgal cephesinde toplanıp emniyet ve yargı içine yuvalanmış "soysuz ve kripto çetelerin" yeniden Türkiye üzerinde hesap yaptığının görüldüğünü dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu kan içen vampirlerin aklını başına alması, etrafımızda iftira ve ihanet duvarı örmeye kalkışmalarının ağır sonuçları olacağını bilmeleri, akıbetleri için 15 Temmuz gecesine dikkatle bakmaları ikaz ve ihtarımdır. Ayranımızı kabartmasınlar, sabrımızı taşırmasınlar. Maşa kullanıp sütre gerisine saklananların hepsini takip ediyoruz. Olan biten tüm kanun dışı irtibat ve ilişki ağlarının farkındayız. Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir; nitekim hedef MHP, AK Parti, Cumhur İttifakı ve son tahlilde Türkiye'dir. 17-25 emniyet ve yargı ortaklı darbe girişiminin tekrarını planlayanlara boyun eğersek boyumuz devrilsin, göz yumarsak gözümüz çıksın, eyvallah edersek de kanımız kurusun.

"Gizli tanık ifadeleriyle şerefli isimleri karalama kumpası"

Gizli tanık ifadeleriyle şerefli isimleri karalama kumpasını ve tecelli eden millet iradesini gölgeleme arayışını himaye eden ve buna hizmetkarlık yapan kim varsa haindir, haşhaşidir; emniyet, yargı ve medya uzantılarının tepesine binilmelidir. Bakalım temiz eller operasyonu nasıl oluyormuş, hepsine göstermek, hepsini yaka paça içeri tıkmak da hukuk devletinin varlık ve şeref konusudur. Meclis gündemine gelecek olan 9. Yargı Paketi'nde, casusluk suçu ile ilgili yeni düzenlemeden rahatsız olanlar çok iyi araştırılıp incelenmelidir. Yurt içinden ve yurt dışından hain FETÖ'cülerin, onlara sözcülük yapan satılmış, devşirilmiş sözde gazetecilerin bedel ödemesi yakındır ve kaçınılmazdır."

Ne olmuştu? 

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca yürütülen ve kamuoyunda Ayhan Bora Kaplan suç örgütü olarak bilinen silahlı suç örgütü ile ilgili soruşturma kapsamında, hakkında müebbet hapis istemiyle dava açılan firari sanık S.S'nin medyaya yansıyan ses videoları ve ses kayıtlarıyla ilgili soruşturma başlatılmıştı.

Şüpheli 3 emniyet görevlisi hakkında "suç işlemek için anlaşmak", "adil yargılamayı ve tanığı etkilemeye teşebbüs", "görevi kötüye kullanma" ve "suçluyu kayırma" suçlarından devam eden soruşturmada, şüphelilerin ikametlerinde dijital materyallere el konulması amacıyla arama yapıldı.

Suç örgütü lideri iddiasıyla tutuklu yargılanan Ayhan Bora Kaplan davasının en kritik gizli tanığı S. S. deşifre olmuştu. Gizli tanık olduktan sonra önce Ankara’da bir çorbacıda silahlı saldırıya uğrayarak yaralanan S. yurtdışına kaçmıştı. S, yurtdışındayken Kaplan davasında “M7” kod adıyla ifade veren gizli tanığın kendisi olduğunu açıklamıştı.

AK Parti'ye darbe iddiası

S., Ankara Emniyeti'ne bağlı polislerin baskısıyla "gizli tanık" olduğunu ve gizli tanık ifadesinin içeriği konusunda polisler tarafından yönlendirildiğini öne sürdü. S., ek ifadeyle AK Parti yöneticilerinin ismini vermesi için emniyet tarafından zorlandığını iddia etmişti.