Devlet Bahçeli kader anını açıkladı

12 Haziran tarihine büyük anlamlar yükleyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye göre genel seçimler Türkiye için kader anı...

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 8 yıllık Ak Parti iktidarında milli devlet, üniter yapı ve toprak bütünlüğünün tahrip edildiğini, bu nedenle 12 Haziran’da yapılacak genel seçimlerin ’kader anı’ olduğunu söyledi, ülkücülerin ’istismar tuzaklarına’ düşmemesini istedi.

Bahçeli'nin bu sözleri ise tartışma yaratacak türden:" MHP henüz son sözü söylememiştir. Yeri gelirse, devletin varlığı ve milletin birliği için son sözünü geçmişte örneği olduğu gibi söyleyebilir."

12 Eylül’de yapılan Anayasa değişikliği referandumu öncesinde Ak Parti’nin en çok ülkücüleri istismar ettiğini belirten Bahçeli, bu nedenle genel seçimlerde aynı tuzağa düşmemesi gerektiğini söyledi.

Partisinin Adana il yönetimi tarafından organize edilen, milletvekilleri, teşkilat yöneticileri ve sivil toplum örgütleri temsilcilerinin katıldığı kahvaltıda konuşan Devlet Bahçeli, Ak Parti iktidarını sert dille eleştirdi, yürüttükleri mücadeleye ’kellesini koyduğunu’ söyledi. 12 Eylül’de referandumda kabul edilen anayasa değişikliğiyle ilgili Ak Parti’nin ’gizli gündemlerini’ gerçekleştirdiğini öne süren Bahçeli, "Gelinen noktada Anayasa Mahkemesi AKP’leştirilmiş, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu siyasallaştırılmıştır. Yarın Yüce Divan’da kendilerini koruma altına alacak, ondan önce herhangi bir sorgulamada yargının önünden kaçabilmek için Türkiye’de yapılmadık maskaralık kalmamıştır. Bu hala devam ediyor" dedi.

"ANAYASA PAKETİNİ AÇIKLA"

İktidar tarafından yeni bir anayasa değişikliğinin 2011 seçimleri sonrasına bırakılacağının söylendiğini hatırlatan Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a şöyle seslendi: "Anayasa değişikliğini 2011 seçimlerinin sonuna niye bırakıyorsun? Anayasa değişikliğini 7 bilim adamı hazırlamadı mı? Elinde paket halinde durmuyor mu? Onu kamuoyu ile bütün çıplaklığı ile niye paylaşmıyorsun? Şimdi 341 milletvekili ile devletin tüm imkanlarını kullanarak referandum yoluyla da olsa çıkartabilmeye muktedirsin. Böyle bir anayasa değişikliğinde size bölücü terör örgütünün ve onun siyasallaşmış unsurlarının da destek vereceğini adın gibi biliyorsun, neden çıkartmıyorsun? Açıklarsan 2011 seçimlerinde bu millet senin kader çizgini çizer. Açıklamaz isen ’aldatma ve kandırma partisi’ özelliğinle bir daha iktidara gelip, kime neyi söz vermişsen, Türkiye’yi nasıl bölmeyi planlamışsanız, o planlamayı karşılayabilecek bir iktidar olmayı düşünüyorsun demektir. O zaman sorum şu olacaktır; yaptığın pazarlıklar hangi temellere dayalı olarak, hangi karşılıklı rol paylaşımıyla devam ediyor? Bunu da hep beraber göreceğiz. Göreceğiz ama iş işten geçmiş olacak."

"SON SÖZÜ HENÜZ SÖYLEMEDİK"

MHP’nin toplumsal istikrar bozulmadan, toplumun bin yıllık kardeşliğinin çatışma haline dönüştürmeden 21’inci yüzyılı anlamlı karşılayabilmesi için demokrasi içinde bir çıkış yolunun bulunmasına inandığının altını çizen Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü: "MHP darbelerle, ara rejimlerle sorunların çözüme kavuşturulamayacağının şuuruyla seçimlere hazırlanıyor. İşte bu seçimler bu boyutuyla bir kader anıdır. Bunun farkında olmamız lazım. Referandumdaki gizli gündemlerin tuzağına mı düşeceğiz? İmralı, Kandil’e hükmedecek, Diyarbakır’da Demokratik Toplum Kongresi’ni, KCK’yi yönlendirecek ve el altından da eylemsizlik oyalamalarıyla, bugünkü siyasi iktidarla rol paylaşımını sürdürecek. Önce 2 dilli hayat, sonra demokratik özerklik, sonra federasyon, sonra da Suriye, Irak, İran ve Türkiye’den oluşan dört parçalı bir bağımsız devletçik. Kat edilen mesafeye çanak mı tutacaksınız? İşte Türkiye’nin temel konusu budur." Devlet Bahçeli, partisinin ’sosyal maliyeti çok yüksek mücadeleden geldiğini’ belirttiği konuşmasında, "MHP henüz son sözü söylememiştir. Yeri gelirse, devletin varlığı ve milletin birliği için son sözünü geçmişte örneği olduğu gibi söyleyebilir. Ama buna ihtiyaç hissetmeden, demokrasi içinde bu güzide kadroyu milletle buluşturarak devletin tüm imkanlarını seferber ederek ülkeyi yönetmek, terörün ve bölücü tehditlerin kökünü kazıyarak başarıyı elde edebilecek kabiliyete, birikime, tecrübeye sahip değil miyiz? Kaanatim biz ülkeyi yönetiriz. Ama bir şartla: birliğimiz ve dirliğimizi koruyarak" dedi.

MHP’nin tavrınınyanlış değerlendirilmemesini isteyen Bahçeli, "Bunu bir acziyet olarak kabul etmeyin, kelleyi koymuşum, sonuna kadar da devam edeceğim" diye konuştu.

Konuşması ayakta alkışlanan Devlet Bahçeli, salondan çıkarken partililerin yoğun sevgi gösterilerini karşılıksız bırakmadı. Bahçeli, partili kadınlarla birlikte fotoğraf çektirip, tokalaştı.

Bahçeli, toplantının ardından otelden kalabalık bir konvoyla Adana’nın Aladağ, İmamoğlu, Kozan, Feke, Saimbeyli ve Tufanbeyli ilçe gezileri için yola çıktı.

GÜL’ÜN AÇIKLAMASINA DEĞERLENDİRME

Devlet Bahçeli, Aladağ İlçesi’ni ziyaretinde Kaymakam Kürşat Güleryüz ve Belediye Başkanı MHP’li Yusuf Baş’tan ilçe hakkında brifing aldı. Bahçeli, belediye binasından çıkarken bir gazeteci, Ergenekon davasında gazetecilerin tutuklanmasıyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün "Kaygı duyuyorum" şeklindeki açıklamalarını nasıl değerlendirdiğini sordu. Bahçeli bu soruyu "Geç kalınmış, isabetli bir açıklamadır" diye yanıtladı. Bahçeli, daha sonra hayırsever işadamı İsmail Hazar tarafından yaptırılan kültür merkezinin temel atma törenine katıldı.

KONVOYDA KAZA; 4 YARALI

Adana’nın ilçelerini ziyaret eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin konvoyundaki bir otomobil Aladağ İlçesi’ne giderken Mustafalar Mevkii’nde yağışlı havada mıcırlı yolda kontrolden çıkıp, şarampole devrildi. Kazada otomobilde Ali Cevher, Mustafa Cevher, ve Habip Cevher adlı partililer ile sürücü hafif yaralandı.

AYTAÇ DURAK İLE SALONA GİRDİ

Bu arada, AK Parti'den istifa edip MHP'ye geçen Murat Başesgioğlu, Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Recai Yıldırım, Genel Sekreter Cihan Paçacı, MHP Adana milletvekilleri ile İl Başkanı Ahmet Erdoğan'ın da hazır bulunduğu toplantıya Devlet Bahçeli, görevinden uzaklaştırılan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak ile birlikte girdi.

Durak'ın, hazırlanan masada özellikle Bahçeli'nin yanında oturmaya 'ısrar' ettiği gözlendi. Bahçeli, hakkındaki soruşturmalar nedeniyle yaklaşık bir yıl önce görevinden alınan Durak'ın, MHP'den istifasını istemişti. Bunun üzerine Durak, MHP'ye istifasını sunmuştu. Toplantı sonrası Bahçeli ve Durak, soruları cevapsız bıraktı. Durak, "Bir açıklama yapmak istemiyorum. Konuşmalar aramızda." dedi. Bahçeli ise soruları cevaplamak istemedi.