Devlet Bahçeli: Gerekirse NATO'dan ayrılmak bile tercih olarak gündeme alınmalı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelik başvurusuyla ilgili Türkiye'nin haklı itirazlarının dikkate alınmamasına tepki göstererek, "Türkiye seçeneksiz değildir, NATO'dan ayrılmak bile gündeme alınmalıdır. NATO'yla var olmadık, NATO'suz da yok olmayız" dedi.
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
Konut fiyatları ve kiralardaki artışa dikkat çeken Bahçeli, denetimlerin sıkılaştırılması gerektiğini söyledi.
Bahçeli, Akşener'in Abdülhamid ile ilgili sözlerine ilişkin ise "Abdülhamid'i kim sevmiyorsa Batının casusudur" ifadelerini kullandı.
İsveç ve Finlandiya'nın NATO başvurusuna değinen Bahçeli, gerekirse NATO'dan ayrılmanın bile tercih olarak gündeme alınması gerektiğini belirtti.
İşte Bahçeli'nin önemli açıklamalarından öne çıkan satır başları:
"Döviz fiyatında suni yükselişin frenlenmesi, enflasyondaki yükselişin önlenmesi amacıyla devlet tedbir üzerine tedbir almıştır. Konu beka konusudur.
"FETO bu kumpasın tam ortasında bulunan bir maşadır"
Bu yoldan dönemeyeceğiz. Geri adım atmayacağız, aciz düşmeyeceğiz. Özellikle kur ve enflasyonda ekonomik gerçeklerle ters düşen artışların bir süre sonra istikrar kazanacağına inanıyoruz. Ama fiyat artışlarının önünü arkasını incelememiz gerekiyor.
Dikkatinizi çekiyorum, FETO bu kumpasın tam ortasında bulunan bir maşadır. Türkiye'nin ekonomik olarak köşeye sıkışmasını istiyorlar. Vatandaşlarımızı mağdur hale getiren, soğandan patatese peynirden yumurtaya kadar fiyat etiketlerinin kabarmasına yol açan kim yada kimler varsa suçludur. Sahnelenen kirli oyunun bir parçasıdır.
"Kiralardaki dengesiz yükselişlere sessiz kalamayız"
Kiralardaki dengesiz yükselişlere sessiz kalamayız. Konut fiyatlarındaki yükselişleri seyredemeyiz. Vatandaşların memnuniyetsizliği bizim de memnuniyetsizliğimizdir. Kira artışları ile konut fiyatlarındaki vahim artışları sınırlandırmak mecburiyetindeyiz.
Haksız kazanç peşine düşen, insanımızın sofrasına göz koyan fırsatçıların yakasında tutmalıyız, bedelini ödetmeliyiz. Denetimleri sıkılaştırarak, cebini dolduranları cümle aleme rezil etmeliyiz.
Akşener'e Abdulhamid tepkisi: Casuslar, Türk ve İslam düşmanları sevmez
1923'e gelene kadar pek çok ıstırap gelişmeler vardır. Her gün bir yerinden yara alan, saldırı ve suikasta maruz kalan Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetiminde sorumsuz, işbirlikçi yöneticileri de vardı. Devşirilmiş ve iradesini teslim etmiş bir kısım, makus çöküşe hizmet etmiştir. Osmanlı'da tahta çıkan hiçbir padişah kendi çıkarını, devletinin ve milletinin üstüne görmemiştir. Sultan Abdulhamid ile tartışmalar yeniden alevlenmiştir. İstibdatla bir ananlar tarih cahili olmakla birlikte, tarihimize yabancıların gözüyle bakan sefillerdir. Abdulhamid'i kimler sevmiyorsa onlara dikkat edeceğiz. Onlar batının etki ajanlarıdır. Abdulhamid Han'ı seveni kadar, sevmeyeni vardır. Sevmeyenler bizim de sevmediklerimizdir. Ermeni çeteleri, sömürgeciler, casuslar, Türk ve İslam düşmanları sevmez.
Gafiller ne istiyorlar tarihimizden. Neyin istibdadından bahsediyorlar? Bilmedikleri, tanımadıkları büyüklerimizi hangi bilgi, belgelerle itham ederler. Sayın Recep Tayyip Erdoğan bugünün Abdulhamid'i olarak görülüyorsa bizce mahsuru yoktur, övgünün tezekkürüdür.
"İkinci Kandil dağı İsveç'tir"
Dökülen şehit kanlarında İsveç ve Finlandiya'nın parmak izini nasıl yok sayacağız. Üstelik islah olmamış, pişmanlık emaresi göstermemiş hala sokaklarında teröristleri gezdiren bu devletlere nasıl anlayış göstereceğiz?İsveç bölücü terörün Kuzey Avrupa'daki kundağı, kuluçkası ve kumanda odasıdır. İkinci Kandil Dağı İsveç'tedir.
"Gerekirse NATO'dan ayrılmak bile tercih olarak gündeme alınmalıdır"
Onlar bizi yok saysa da biz daha çok var olacağız. Onlar karşımızda toplansalar da hepsinin bileğini Cumhur İttifakı olarak bükeceğiz. NATO içinde PKK/YPG terör örgütünün arkasında duran ülkelerin varlığı hepimizin malumudur. Türkiye seçeneksiz değildir, NATO'dan ayrılmak bile gündeme alınmalıdır. NATO'yla var olmadık, NATO'suz da yok olmayız. Türkiye, NATO'nun doğudaki karakol ülkesi olarak muamele görmüştür. Alsınlar İsveç'i alsınlar Finlandiya'yı tepe tepe kullansınlar. Gelişmeler başka bir seçenek bırakmazsa yeni bir güvenlik teşkilatının kurulması mümkündür, belki de en doğrusu budur.
Miçotakis'in ABD'deki konuşması
37 kez alkışlanması düşündürücüdür. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nı kastederek helenizmin 48 yıldır büyük bir acı çektiğini iddia eden Miçotakis barbarlığı maskelemeye çalışmıştır. Şunu herkes bilmelidir ki Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır. Yunanistan Başbakanı, kanlı saldırıları, işkenceleri ne zaman hatırlayacak, itiraf edecek şerefli duruşu gösterecektir? Türkiye'yi aklında şikayet eden Miçotakis dedeleri gibi sinsidir. Türk milleti, Yunanistan'ın tahrik siyasetine sonuna kadar direnecektir.
Kılıçdaroğlu'na tepki
Kılıçdaroğlu'nun 'Her yer Kandil her yer direniş' sloganına ne bir tepki ne bir söz duyulmuştur. Vatan hainlerine niye bir şey diyemedin? Kılıçdaroğlu'nun Maltepe mitingi, HDP'nin PKK'nın FETÖ'nün, Pontus özlemi çeken çürümüşlerin mitingidir. Kılıçdaroğlu asıl damgalı hainleri görmek istiyorsa derhal çevresine bakmalıdır. Ülke elden gidiyormuş, Kılıçdaroğlu'nun iddiası budur. Cumhurbaşkanı adaylığı iyice ısınan, ortaklarına çalım atan Kılıçdaroğlu zihni melekelerini yitirmiştir. Dersim sayfasını yeniden açıp yeni bir isyan teşebbüsü aklından geçiriyorken Türk milleti seni cumhurbaşkanı yapmaz. Kılıçdaroğlu'nun yolu yol değildir, Türk milleti 2023 yılının haziran ayında seçimini yapacak, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan açık ara farkla seçilecektir.
Akşener ne demişti?
Geçtiğimiz günlerde katıldığı bir canlı yayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik eleştirilerde bulunan Meral Akşener, "Abdülhamid Han Osmanlı padişahı. O günün şartlarında oluşan demokrasi rüzgârlarının yansıması var. O tavır karşısında bir davranış biçimi var. Hürriyet ve İtilaf da var İttihat ve Terakki Cemiyeti de var. Bu bir istibdat sistemine karşı, istibdat rejimine karşı tekleşmeye tek adamlığa doğru giden bir sisteme karşı başkaldırıdır. Buranın öznesi eğer Abdülhamid ise bugünün öznesi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Onu söylemeye çalışıyorum." demişti.