Son günlerde patlak veren "Sahte bal" tartışmalarının kökündeki nedenler irdelendi. Daha önce, devletin yaptığı arıcılık projelerinin, baştan savma yapıldığı belirtildi.
Abone olSahte bal tartışmalarıyla gündeme gelen arıcılık sektöründe devletin 120 trilyon lira zarara uğradığı ortaya çıktı.
AK Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, 1990-2000 yılları arasında fakir vatandaşlara dağıtılan 630 bin arı kovanının kayıp olduğunu söyledi. Çömez, TBMM’ye verdiği önerge doğrultusunda önümüzdeki günlerde araştırma komisyonu kurulacağını ve olayın aydınlatılacağını ifade etti. Harekete geçen Meclis, önümüzdeki günlerde sahte bal başta olmak üzere tüm iddiaları masaya yatıracak. Projenin tozlu raflardan alınarak tekrar uygulanmaya başlandığına dikkat çeken Çömez, konuyla ilgili yaptığı araştırmaları Zaman’a anlattı. Turhan Çömez, sosyal risklerin azaltılması ve fakirliğin önlenmesi amacıyla geliştirilen proje çerçevesinde 700 bin arı kovanı dağıtıldığını, ancak bunların yüzde 90’ının kayıp olduğunu belirtti.
Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, geçmişte ihale yoluyla satın alınan kovanların, törenler eşliğinde fakir köylülere dağıtıldığını hatırlatarak, “Gerekli altyapı ve eğitim çalışması yapılmadı. Hiçbir denetleme ve verimlilik kontrolü de olmadı. Dağıtılan arıların yüzde 90'ı öldü. Devlet 120 trilyon lira zarara uğradı.” dedi. Benzer uygulamaların yeniden başlatılmak istendiğini belirten Çömez, “Geçtiğimiz aylarda birileri tozlu raflardan bu projeyi aldı ve tekrar uygulamaya koydu. Şu ana kadar, valiliklerin yaptığı 50'den fazla ihalede, 70 bin kovan dağıtıldığı tahmin ediliyor. Sadece Ankara İl Tarım Müdürlüğü, Valilik Özel İdare bütçesinden 600 milyar liraya 4 bin kovanlık bir ihale yaptı. Oysa, daha önce dağıtılan 700 bin kovan kayıp, bunların akıbeti de aynı olacak.” diye konuştu.
Turhan Çömez, arıcılık projesinin baştan savma yapıldığını savunurken, kovanların alındığı firmaların da bu süreçte zengin olduğuna dikkat çekti. Çömez, başarısızlığın nedenlerini şöyle sıraladı: “Kovanlar, arıcılık konusunda deneyimi olanlara verilmedi ve politik kaygılar ön plana çıktı. Kovanların dağıtıldığı köylüler, eğitimden geçirilmedi ve daha sonra takip edilmedi. Dağıtılan arıların kalitesi kontrol edilemedi, genellikle sağlıksız koloniler köylülere verildi. Temin edilen kolonilerin bölgeleri dikkate alınmadan dağıtım yapıldı ve adaptasyon sorunu yaşayan arılar kısa sürede öldü. Büyük umutlarla başlatılan proje hiçbir yarar sağlamadığı gibi, ülke arıcılığına da zarar verdi. Ama her zaman olduğu gibi, sorumluları ortada yok. Hesap soran kimse yok.” Türkiye'nin arıcılık konusunda çok önemli avantajlara sahip olduğunu kaydeden Turhan Çömez, başarılı politikalar üretildiği takdirde, milyarlarca dolarlık bir ekonomik kazanç elde edilebileceğini vurguladı. Çömez, Avrupa Birliği ülkelerinin yıllık 250 bin ton bal ihtiyacını Türkiye'nin tek başına giderebileceğini söyledi.
Türkiye yaklaşık 70 bin ton bal üretimi ile Çin, ABD ve Arjantin’den sonra dördüncü sırada yer alıyor. Arı sayısı bakımından ise dünya ikincisi. Türkiye’de 2002 yılında 16 bin 349 ton, 2003 yılında 14 bin 980 ton, geçen yıl ise sahte olması nedeniyle geri dönen balların da etkisiyle sadece 4 bin 820 ton bal ihraç edildi. İhracatın büyük bir bölümü Almanya’ya gerçekleştiriliyor. Türkiye’de kişi başına bal tüketimi oldukça düşük. Avrupa’da kişi başına 15-17 kilogram bal düşerken, Türkiye’de bu oran 1-1,5 kilogram civarında.
Haber : Habib Güler
Kaynak :
ÖNCEKİ HABERLER
