CHP, 52 sayılı Dernekler Kanunu'nun 2 hükmünün iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı. Haluk Koç, iptal dilekçesini sundu.
Abone olCHP, 52 sayılı Dernekler Kanunu'nun 2 hükmünün iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı. CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, iptal dilekçesini Anayasa Mahkemesi Genel Sekreteri Recep Tüzen'e verdikten sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. Koç, 52 sayılı Dernekler Kanunu'nun 10. maddesinin 1. fıkrasındaki ''siyasi partiler'' ile 13. maddesinin 1. fıkrasındaki ''üye sayısının 100 kişiden çok olması şartıyla'' ifadelerinin iptalini ve yürürlüğünün durdurulmasını istediklerini kaydetti. Yasada, yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzelkişilerden maddi yardım alan derneklerin, dolaylı olarak bu yardımı siyasi partilere aktarmalarını engelleyen bir hüküm bulunduğunu belirten Koç, bu durumun Anayasa'nın 69 ile 2. maddesiyle bağdaştırılamayacağını söyledi. Koç, ''Çünkü böyle bir düzenleme, demokratik siyasi yaşamın vazgeçilmez öğeleri olan siyasi partilerin baskı ve engellerden uzak kalmalarını sağlamaya yönelik kurulma ve çalışma özgürlüğünü, Anayasa ve bu alanı düzenleyen yasalarla yapılan sınırlamaların ötesine taşımak anlamına gelecektir'' dedi. Haluk Koç, demokratik bir düzende partilerin egemen güçler karşısında varlıklarını koruyabilmeleri için, mali nedenlerle bunlara bağlı olmamaları gerektiğini ifade ederek, iktidar yarışının eşit koşullar altında gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı. Yasa ile dernek hizmetlerinin ücretlilere gördürülebilmesi için ''üye sayısının 100 kişiden çok olması şartı'' getirildiğini belirten Koç, bu düzenlemede, derneklerin çalışma ve etkinlik yapma güçlerini, dernek kurma özgürlüğünü düzenleyen Anayasa'nın 33, 13, 11, 10 ve 2. maddelerine aykırı biçimde sınırlandırıldığını savundu. ''UMARIM, İKTİDAR OLMAYI ÖĞRENEBİLİRLER'' Bu yasa ile Anayasa Mahkemesi'ne 41. davalarını açtıklarını belirten Koç, şöyle konuştu: ''41. kez buradayız. Tek başına siyasi iktidar olan bir yapının Meclis'teki sayısal çoğunluğunu, hukuk devletinin kurallarını aşabilme noktasındaki yanlış algılamasının ortaya koyduğu bir sonuçtur. Sayısal çoğunluk olabilir, ama yargı gibi yasama ve yürütmeyle birlikte 3 temel güçten yargıyı tanımazsanız, hukuku, anayasal hukuku tanımazsanız, 'benim çoğunluğum var, ben bildiğimi yaparım' şeklinde bir mantık geliştirirseniz, sonuçta 41 kere değil, 411 kere de 441 kere de Anayasa Mahkemesi'ne gelme durumu ortaya çıkacak. Bu tek parti iktidarının pek çok olumlu yönüne rağmen olumsuz olan yönünün yansımasıdır.'' SSK hastanelerinin mülkiyet gaspını öngören bazı hukuksal düzenlemelerle Sağlık Bakanlığı'na devrini öngören yasa tasarının bu hafta TBMM Genel Kurulu gündeminde olduğunu belirten Koç, tasarıda temel açmazlar, haksızlıklar bulunduğunu, işçi ve işveren kesiminden bu konuda talepler geldiğini kaydetti. Koç, ''Eğer bu inatlarını sürdürürlerse, bu yasa tasarısını çekmezlerse bu konuda da CHP Grubu'nun tekrar Anayasa Mahkemesi'ne başvurma ihtiyacı ortaya çıkacaktır'' diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili Koç, ''Umarım, Meclis'teki sayısal çoğunluklarını, toplumdaki çoğulculuk anlayışıyla ve hukuk devletinin ilkeleriyle bağdaştırarak iktidar olmayı öğrenebilirler'' dedi.