Prof. Dr. Ahmet Ercan, bir ülkenin 6.7 şiddetindeki depremden zarar görmemesi için kişi başına milli gelirin 25 bin doların üzerinde olması gerektiğini söyledi.
Abone olİran ve İstanbul depremi konusundaki soruları cevaplandıran Prof. Dr. Ercan, depremlerin neden Anadolu, İran gibi yerlerde fazla can kaybı ve yıkım yaptığını, Japonya gibi ülkelerde bunun tersi olduğunu düşünmenin gerektiğini vurguladı. Depremlerin gelir düzeyi düşük ülkelerde yıkıcı ve öldürücü olduğuna değinen Prof. Dr. Ercan, "Bunun nedeni ekonominin bozukluğundan kaynaklanıyor. Söz gelimi, İran'daki depremin görüntülerine baktığınızda ev denilen yapılar tamamen kerpiç. Anadolu'da çok mu farklı, hayır. Özellikle Anadolu'nun kırsal kesimi, batı Anadolu'da aynı. Betonarmeye geçilmemiş durumda. Yapı niteliği düşük, harç bile yok. Taşların arası çamurla kapatılmış, hava almasın diye. Bunlar 4.8 şiddetindeki bir depreme bile dayanıklı değildir" dedi.
"GELİR SEVİYESİ DÜZELMEDİKÇE, OLAYI DEĞİŞTİREMEYİZ"
Dünyaya bakıldığında 6.7 şiddetindeki bir depremin gelir seviyesi 25 bin dolar olan bir ülkede büyük yıkım ve can kaybı yapmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Bu demek oluyor ki 6.7 şiddetindeki bir depremden zarar görülmemesi için gelir düzeyinin 25 bin dolar olması gerekiyor. Türkiye'de kişi başına düşen gelir 2500 dolardır. Eğer ekonomik durum böyle giderse 2020 yılında 7500 dolara varacaktır. Açıkçası Türkiye 2030 yılına kadar büyük ve orta büyüklükteki depremlerden yıkım görecektir. Türkiye'de 7.3'ten büyük depremlerden yıkım görmemesi için gelir düzeyinin 35 bin dolar civarında olması gerekiyor, bu da en az 2100 yılında olur. Gelir düzeyi değişmedikçe bu olayı değiştiremeyiz. Ne zamanki doğru yerde sağlam yapı yaparsak depremler sorun olmaktan çıkacaktır" diye konuştu.
"İSTANBUL DEPREMİ İNTİKALARI OYNUYOR"
İstanbul'daki 6.4 veya 6.5'luk depremin süresinin 9 yıl önce dolduğunu ve intikaları oynadığına değinen Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Her an olabilir. Ama ne zaman olacağını bilmiyoruz. Marmara Ereğlisi'nde olacak 7 veya 7.2'lik ikinci depremin başlama tarihi henüz gelmedi. Bu beklenti tarihi 2007. Bu depremin 2007-2032 arasında olmasını bekliyoruz. Ama henüz böyle büyük bir deprem için yeterli gerilim Marmara'da yok. Kırabilmesi için yaklaşık 6 milyar ciga tonluk güce ihtiyaç var. Bu güç Kuzey Anadolu Kırığı boyunca Orta Marmara'da henüz birikmediğini görüyoruz. Ama nereyi kıracağını biliyoruz. Depremin olacağı derinlik de 7-10 kilometre derinlikte sığ bir deprem olacaktır. Ne yazık ki sığ depremlerin etkisi büyük olur" dedi.
HANGİ BİNALAR YIKILACAK
İstanbul depreminin doğu-batı doğrultusunda olacağına dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Doğu-batı doğrultusunda tam dirseğin olduğu yere denk gelen yer Kartal-Maltepe. Oraları kırılmayacak ama bir dirsek, kroşe etkisi gösterecektir. İstanbul'da salınım doğu-batı doğrultusunda olacak. Kare-çember biçimindeki oturmuş binalarda hasar daha az olacak. Ekseni kuzey-güney olan yapılarda yana yatmalar daha fazla olabilir. İnsanların çok katlı yapılardan korkmasına gerek yok. Çünkü özellikle kayalık olan yerlerde çok katlı yapılar az katlı yapılara göre daha dayanıklı olacaktır. Küçük depremlerin yüksek frekansı vardır. Küçük depremlerde az katlı yapılar çekince görür. Büyük depremlerde ise çok katlı yapılar basınç görür. Mesela ilk deprem dediğimiz 6.5 büyüklüğündeki zelzelede az katlı yapılar zarar görecek, çünkü yüksek frekanslıdır. Ama Marmara Ereğlisi depreminde daha çok yüksek katlı yapılar etkilenecektir" ifadelerini kullandı.