BIST 9.185
DOLAR 34,38
EURO 36,85
ALTIN 2.968,42

Deprem gecesi baba olmuş: 261 saat sonra kurtarılan baba, eşi ve bebeğiyle buluştu

Deprem gecesi baba olmuş: 261 saat sonra kurtarılan baba, eşi ve bebeğiyle buluştu

HATAY'da depremde çöken özel hastanenin enkazından 261 saat sonra kurtarılan Mustafa Avcı, Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesinde eşi Bilge ve deprem gecesi doğan bebeği Almila ile buluştu.

Deprem gecesi baba olmuş: 261 saat sonra kurtarılan baba, eşi ve bebeğiyle buluştu

Kahramanmaraş merkezli iki depremin en büyük hasarı verdiği illerin başında gelen Hatay'da, arama-kurtarma çalışmaları halen devam ediyor.

Deprem gecesi baba olmuş: 261 saat sonra kurtarılan baba, eşi ve bebeğiyle buluştu

İlk günden itibaren birçok yaralı kurtaran AFAD koordinesindeki derneklerden belediyelere, madencilerden kurumlara ait çok sayıdaki ekip, son olarak dün gece 261'inci saatte Özel Akademi Hastanesinin enkazından 34 yaşındaki Mustafa Avcı ile 26 yaşındaki Mehmet Ali Şakiroğlu'nu sağ olarak kurtardı.

Deprem gecesi baba olmuş: 261 saat sonra kurtarılan baba, eşi ve bebeğiyle buluştu

 261 saat sonra kurtarılan yaralılardan Mustafa Avcı, sahra hastanesinde ilk tedavisi sonrası Mersin'e sevk edildi. Ambulansla Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen ve bir ayağı sarılı olan Avcı, tedaviye alındı. Depremden 3 saat önce doğum yapan Avcı, eşi Bilge ve Almila ismi verilen bebeği hastanede buluştu. Depremden dakikalar önce eşinin hastanede bisküvi almak için kantine diye gittiğini belirten Bilge Avcı, kendisinin bebeğini alarak birkaç kişinin desteğiyle sürüne sürüne hastaneden çıktığını kaydetti.

Deprem gecesi baba olmuş: 261 saat sonra kurtarılan baba, eşi ve bebeğiyle buluştu

"Yeniden doğmuş gibiyim, gün yüzüne çıkacağıma inanmıyordum"
Hastanede eşine ve bebeğine kavuşan Mustafa Avcı, İHA muhabirlerine yaşadıklarını anlattı. "Tekrardan gün yüzüne çıkacağıma inanmıyordum. Bilfiil boyunca hep tanıdık ortamdaydık. Orada (enkazda) iki arkadaş varmış. O iki arkadaşı yolda görsek tanıyamayız birbirimizi; çünkü ben onun, o da benim yüzümü hiç görmedi. Çıkacağımı hiç düşünmüyordum.