Mahkeme, infazın durdurulması taleplerini reddederken, duruşmayı 21 Nisan'a erteledi.
Abone olAnkara 1 No'lu DGM, kapatılan DEP'in eski milletvekilleri Leyla Zana, Hatip Dicle, Orhan Doğan ve Selim Sadak'ın yeniden yargılandığı davada, dosyayı incelemeye aldı. Mahkeme, suçun niteliği ve delil durumuna göre infazın durdurulması taleplerini reddederken, duruşmayı 21 Nisan'a erteledi. Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde bulunan eski DEP milletvekillerinin katılmadığı 13. duruşma sona erdi. Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde esas hakkında savunma yapmaya devam eden avukat Yusuf Alataş, ceza hukukçularının görüşlerinden de alıntılar yaparak cumhuriyet savcısının konumunu eleştirdi. Dosya kapsamına göre, yasadışı örgüt üyeliği suçunun unsurlarının olmadığını öne süren Alataş, mahkeme heyetinden kişisel yargılarını bir yana bırakarak karar vermelerini istedi. Alataş, kararın, Türkiye'deki siyasi muhalifler yönünden hukuk sisteminin ve demokrasinin işleyip işlemediğini göstereceğini idda ederek, bu nedenle çok önemli olduğunu belirtti. Duruşmada söz alan diğer savunma avukatları da beraat ve infazının durdurulması isteminde bulundular. Cumhuriyet Savcısı Dilaver Kahveci, infazının durdurulması taleplerinin reddine karar verilmesini istedi. Duruşmaya verilen kısa aradan sonra kararı açıklayan Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz, iddia ve savunma yönünden dosyanın tetkike alındığını açıkladı. Karadeniz, suçun niteliği ve delil durumuna göre infazın durdurulması taleplerinin reddine, esas hakkındaki savunmaları ve son sözlerinin sorulması için eski DEP milletvekillerine meşruatlı davetiye çıkarılarak, gelmedikleri takdirde yokluklarında karar verileceğinin ihtar edilmesinin kararlaştırıldığını bildirerek, duruşmanın 21 Nisan'a ertelendiğini açıkladı. Duruşmanın ardından DGM önünde gazetecilere açıklama yapan AP Karma Parlamentosu Eş Başkanı Joost Lagendijk, Avrupa'dan delegasyon olarak davanın biteceği ümidiyle Türkiye'ye geldiklerini söyledi. Davada verilecek kararın, Türkiye'de son aylarda yapılan değişiklikleri yansıtacağını umduklarını ifade eden Lagendijk, yeniden yargılamanın son dönemdeki değişikliklerin iyi bir örneği olmadığını kaydetti.