BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,66
ALTIN 2.965,33
HABER /  GÜNCEL

Denktaş'ın gözüne uyku girmiyor

Kıbrıs'ta kasırgalı yıllarda bile uykusunu kaybetmediğini belirten KKTC ilk Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş endişeli.

Abone ol

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs konusunda basının yansıtmadığı gerçekleri halka anlatmak için Anadolu'yu gezdiğini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti uluslararası antlaşmalarla Kıbrıs üzerindeki hakkını artık aramalıdır" dedi. Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere dün Aydın'a gelen KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bugün Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Kapalı Spor Salonu'nda 'Türk-Yunan İlişkileri ve Kıbrıs" konulu bir konferans verdi. Konferansa Aydın Vali Vekili Nurdoğan Kaya, ADÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Gürel, Aydın Ticaret Odası Başkanı Mustafa Baştuğ, siyasi partilerin il temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve binlerce vatandaş katıldı. Konferans sırasında konuşması sık sık alkış ve sloganlarla kesilen Rauf Denktaş, "Anadolu'nun her yerinde burada gördüğüm coşkuyu görüyorum. Bu coşku benim için değil, her koşulda ve AB yolunda Türkiye'nin önüne sürülen Kıbrıs içindir. Avrupa Birliği Türkiye'nin hakkıdır. Fakat AB, Türkiye'nin önüne şapka koymuştur. Basın birçok gerçeği yansıtmıyor, pembe bir tablo çiziyor. Bende basının yansıtmadığı gerçekleri halka anlatmak için Anadolu'yu geziyorum" dedi. Kıbrıs sorununun 1878 yıllarına dayandığını ifade eden Denktaş, "Sorun 1878 yılında Kıbrıs Müftüsü'nün Rum papazına karşı gelmesiyle başlamıştır. O günlerde Kıbrıs'ın yönetilmesinde ve ticaretinde üstünlük Türkler'in elindeydi. Bugün ise bu durum tam tersine döndü. Bu aşamada Kıbrıs Rum olabilir mi? Olabilir, fakat Türkiye güçlüdür, Kıbrıs'ın Rumlar'ın eline bırakılmasına izin veremez. Türkiye Cumhuriyeti uluslararası antlaşmalarla Kıbrıs üzerindeki hakkını artık aramalıdır. Türk hükümeti artık çıkıp Kıbrıs'ın kendilerinin milli bir davası olduğunu söylemelidir" diye konuştu. Yaklaşık 2 saat süren konferansta zaman zaman duygusal anlar yaşayan Rauf Denktaş, "AB süreci içerisinde eğer Rum'u AB'nin istediği şekilde tanırsak, Türkiye limanlarını açarsa artık KKTC sözde kalacaktır. Bu durumda bizim oradan silinip süpürülmemiz kısa bir zaman meselesidir. Bu tehlike içerisinde yaşıyoruz. En korkunç günlerde ben uykumu kaybetmedim, ama şimdi uyuyamıyorum. Rahat değilim. Gözümün önünde dedemin bana anlattığı hikaye var. 6 yaşlarında çocukken dedem bana Osmanlı'nın adadan çıktığı günü, gönderden Türk bayrağının indirilip İngiliz bayrağının çekildiği günü anlatırdı. Ve 'Biz bahtsız bir nesiliz. Gittiler ama yine gelecekler. Ben görmeyeceğim ama sen göreceksin' derdi. Allah hiç kimseyi bayrağının gönderden indirilip, yabancı bir bayrağın çekildiğini gördüğü günlere yetiştirmesin. Canını alsın daha iyi. Kıbrıs Türkü'nün adadan çıkması için, KKTC'nin tanınmaması için Türkiye'nin AB yoluna girmesi lazım. Türkiye AB yolunda belki 15-20 yerine 16-21 yıl yürümek mecburiyetinde kalabilir. Ama Türkiye var olduğunu, ayakta olduğunu ve her şeye boyun eğmeyeceğini göstermelidir. Kıbrıs meselesi bu konuda en büyük milli imtihandır. Türkiye güçlüdür. Kimse Türkiye'yi adadan çıkaramaz. Yeter ki sayın Cumhurbaşkanı Sezer'in bütün dünyaya duyurduğu formülü, Türk hükümeti de KKTC'de meclisleriyle dimdik ayağa kalkarak duyursun. Barış istiyoruz, kalıcı barış istiyoruz. Bunun temeli iki halk, iki devlettir. Türkiye'nin uluslararası arenada bunu istemeye hakkı vardır. Artık bunu söylemenin zamanı gelmiştir" şeklinde konuştu.