Denktaş patladı, "kaybolun!"
Kıbrıs yine sıkıntılı günlerin eşiğinde.
Kıbrıs Halkı ise ikilemde.
Kıbrıs’lı sınıf arkadaşım, “Hırsızlarla, Annan plânı arasına sıkışmak istemiyoruz” diyor.
Kızgın...
“Hepimiz Kıbrıs’daki mevcut durumdan ve hükümetten memnun değiliz. Denktaş’ı bunlardan ayırıyoruz. Ama oğlundan rahatsızdık. Bu arada zenginleşen Rumlar’ın AB’ye girmesi ve bizim dışarıda kalacağımız duygusu kızgınlığımızı arttırmışdı.”
“Tam o esnada Denktaş’ın sınırları açması çok iyi oldu. Büyük ümitlerle gittiğimiz Rum tarafında mülklerimize tedbir konulduğunu, kamulaştırıldığını ve bir kalanların ise eskimeye terkedildiğini gördük.”
“Çocuklarımıza anlattığımız hayallerimizin evlerinin yerinde yeller esiyordu.”
“Rumlar’ın zenginliğinin de abartıldığını gördük. Kişi başına milli geliri off-shore hesapları ile yüksek gösteriyorlardı.”
“Şaşkın ve kızgındık!” dedi ve ekledi:
“Dikkat ederseniz o günden bu yana muhalefet partileri de Annan Plânı propagandasını kestiler. Denktaş tekrar güçlendi”
*****
Böyle yazmışım günler önce…
Sıkıntılı günlerin sinyalini vermişim.
O günler geldi çattı.
Kıbrıs’taki seçimler Türkiye’nin iç politikasında ve ekonomisinde etkili olacak.
Kaçınılmaz.
Uzun süredir bütün güçler Kıbrıs’ta "cirit" atıyor.
Anamızın, babamızın hayrına değil tabii ki.
Muhalefeti kazandırmak, Denktaş’ı tasfiye etmek için.
Nihayet bugün Denktaş’ta patladı zaten! "Kaybolun!"
*****
"Washington'un, KKTC'de yapılacak Aralık seçimlerine hile karıştırılmaması için Ankara'yı tam ‘3’ kez uyardığı öğrenilirken, Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın talimatıyla, Amerikan diplomasisi, ‘çözümden yana olan muhalefetin' adil bir seçimi kazanması için’ çok yoğun bir faaliyet içine girdi."
Hürriyet Gazetesi'ndeki haber böyle…
Washington ses verir de piyasalar hiç boş dururlar mı? Onlar da hemen ses verdiler: “Kıbrısta % 52’ye varan muhaliflerin kazanması halinde piyasalar bundan olumlu etkilenecek.”
AB’de -bizi çok severler ya- 2004 görüşmelerinin olumlu olması için Kıbrıs’ı çözmemizi istiyor!
Ne güzel değil mi?
Irak’taki gibi yani, bu defa Kıbrıs'a koruyucu müdahale!
*****
Bu Batılılar akıllı adamlar, bize “Denktaş’ı yeyin” derken herhalde nazik bir şekilde bize “aptalsınız” demek istiyorlar!
Batılı inceliği bu olsa gerek…
Ama akıllılar için çok onur kırıcı…
Şimdi ben de onlara aynı incelikle, ama açıkça ve mertçe soruyorum: Kıbrıs Türkü katledilirken neredeydiniz? Ben katliamı önlediğim için “İnsan Hakları” ödülü alacağıma niçin yıllar süren bir ambargoya tabi tutuldum? Niçin GKRC’ni benden önce AB’ye aldın? Komşumuzun oğlu neden Kıbrıs’ta şehit oldu?
Kıbrıs Halkı ise ikilemde.
Kıbrıs’lı sınıf arkadaşım, “Hırsızlarla, Annan plânı arasına sıkışmak istemiyoruz” diyor.
Kızgın...
“Hepimiz Kıbrıs’daki mevcut durumdan ve hükümetten memnun değiliz. Denktaş’ı bunlardan ayırıyoruz. Ama oğlundan rahatsızdık. Bu arada zenginleşen Rumlar’ın AB’ye girmesi ve bizim dışarıda kalacağımız duygusu kızgınlığımızı arttırmışdı.”
“Tam o esnada Denktaş’ın sınırları açması çok iyi oldu. Büyük ümitlerle gittiğimiz Rum tarafında mülklerimize tedbir konulduğunu, kamulaştırıldığını ve bir kalanların ise eskimeye terkedildiğini gördük.”
“Çocuklarımıza anlattığımız hayallerimizin evlerinin yerinde yeller esiyordu.”
“Rumlar’ın zenginliğinin de abartıldığını gördük. Kişi başına milli geliri off-shore hesapları ile yüksek gösteriyorlardı.”
“Şaşkın ve kızgındık!” dedi ve ekledi:
“Dikkat ederseniz o günden bu yana muhalefet partileri de Annan Plânı propagandasını kestiler. Denktaş tekrar güçlendi”
*****
Böyle yazmışım günler önce…
Sıkıntılı günlerin sinyalini vermişim.
O günler geldi çattı.
Kıbrıs’taki seçimler Türkiye’nin iç politikasında ve ekonomisinde etkili olacak.
Kaçınılmaz.
Uzun süredir bütün güçler Kıbrıs’ta "cirit" atıyor.
Anamızın, babamızın hayrına değil tabii ki.
Muhalefeti kazandırmak, Denktaş’ı tasfiye etmek için.
Nihayet bugün Denktaş’ta patladı zaten! "Kaybolun!"
*****
"Washington'un, KKTC'de yapılacak Aralık seçimlerine hile karıştırılmaması için Ankara'yı tam ‘3’ kez uyardığı öğrenilirken, Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın talimatıyla, Amerikan diplomasisi, ‘çözümden yana olan muhalefetin' adil bir seçimi kazanması için’ çok yoğun bir faaliyet içine girdi."
Hürriyet Gazetesi'ndeki haber böyle…
Washington ses verir de piyasalar hiç boş dururlar mı? Onlar da hemen ses verdiler: “Kıbrısta % 52’ye varan muhaliflerin kazanması halinde piyasalar bundan olumlu etkilenecek.”
AB’de -bizi çok severler ya- 2004 görüşmelerinin olumlu olması için Kıbrıs’ı çözmemizi istiyor!
Ne güzel değil mi?
Irak’taki gibi yani, bu defa Kıbrıs'a koruyucu müdahale!
*****
Bu Batılılar akıllı adamlar, bize “Denktaş’ı yeyin” derken herhalde nazik bir şekilde bize “aptalsınız” demek istiyorlar!
Batılı inceliği bu olsa gerek…
Ama akıllılar için çok onur kırıcı…
Şimdi ben de onlara aynı incelikle, ama açıkça ve mertçe soruyorum: Kıbrıs Türkü katledilirken neredeydiniz? Ben katliamı önlediğim için “İnsan Hakları” ödülü alacağıma niçin yıllar süren bir ambargoya tabi tutuldum? Niçin GKRC’ni benden önce AB’ye aldın? Komşumuzun oğlu neden Kıbrıs’ta şehit oldu?