Kosova’yı örnek gösteren Efsane Lider, “Bağımsızlık istemenin tam zamanıdır.Niye susuyorsunuz” dedi.
Abone olKKTC’den veya Türkiye’den, “Bağımsızlığın tanınmasını istiyorum” diye talep gelmemesine şaşıran Rauf Denktaş, “kazan-kazan”cılara niye sustuklarını sordu. Kosova’nın, “Bağımsızlığı masaya yatırmam” diyerek kazandığını vurgulayan Denktaş, “Pazarlık zamanı tam şimdidir” diye konuştu.
Bu kadar mülayimleşme...
M. Ali Talat’ın, “İki taraf anlaşmazsa durum daha kötüye gidebilir, ama bu KKTC’nin tanınması demek değildir” açıklamalarını eleştiren Denktaş, öfkesini şöyle dile getirdi: Bu kadar mülayimleşmenin hiçbir anlamı yoktur...
Tanınma istemenin tam zamanı
Konjonktürün KKTC için uygun olduğunu belirten Denktaş,
Ankara’dan pazarlık yapmasını istedi.
KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, uluslararası konjonktürün KKTC’nin tanınması talebi için çok uygun olduğunu belirterek, “Tanınma istemenin tam zamanı” diye konuştu. Girne Yılanadası’ndaki konutunda açıklamalarda bulunan Denktaş, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın “bağımsızlık talepleri olmadığını” dile getirmesini eleştirerek, Kosova’nın bağımsızlığının ilanının ardından şartların uygun bir zemin olduğuna dikkat çekti. Kosova’nın, “Her şeyi konuşurum, bağımsızlığı masaya yatırmam” şeklinde direterek bağımsızlığını kazandığını ifade eden Denktaş, ABD’nin Kosova’ya ihtiyacı olduğunu ve NATO’yu da bu yüzden harekete geçirdiğini, şimdi Kosova’da ABD’nin zemin elde ettiğini söyledi.
Bizden korkuyorlar
Denktaş şöyle devam etti: “ Bizi niçin tanımıyorlar? Çünkü Rumlar üzerinden bir zemin elde etmek, hem Hristiyanlık siyasetlerine uyuyor, hem hakikaten Türkiye’den, Türkiye’nin güçlenmesinden, Kıbrıs’ta zemin elde etmesinden korkuyorlar. KKTC’den veya Türkiye’den ’Bağımsızlığın tanınmasını istiyorum’diye bir ses çıkmıyor. Sen ne zaman isteyeceksin. Pazarlık zamanı tam şimdidir, konjonktür de müsaittir, İstemeden tanınma olur mu?”
Çek-Slovak modeline vurgu
Denktaş, federasyonların yalnızca halk veya toplumlar arasında değil, devletler arasında da kurulabileceğini belirterek, “Çek ve Slovak modeli, bizim için en güzel modeldir” dedi. Denktaş, “Bir arada yaşamayı denedik, 3 yıl yürütebildik, kan dökerek ayrıldık.” diye konuştu. Denktaş, Rum seçimlerinde adayların oy almak için “KKTC tanınmaya gidiyor” propagandası yaptığına işaret ederek, Putin’in de Kosova’nın bağımsızlığına ilişkin Avrupa’yı, KKTC konusunda ikiyüzlü davranmakla suçlayan açıklamalarının Rumları korkuttuğunu belirtti.
Ömrümü Kıbrıs’a adadım
Denktaş, tüm ömrünü Kıbrıs konusunda çalışmaya adadığını belirterek, “25 yaşıma geri dönsem ve aynı olaylar varsa aynı çizgide giderdim, beni olaylar bu yola soktu.” dedi. Akşamlarını büyük ölçüde çalışma odasında okuyarak geçirmekten hoşlandığını da söyleyen Denktaş, bazı akşamlar eşiyle birlikte televizyonda dizi izlediklerini, en düzenli izlediği dizinin ise 2004’te bir bölümüne konuk olarak katıldığı “Kurtlar Vadisi” olduğunu belirtti. Denktaş, “Hatırla Sevgili” adlı diziyi de takip ettiğini kaydetti.
Kırmızı çizgiler pembe oldu
KKTC Cumhurbaşkanı Talat’ın Kıbrıs Türk basınında yer alan “Kırmızı çizgiler pembeye dönüşebilir, iki taraf anlaşmazsa daha kötüye gidebilir, ama bu KKTC’nin tanınması demek değildir” şeklindeki açıklamalarını eleştiren Denktaş, “Bütün bunlar ne demektir; tanınma istemeyeceğim demektir. Sen bunu masaya oturmadan bütün dünyaya duyurursan kim olarak, ne olarak oturuyorsun? Bunu yapmaya hakkın yok ki senin. Sen devleti yaşatacaksın, yücelteceksin diye ant içerek Cumhurbaşkanı olmuş kişisin, bu kadar mülayimleşmenin böyle bir safhada hiçbir anlamı yoktur.” dedi. Denktaş şunlara vurgu yaptı: “ Sen üst çizgiyi tutacaksın ki, pazarlığa indiğinde seni kurtaracak. Bilmiyorum, akıllı adamdır, ’Rumlar anlaşma istemez, bize hak vermez”