BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  GÜNCEL

Denktaş Papadopulos'a tepkili

Denktaş, Rumların 40 yıldır sahte ''Kıbrıs hükümeti'' unvanıyla Kıbrıs'a sahip çıktığını söyledi.

Abone ol

KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ''Türkiye'siz Avrupa Birliği (AB) üyeliğinin dolaylı Enosis'in gerçekleşmesi anlamına geleceğini'' belirterek, ''Saflarımızı sıklaştırıp birleşerek bu gidişata dur demek mümkündür'' dedi. Cumhurbaşkanı Denktaş, AB'den ve her ülkeden egemen halk adına eşit muamele istemenin hak olduğunu ifade ederek, eşit egemenliğe sahip çıkılmazsa kısa zamanda azınlık olarak eritilip yok edileceklerinin bilinmesini istedi. ''Barışın, eşit egemenliğin kabulüyle mümkün olduğunun idraki içinde devletimize, egemenliğimize toz kondurmamak zamanı da şimdidir'' diyen Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, halka birlik ve beraberlik içinde haklarını gasp etmek isteyenler karşısında yumruk gibi birleşme ve oynanan oyunlara gelmeme çağrısı yaptı. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, yazılı bir açıklamayla son gelişmeleri değerlendirdi. Denktaş, Başbakan Mehmet Ali Talat'a Washington'da ''KKTC Başbakanı'' unvanıyla hitap edildi diye Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un dünyayı ayağa kaldırdığına işaret ederek, Rumların 40 yıldır sahte ''Kıbrıs hükümeti'' unvanıyla Kıbrıs'ın tümüne sahip çıkmaya çalıştığını anlattı. ''40 YILDIR HALLEDİLMEMİŞSE'' Denktaş, ''ABD yetkililerinin, Papadopulos'a gerçekleri anlatacaklarına geri adım atmalarının ve 'Biz Başbakan'a Başbakan diye hitap etme hakkına sahibiz' diyememelerinin üzücü olduğunu'' kaydetti. Denktaş, ''Kıbrıs meselesinin 40 yıldır halledilememesinin, dünyanın terörle kan akıtarak ortaklık cumhuriyeti unvanını alıp kaçan Rum tarafının 'meşru hükümet' olarak tanınmasından kaynaklandığını'' belirtti. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ''ABD, garantör İngiltere, BM Güvenlik Konseyi ve AB yetkililerinin bu gerçeği görmek istemiyorlarsa bunda bir kasıt aramak gerektiğini'' ifade ederek, Kıbrıs'ta iki halkın varlığının ve bunların birbirini temsil etme, diğerine tahakküm etme hakları bulunmadığının referandumlarla da kanıtlandığını'' hatırlattı. PAPADOPULOS'A SORU Cumhurbaşkanı Denktaş, açıklamasında şunları kaydetti: ''Referandumda Rum halkının egemenlik hakkını kullandığını savunan Papadopulos'a aynı referandumda Türk halkının sabun mu kullandığını sormanın yeridir. Kıbrıs'ta iki eşit halkın ayrı ayrı self-determinasyon hakları vardır. Bu hak iki tarafça kullanılmıştır. Referanduma sunulan Annan planının içeriğinde 'taraflardan biri veya her ikisi planı reddettiği taktirde plan ortadan kalkar, hükümsüzdür' prensibi de vardır. Buna rağmen planı reddetmiş olan Rum tarafı halkımızı ikiye bölmekten başka bir işe yaramamış olan, uygulansa zaman içinde sonumuzu getirecek olan bu planı kendi lehine daha da değiştirme oyununu oynamaya başlamıştır.'' Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ''KKTC Başbakanı'na, onun temsil ettiği hükümete, KKTC'deki meşru demokratik kuruluşlara Rum tarafıyla birlikte ilgili her makam, her hükümetin eşit muameleye başladığı gün, Kıbrıs meselesinin eşit şartlarda hal yoluna gireceğini'' kaydetti. Denktaş, ''Rumların AB'ye dolaylı Enosis'i gerçekleştirmek için başvurduğunu ve Kıbrıs Türk halkı olarak AB üyesi olunmak isteniyorsa bunların peşinden sürüklenerek değil, sabırla, haklar ve statü korunarak diri şekilde girmenin hak olduğunun unutulmamasını'' istedi. ''BÜYÜK BİR İMTİHANDAN GEÇTİK'' Cumhurbaşkanı Denktaş, açıklamasında şunları ifade etti: ''Eşit egemenlik haklarımızdan, Anavatan'ın güvencesinden feragat ederek, karmaşık bir sistemin içinde, kağıt üzerinde 'haklar aldık' diye oynanmakta olan büyük oyuna gözlerimizi kapayarak, boş vaatlere kanarak başkalarının çıkarı için hazırlanmış planlara 'evet' demek suretiyle dönüşü olmayan bir yola girmiş olacağımızı daima hatırda tutmamız gerekmektedir. Büyük bir imtihandan geçtik. Allah bize soğuk kanlılıkla durum değerlendirmesi fırsatı verdi. Küçük, şahsi hesaplarla bu fırsatı da kaybetmeyelim. Eşit egemenliğimize sahip çıkmazsak, kısa bir zaman içinde azınlık olarak eritilip yok edileceğimizi bilelim. Papadopulos ve diğerleri AB üyeliğiyle Kıbrıs'ın tümüne sahip çıktıklarını, bunun Elenizm için bir zafer olduğunu açıklamaktadırlar. Annan Planı'nı reddetmelerinin nedeni bu planın kendilerine verdiğinden alasını AB üyeliğinin zaten vermiş olmasındandır. Türkiye'siz AB üyeliği dolaylı Enosis'in tahakkukudur. Saflarımızı sıklaştırıp, birleşerek bu gidişata 'dur' demek mümkündür. Dünyaya her gün ve her fırsatta AB üyesi addedilen sözde 'Kıbrıs'ın KKTC'yi kapsamadığını savunmak görevimiz olmalıdır. AB'den ve her ülkeden egemen halkımız adına eşit muamele istemek de hakkımızıdır. Devletimize, egemenliğimize gölge düşürtmemek de şehitlerimize, halkımıza ve tarihe karşı borcumuz ve görevimizdir.''