Denktaş, yaptığı açıklamada, İsviçre'ye kendisinin gitmeyeceğini, hükümetin gideceğini söyledi.
Abone olKKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde Türkiye ve Yunanistan'ın katılımıyla İsviçre'de yapılması beklenen dörtlü koferansa katılmayacağını açıkladı. Denktaş, yaptığı açıklamada, İsviçre'ye kendisinin gitmeyeceğini, hükümetin gideceğini söyledi. Dörtlü konferasta Rumların tutumu nedeniyle bir şeyin değişeceğine inanmadığını belirten Denktaş, hükümetin değişiklik olması için çalışacağını kaydetti. Olumlu değişiklik olursa hükümetle birlikte halka iyi şeyler olduğunu söyleyeceğini ifade eden Denktaş, "Hiçbir şey değişmemişse de bunu yine söyleyeceğim. Ama ben değişeceğini tahmin etmiyorum. Dolayısıyla ben İsviçre'ye gitmiyeceğim" dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs'ta sürdürülen müzakerelerde temelde bir ilerleme olmadığını belirterek, bu durumda İsviçre'ye gitmesinin, halkta yanlış intiba uyandıracağını söyledi. Kendisini "uzlaşmacı" olarak niteleyen bazılarının, "Denktaş, olduğu sürece bu iş olmaz" dediğine işaret eden Denktaş, şöyle devam etti: "Dolayısıyla biz Türkiye'de verdiğimiz sözü yerine getirdik. New York anlaşmalarını Lefkoşa'ya taşıdık. Lefkoşa'da iyi niyetle ve Türkiye ile tam bir işbirliği içerisinde, kendimizden bir şey yapmış değiliz. Olmazsa olmazlarımızı hafifleterek ileri sürdük. Gereken her türlü anlaşmaya açık olmayacaktık ama anlaşma için de her şeyi görüşmeye hazırdık." Denktaş, olmazsa olmazlar verilmezse dünyanın sonunun gelmeyeceğini dile getirerek, "KKTC, Türkiye ile birlikte yine Avrupa Birliği'nin yolunu muhakkak açacaktır. Neden? Çünkü AB Kıbrıs'ın tümünü istemektedir. Ama bize gelirde 'Kıbrıs'ın tümü AB'ye girmiştir yapacak başka iş yoktur' derlerse o da kendilerinin bileceği iştir ve Türkiye'nin değerlendireceği bir sonuçtur" diye konuştu. Bütün bunlara rağmen Rumların herhangi bir açılım yapmadığını ve yapmak niyetinde olmadığını gördüklerini kaydeden Denktaş, "Bugün komitelerde yapılan çalışmaları inceledik ve gördük ki, büyük bir çıkmaz içerisine sokulmaktayız. Öyle anlaşılıyor ki, bunlar da Annan'ın önüne taşınacaktır. O da tabii 'böyle olsun şöyle olsun' diye büyük bir emrivaki ile karşı karşıya bırakılacağız." Halkın ikiye bölünmesinin, "referanduma gidelim mi gitmeyelim mi, evet mi diyelim hayır mı diyelim" tartışmalarının çok yanlış olduğunu belirten Denktaş, "Çünkü bu halk bir bütün olarak kaderini tayin edecektir. Ve bu halk, bu devleti meydana getirmiş olan kahraman, güvenilir, aklı başında bir halktır. Buna güveniyoruz. Ama gerçekleri bilmesi lazımdır" dedi.