Ekonomi kulisleri Başbakan Erdoğan'ın Gezi eylemlerinden nemalanmakla suçladığı piyasa fırsatçılarını konuşuyor.
Abone olMerkez Bankası'nın son yıllarda faizi kontrol altına almakta başarılı olduğunu belirten Gökçe, lobilerin yüksek faiz ortamında Türkiye'de çok para kazandığına işaret etti.
Başbakan Erdoğan'ın 'milletin alın terini onlara yedirtmeyiz' dediği faiz lobisi gündemde. Gezi Parkı olayları kadar, Faiz Lobisi de çok konuşuldu. Başbakan Erdoğan'ın dilinden düşürmediği faiz lobisi ne? Akşam gazetesinin ekonomi yazarı Deniz Gökçe merak edilen bu yapının ayrıntılarını Akşam gazetesine açıkladı.
- Türkiye’de gerçekten bir faiz lobisi var mı?
Başbakan Erdoğan ‘faiz lobisi’ diyerek topluma önemli mesajlar vermek istiyor. Başbakan, faiz kelimesi ile lobi kelimesini de hep bir arada kullanmakta ve bir “faiz lobisinden” bahsetmekte. Ancak kim faiz lobisi sayılır sorusunun cevabı da açık değil, üstelik zor.
- Peki kim bu lobi dediğimiz kurumlar?
Doğal olarak bunlar yabancı finans kuruluşlar: Bankalar, fonlar... Bunların Türkiye ayağı da buradaki banka ve finans kuruluşları.
- Türkiye’de nasıl hareket ediyorlar?
Türkiye’ye yatırıma gelen fon ya da banka, döviziyle önce Türk Lirası alıyor. Bu Türk Lirası’nı hisse senedi ya da iç borçlanma senedine yatırıyor. Çıkarken de Türk Lirası’nı döviz yapıp evine dönüyor. Türkiye’de de bazı yerli aracı kuruluşlar ve bankalarla beraber hareket ediyorlar.
NASIL KAZANIYORLAR?
- Faiz ya da dövizin artmasından çıkarları ne?
DIŞ ülkelerden Türkiye’ye gelen yabancı yatırımcılar sıklıkla yerel faizi artırmamız için bazen nasihatlar verirler. Çünkü faiz yükselirse Türk Lirası’nın dövize karşı değeri yükselir. Bu da dış yatırımcının işine yarar. Çünkü ülkemize yüksek getiriyi izleyerek gelen dış yatırımcı , ülkemizin parası değer kaybettikçe yüksek getiriden kazandığını, TL’nin dövize karşı değer kaybetmesi nedeniyle kaybetmek durumunda kalır. İşte getirisi kur değişmesine kurban gitmesin diye parazit yapan dış yatırımcıya ‘faiz lobisi’ diyebiliriz.
Tek amaç tatlı para kazanmak
- Faiz bu işin neresinde?
Nominal veya reel faiz yükseldiği zaman, yabancı yatırımcı kur değişimi nedeniyle zarar etmekten kurtulur. Fakat ülkeye finans yatırımına gelen her kuruluşa faiz lobisi diyemeyiz. İster istemez bu kuruluşlar kolay para peşinde. Fakat ülkenin geleceğini düşünmeyen kötü niyetli kuruluşlarına bu benzetmeyi yapabiliriz.
Güçlü TL’yi kim istemiyor?
- TL’nin değerinin düşmesini istemeyen kimler?
TL’nin değer kaybetmesi elinde döviz birikimi olan kimseye veya kuruma yarar. Dövizin değerinin artması en çok ihracatçılara da yarar, çünkü onlar da döviz kazanmaktadırlar. Ama ülkenin ithalatçılarına ve döviz borcu olan kişi ve kuruluşlara dövizdeki yükseliş hiç ama hiç yaramaz.
Faiz lobisi ne kadar güçlü?
- Şu an kim daha güçlü? Faiz lobisi mi, MB mı?
Merkez Bankası son yıllarda hem nominal hem de reel faizi düşürmekte başarılı oldu. Döviz kurunun TL aleyhine gelişmesini de kontrol altına aldı. Merkez Bankası son dönemde kullandığı ve “koridor sistemi” adı ile geçen politika yaklaşımında faizleri hem nominal hem de reel olarak rekor düzeyde düşürebildi. Diğer taraftan da ülkemize gelen yabancı sermaye akımı nedeni ile paramız da değer kaybetmek yerine değer kazanmak yönünde sık sık değişim yaşamaktadır. Yani şu an için işler Merkez Bankası’nın istediği şekilde yürüyor.
TL’deki kayıpların bir sorumlusu da küresel gelişmeler
- İyi de Merkez Bankası TL’nin değerinin düşmesini istemedi mi?
Son haftalarda TL’nin değer kaybetmesi küresel ekonomideki değişimden kaynaklanıyordu. Fakat biz de hem nisan ayında 0.25 puan ve hem de mayıs ayında 0.50 puan faiz indirimi yaptığımızdan biz de kendi paramızın değerini Merkez Bankası politikasıyla düşürüyorduk. Çünkü büyüme başlarken dış denge yani cari açık da yükselmeye başlamıştı ve çok yükselmesini istemiyorduk. Faiz indirmek yerel paranın değerini de düşürür.
LOBİ’DEN KURTULMA YOLLARI!
- Türkiye faiz lobisinden kurtulmak için ne yapmalı?
İlk olarak tasarrufları artırmalıyız. Biz ülke olarak tasarruflarımızı artırırsak faiz lobisinin bir anlamı da kalmaz. Kendi yatırımlarımızı kendi tasarruflarımızla finanse eder hale geliriz. Bakın Almanya’ya, tasarruflar yüksek lobi falan da yok...
DİĞERLERİNE BENZEMEYİZ
- Yabancı basında Türkiye, İspanya ya da Portekiz olur mu diye yazılar çıktı? Bunlar ne kadar gerçekçi?
Türkiye 2001 sonrasında bankaları ve kamu maliyesini tamir etti. İspanya, Portekiz olmaz. Ama gerilim Güneydoğu sorununun çözümünü ve büyümeyi etkileyecek düzeye götürülmemeli.
Risk: İyi niyetli yatırımcıyı ürkütmektir!
- Ekonomi için asıl risk ne?
Asıl risk, Türkiye’ye yatırım yapmış iyi niyetli yabancıların endişelenip ülkeden çıkma riskidir. Bunu yapabilmeleri için satmaya çalıştıkları hisse senedi ve bonolara alıcı bulmak zorundalar. Ancak bugünkü ortamda alıcı bulmaları zor. Ama eğer gerilim panik düzeyine gelirse, o zaman zararı sineye çeker, kaçabilirler. Bu da kurları 1994 ve 2001’deki gibi yukarıya zıplattırır. Ama şu anda böyle bir durum yok!
1 dolar=2 TL olabilir mi?
Merkez Bankası geçen hafta cuma günü likiditeyi azalttığını ve durumu izleyip, geretiğinde politikasını kuvetlendirip kuvvetlendirmemesi konusunda karar vereceğini söyledi. Bir dolar 2 TL düzeyine çıkmak Merkez Bankası’nın hemen müdahale etmesini getirir.
Yüksek faizi sadece bu lobi istemez...
- Yüksek faizi isteyen herkes faiz lobisine mi hizmet eder?
Faiz lobisine dahil edilemeyecek birçok insan da bankalarda mevduat şeklinde fon tutmaktadırlar. Faizin enflasyona oldukça paralel olmasına rağmen milyarlarca risk sevmeyen yatırımcı , hisse senedi yerine kamu borç senetlerine veya çoklukla mevduata yatırım yaparlar. Yaşlı ve emeklilerin tasarruflarını tuttuğu en önemli araç mevduattır. Bu tür insanlar faizin düşmesinden şikayet etseler de, onlara faiz lobisi denemez. Çünkü onlar uzun vadeli tasarrufçu ve yatırımcıdır, kısa vadeci spekülatör değil.