Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ile İstanbul Valiliği’nin desteklediği 1. Uluslararası Deniz Kültürü Festivali’nin basın toplantısına basın büyük ilgi gösterdi.
Abone ol2-4 Eylül tarihleri arasında Haliç’de düzenlenecek 1. Uluslararası Deniz Kültürü Festivali’ni destekleyenler, düzenleyenler ve deniz dostları 25 Ağustos Çarşamba günü Golden Tulip Eresin Topkapı’da basınla biraraya geldiler. Açılış konuşmasını yapan Tayf Ajans Başkanı Dr. Hakkı Şen, denizciliğin ekonomi, teknoloji, güvenlik, tarih, sanat, çevre gibi ilgili tüm boyutlarını "Deniz Kültürü" kavramıyla birleştirmenin adımını attıklarını belirtti ve şöyle devam etti. Denizciliği bütün boyutlarıyla ele almak; farklı uluslara, dinlere ve dillere bölünmüş insanların aynı dille konuşabilme, kendileriyle ve başkalarıyla olan ilişkilerini anlayabilme çabalarının en iyi yollarından birisi olacaktır. Çünkü; suya ilk tahta salı indirdiğimiz günden beri oluşturduğumuz ortak kültür, tarihi küreselleşmenin de miladı olmuştur. Denizciler; tarih boyunca tüm farklılıklarına ve coğrafi dağınıklıklarına karşın, insanlığı birleştirmenin öncüsü oldular. Hiç bir doğal zorluk, hiçbir felaket insan kişiliğini, denizlerin, okyanusların biçimlendirdiği ölçüde biçimlendiremedi. Deniz, insan ruhunu eğitti. Denizde inançlar, en saf ve tutkulu biçimlerini aldı.Deniz, ona açılanları ortak deniz kültürü içine; aynı tasada, aynı kıvançta, aynı yazgıda ve aynı dilde buluşturdu. Denizciler birbirlerinin dilini anlamasa da denizlerle aynı dille konuştular. Denizcinin denizciye benzemesi bundandır. Deniz kadar hiçbir şey insanlığı çeşitlilik içinde birleştiremedi.Bu kültür tüm insanlığın ortak malıdır. Denizlerde var olan, keşfettiğimiz herşeyin birikmiş bilgisi, ortak denizlerde birlikte yaşadıklarımızın birikimi, tarih bilincidir. "Ortak Deniz Kültürü", "Ortak Avrupa Kültürünün"de temel taşlarından biridir. İşte bizim amacımız; Avrupa kıtamızın "Ortak Deniz Kültürüne" Türkiye'nin kendi katkısını sunmasına hizmet etmektir. "Uluslararası Deniz Kültürü Festivalini" bu amaçla düzenliyoruz. Bu noktadan sonra gençler ve çocuklarda deniz sevgisi ve bilincini oluşturmak için bizim sesimiz olun diyerek basına çağrıda bulunan Şen, sözü, bu festivali himayelerine alan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’e bıraktı. Mustafa Demir konuşmasına böyle bir festivale ev sahipliği yapmaktan ve denizlerimizin hak ettiği işlevselliğe ulaşması için önemli bir görev üstlenen bu festivalde yer almaktan mutluyum diye başladı ve şöyle devam etti.. Yüzyıllar boyunca bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış, içinde bu medeniyetlerin görkemli tarihini hala dimdik ayakta taşıyan Fatih, zemin olarak da Uluslararası Deniz Kültürü Festivali’nin başlangıç noktasını, merkezini oluşturması açısından en doğru coğrafyadır. Anemas’tan, Tekfur’a, Tekkelerinden Medreselerine, Türk mahallesinden, Zeyrek evlerine kadar yaşatarak koruma projeleri üzerinde çalıştığımız, yüzyıllarca medeniyetlerin çatışmasına sahne olmuş Fatih’i, bundan böyle, bu medeniyetlere ait barındırdığı tarihi gün ışığına çıkartarak, medeniyetlerin buluşmasına sahne olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Turizme yeni bir kan, yeni bir güzergah, yeni bir damar daha katılması için gayret veriyoruz. İstanbul Turizmine, dolayısıyla ülke turizmimize katkısı olduğu kadar, fatihlilere katkı sağlamasını istiyoruz. Bunun için elimizden geleni yapıyoruz. Projede resmi sponsor olarak yer alan Eresin Otellerinin sahibi de yine bu festivali neden resmi sponsor olarak desteklediklerinin altını çizdi. Dört tarafı denizlerle çevrili ülkemizde denizciliğin gelişmesi için çalıştıklarını denize ve çevreye verdikleri önemi de bu şekilde gösterdiklerini, bundan sonra da bu tür organizasyonlarda deniz dostlarının yanında olacaklarını belirtti. Projede resmi sponsor olarak yer alan bir diğer kuruluşta İDO. İstanbul Deniz Otobüsleri Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Mutlu denizciliği geliştirmeyi hedefleyen İdo’nun böyle bir organizasyon içinde yer almaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Organizasyon Komitesinde yer alan Türk Loydu Vakfı Başkanı Prof. Dr. Yücel Odabaşı’da önce kısaca Türk Loydunun neler yaptığına değindi ardından da kendisinin de içinde bulunduğu Deniz Ticaret Odası’nın arama toplantısı’ndan çıkan sonuçlardan birinin de Türkiye’de deniz kültürünü geliştirmek olduğunu söyledi. Kendi içinde bulunduğu kurumun da bundan sonra bu konuda elinden geleni yapacağını belirtti. Festivalde panellerin yapılacağı Kadir Has Üniversitesi öğretim görevlisi ve AB araştırma ve uygulama merkezi müdürü Yar. Doç. Dr. Uğur Özgöker, özellikle bu festivalin Aralık ayındaki görüşmeler öncesinde önemli bir uluslar arası organizasyon olduğunu bu sebeple de yurt dışından gelecek konukların önemi de dikkate alındığında bu festivale destek verilmesinin kaçınılmaz olacağını vurguladı. Festivalin Türkiye’nin tanıtımı için de bu noktada çok önemli olduğu belirtti. Uzun yıllar yurt dışında ve Türkiye’de sualtı belgeselleri ile ödüller alan sualtı görüntü yönetmeni Haluk Cecan kendisinin geçmişte birlikte daldığı Captan Cousteau’nun efsane ekibi ile ilgili bilgi verdi ve ülkemizin sualtı tarihi zenginliğini vurguladı. Kapanış konuşmasını yapan deniz dostu ve denizce.com’un kurucusu Haluk Işındağ ise söze yelken dalında kazandığımız ve elimize henüz ulaşan dört dünya şampiyonunu açıklayarak başladı. Ardından da bu organizasyonun bütün deniz dostlarını biraraya getirdiğini artık bu noktada basının da üzerine düşeni yapması gerektiğini söyleyerek gelin hep birlikte Haliç’e ses verelim dedi. Basın toplantısı sırasında Haluk Cecan’ın kaptan Cousteau ekibi ile deni altında yaptıkları gezinti ve Bengiz Özdereli’nin sualtı görüntüleri yayınlandı.