2015 genel seçimlerinde HDP'den aday adayı olan Dengir Mir Mehmet Fırat, AK Parti'yi topa tuttu.
Abone olAK Parti’nin kurucuları arasında yer alan bir dönem genel başkan yardımcılığı da yapan Dengir Mir Mehmet Fırat, eski yol arkadaşı Erdoğan’ı “diktatöryal eğilim” göstermekle suçladı. Getirilmek istenen başkanlık sistemini “Buz gibi otoriter bir devlet yapısı” olarak nitelendiren Fırat, “Bu Türkiye’nin felaketi olur” dedi.
HER GÜN ANAYASAYI İHLAL EDİYOR
Cumhuriyet gazetesinden Erdem Gül'e konuşan HDP’den milletvekili adayı olan Dengir Mir Mehmet Fırat, bir dönem en etkili konumda bulunduğu eski partisi AK Parti ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Fırat, “Türkiye buz gibi otoriterleşmeye, hatta diktatör devlet yapısına gidiyor. 7 Haziran son demokratik seçim olabilir. Her gün anayasayı ihlal eden bir cumhurbaşkanı var. AKP’den Kürt sorununda çözüm beklemek hayalperestliktir. Bu gidişi durduracak tek güç HDP’dir” dedi.
Fırat, ikinci adam konumundayken Erdoğan’la Kürt sorunundaki güvenlikçi politikaları nedeniyle yaşadığı anlaşmazlık sonucu 2008’de AK Parti’den ayrıldıktan sonra kendi ifadesiyle sürdürdüğü “emekli siyasetçiliğine” HDP’den aday olarak son verdi. Siyasete yeniden dönmesini, “Ülkenin kötüye gidişine karşı 77 milyon insana karşı bir görev” olarak gördüğünü belirten Fırat, Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı:
BAŞKANLIK SİSTEMİ DİYE SUNDUKLARI BAŞKA BİR ŞEY
Türkiye’nin felaketi olur: Biz 2008’e kadar başkanlık sistemini hiçbir zaman tartışmadık. Ama başkanlık sisteminin zaten dünyada ABD’nin dışında -ki onun özel bir yapısı var- başka yerde başarı ile uygulandığını söylemek mümkün değil. Ancak AKP’nin başkanlık sistemi diye sunduğu şey, aslında başkanlık sistemiyle ilgisi olmayan bir yapılanma. Bu yapılanmanın adı buz gibi otoriter bir devlet yapısı. Hatta diktatörlüğe gidebilecek olan bir devlet yapısı. Her üç erkin tek bir kişide birleşmesini esas alan bir öneri getiriyorlar. Bu Türkiye’nin felaketine neden olur.
AK Parti’deki bürokrat istilasına bakın: Sayın Cumhurbaşkanı hep şikayet ettiği CHP’nin o meşhur İnönü dönemindeki cumhurbaşkanlığını örnek alıyor. Valilerin, yöneticilerin partili olması. Son AKP aday adaylarını incelediğiniz zaman bir bürokrat istilasına uğradığını görüyorsunuz.
Goebbels’i uyguluyorlar: Türkiye’de son zamanlarda iktidarın sahip olduğu medya ve hükümetin, partinin şiddetinden korkan diğer medya grupları Türkiye’de büyük bir algı operasyonu yürütüyorlar. Benzetmek gibi olmasın ama Goebbels’in o meşhur 30 bin sayfalık propaganda kitabının neredeyse tamamı uygulanıyor Türkiye’de.
TEK UMUT HDP
Aslında siyaseti noktalamıştım: 2008 itibarıyla ben siyaseti noktalamak istedim. Ama bugünkü şartlarda Türkiyenin giderek kutuplaştırıldığı, her şeyin ama her şeyin manevi değerlerin dahi, istismar, siyasete alet edildiği, toplumun düşman kamplar şeklinde ayrıştırıldığı, demokratik birey hak ve özgürlüklerin saygılı eşitlikçi paylaşımcı bir hukuk devleti olma vasfını giderek yitiren bir ülkeyle karşı karşıyayız. Ben şu andaki mevcut CHP’nin ana muhalefet partisi olarak ve MHP’nin bu gidişe dur diyebileceğini zannetmiyorum, göremiyorum.
Bir tek HDP’nin barajı aşmasıyla meclis aritmetiğinin değişmesi sonucu belki bu gidişe bir şekliyle dur demek imkanı var. Bu seçimlerin son demokratik seçim olma tehlikesi var. Çünkü Ortadoğu’nun bu hale gelmesinde bizim büyük payımız var, biz çomak soktuk. Yarın ne olacağını Türkiye’nin istemese dahi bir savaşa taraf olup olamayacağını kestirebilmek şu anda mümkün değil.
'KRİTİK SÜREÇTE YENİDEN SİYASETE GİRMEK ZORUNDA HİSSETTİM'
HDP Genel Merkez binası toplantı salonunda dün de adaylık başvurusunun ardından açıklama yapan Dengir Mir Fırat, Türkiye'nin kritik bir süreçte olduğunu bu nedenle yeniden siyasete girmek zorunda hissettiğini belirterek, son dönemlerde yaşanan gelişmeleri kaygı ile izlediğini ancak cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar da bazı eleştirilerde bulunsa da doğrudan bir tepki göstermediğini ifade etti. Fırat, AK Parti'yi bir sosyal kontrat olarak kurduklarını ancak AK Parti'nin bu programa aykırı bir tutum içerisinde olduğunu gördüklerini söyledi.
FIRAT BAŞKANLIK SİSTEMİNİ ELEŞTİRDİ
Başkanlık sistemi diye önlerine koydukları şeyin, asıl başkanlık sistemi ile uzaktan yakından ilgili olmadığına vurgu yapan Fırat, "Yasama meclisini belirleyeceksiniz öbür yandan yönetimi idare edeceksiniz, bir yandan da sizi denetlemekte sorumlu olan yargıyı kendinize bağlayacaksınız. Bu diktatörlüğe doğru eğilim gösterecek bir anlayışı ifade ediyor" dedi. Fırat, Recep Tayip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçildikten sonra tarafsızlık davranmayarak anayasayı ihlal ettiğini belirterek, mesuliyeti olmadan hükümeti yönetmeye çalıştığını ifade etti. Söz konusu gelişmelerle Erdoğan eli ile Türkiye'de bir kaosun yaşandığına dikkat çeken Fırat, bu kaosun 2015'ten sonra bir felakete dönüşebileceğini söyledi.
'AFRİKA'DA DOST ARAMAYA BAŞLADIK'
AK Parti'nin dış politikasını da eleştiren Fırat, "Sıfır problemli komşu iddiasıyla sıfır komşuya geldik. AB ile müzakere sürecimiz askıya alındı. ABD ile stratejik ilişkilerimizde soru işaretleri belirmeye başladı. Böyle olunca Afrika'da dost aramaya başladık" dedi. Şah Fırat operasyonuna da değinen Fırat, operasyonun tamamen gündemi değiştirmeye dönük olduğunu belirterek, "Kobani düştü düşecek diye sevinen Cumhurbaşkanı türbeyi Kobani'ye getirdi. Komşu komşunun külüne muhtaçtır" diye konuştu.
'HDP'NİN BARAJ SORUNU YOK'
Basın mensuplarının çözüm süreci ile ilgili sorularına dönük olarak Fırat, sürecin samimiyetine inanmak istediğini belirterek, "Olmazsa olmazdır. Ayak sürtülüyor bu nedenle çok samimi bir anlayışla işin yürütüldüğü konusunda emin değilim. Umarım seçim öncesinde olumlu bir şeyler olur. Seçim sonrasına bırakılırsa Türkiye'nin karşılaşacağı zorluklar beni korkutuyor" değerlendirmesinde bulundu. Fırat hükümetin kendi vatandaşlarının özgürlük ve hak taleplerini pazarlık meselesi yaptığını söyledi.
HDP'nin barajı geçip geçmeyeceği ile ilgili olarak da Fırat, "Bana göre böyle bir sorun yok. Yüzde 15'in altında kalıp kalmama durumu var, neresinde olacağız bilmiyorum" dedi.
'KUSURLU OLAN HDP OLMAZ'
"HDP barajın altında kalırsa" sorusu yinelenince Fırat, "Çok kötü olur burda kusurlu olan HDP değil kusurlu olan barajı değiştirmemekte ısrar eden iktidar partisi. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir baraj yok. Barajın kaldırılması durumunda istikrarın bozulacağı iddiaları da doğru değil. Ayrıca 4 yüz milletvekili mümkün değil, bunun olması için bir partinin daha baraj altında kalması hesaplanıyor. MHP ve HDP'nin baraj altında kalması planlanıyor ya da düşünülüyor. Allah 400 vekili nasip etmesin diye dua ediyorum" dedi.