Demokratik gelecek mi, statükonun devamı mı ?

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’a verilen desteğin artacağına inandıklarını kaydederek, “Türki...

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’a verilen desteğin artacağına inandıklarını kaydederek, “Türkiye’nin demokratik geleceği ve statükonun devamı arasında bir tercih yapacağız. Çünkü karşımızdaki tablo bunu resmektedir" dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Yüksekdağ, önemli bir eşiğe gelindiğini dile getirerek, bütün Türkiye halkının geleceğini tarif eden, tanımlayan bir gündemle yüz yüze olunduğunu kaydetti. Bugün sadece cumhurbaşkanlığı seçiminin tartışılmadığını söyleyen Yüksekdağ, Türkiye’nin demokratik değişimini ve geleceğinin tartışıldığını kaydetti. Yüksekdağ, “Bugün sadece cumhurbaşkanları adayları arasında bir tercih yapmayacağız. Bugün Türkiye’nin demokratik geleceği ve statükonun devamı arasında bir tercih yapacağız. Çünkü karşımızdaki tablo bunu resmektedir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı sürecinde iki çizginin kendini gösterdiğini ifade eden Yüksekdağ, “Birinci çizgi statükonun ve devlet politikalarının devamını savunan, bundaki basit restorasyonlarla yetinen siyasi çizgi. İkincisi de gücünü halklardan, halkların değişim isteğinden alan siyasi çizgi. Elbette ki HDP bu ikinci çizgiyi temsil etmektedir. Partimizin cumhurbaşkanı adayı sayın Selahattin Demirtaş, ezilenlerin değişim ve hak kazanma, özgürleşme mücadelesi içerisinde gelişmiş ve kendini ortaya koymuş bir seçenektir. İşte bizler bu ikinci çizgiyi cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde gerçek bir güce, gerçek bir taraflaşmaya dönüştürebilmek için bütün siyasi irademiz ve çabamızla kendimizi ortaya koyduk” ifadelerini kullandı.
Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın sadece HDP’nin desteklediği bir aday olmaktan çıktığını, bu gücün ve desteğin daha da büyüyeceğine inandıklarını kaydetti. Yüksekdağ, “Güneşi balçıkla sıvayamazsınız. Gerçeklerin üstünü örtemezsiniz” dedi.

"EŞİTSİZ BİR YARIŞ"
“Yine eşitsiz bir yarış içine girdik” diyen Yüksekdağ, “Cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde hükümet olanaklarının kullanılması konusunda hükümet kanadı ve sayın Başbakan Erdoğan inanılmaz, kabul edilmez bir rahatlığa sahip. Bu olanakları sonuna kadar kullanma konusuna bütün halka ve kamuoyuna meydan okuyor” şeklinde konuştu.
Basın ve medya kanallarının iktidar ve bir adayın lehine çalıştığına en fazla tanık olunan dönemlerden birinin yaşandığını savunan Yüksekdağ, TRT’nin önceden hükümetin kanalı gibi çalıştığını, bugün ise Başbakan Erdoğan’ın kanalı gibi çalıştığını öne sürdü.
HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın daha da ileri, geleceğe gittiğini kaydederek, “Çok önemli bir fark yaratacağız. Çankaya’ya halk çıkacak. Bize ait olanı elimize alacağız, geleceğimizi elimize alacağız” dedi.
Çözüm sürecine de değinen Yüksekdağ, Meclis’te devam eden “Çözüm Süreci” tasarısını olumlu gördüklerini ifade etti. Yüksekdağ, bu süreçte yürütülen mücadelenin sadece ‘çerçeve yasa’ya sığmayacağını kaydederek, “İktidar eğer öyle düşünüyorsa tarihsel bir yanılgı içindedir. Barış ve çözüm bu çerçeveye sığmayacak kadar kapsamlı ve geniş çaplı bir sorundur” dedi.
Terörle Mücadele Yasası’nın lağv edilmesini isteyen Yüksekdağ, Türk Ceza Kanunu’ndaki anti demokratik maddelerin çıkarılması gerektiğini kaydetti. PKK tarafından şimdiye kadar bir tane eylem gerçekleşmediğini iddia eden Yüksekdağ, ancak güvenlik güçleri tarafından birçok eylem gerçekleştiğini öne sürdü. Silah bırakılmasından bahsedildiğini anlatan Yüksekdağ, “İki tarafta silahla arasına mesafe koymalıdır. Ama en fazla da mesafe koyması gereken devlettir” ifadelerini kullandı.
(İHA)