Serhat Önder, FETÖ'nün darbe girişiminin ilk saatlerinde Genelkurmay Başkanlığı önündeki gruba ateş açılması sonucu hayatını kaybetti.
Abone olTerör Örgütü'nün darbe girişimi sırasında "darbe gerçekleşmesin diye uğraşacağız, kendimizi göstereceğiz" diyerek eşi ve çocuklarını da yanına alıp Genelkurmay Başkanlığının önüne giden şehit Türk Kızılayı Küçükesat Şube Başkanı Önder'in, jet sesleri nedeniyle korkan oğluna son sözü "korkma oğlum" oldu.
Şehidin babası İsmet Önder, AA muhabirine, Almanya'da doğup büyüyen oğlunun, orada birçok görevde bulunduğunu, daha sonra Türkiye'ye döndüğünü belirtti.
Darbe girişimini ilk olarak televizyonlardan duyduklarını anlatan Önder, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tanklar, köprülerin tutulması, Genelkurmay Başkanının tutulması haberlerini aldık. Oğlumun arabası bozulmuş, buraya yürüyerek geldiler, giderlerken ben de arabamı verdim. Çocuklarını almış 'bizim de bu darbeyi protesto etmemiz gerek' diyerek gitmişler. Opera kavşağında arabayı bırakmışlar, oradan da yürüyen gurupla birlikte Genelkurmayın önüne gitmişler. Orada helikopterden atılan bombanın şarapnel parçalarıyla zarar görmüş, şehit olmuş. Telefonlarına ulaşamadık, kimliği de düşmüş. Sabah gelmeyince eşi bizi aradı. Hastaneleri aramaya başladık. Birçok hastanede yaralılar, ölü olanlar listesine baktık. Sonunda Numune Hastanesinde isimsiz gelenlerin morgda olduğunu söylediler. Her morg kapağını açtığımda 'Allah'ım bu acıları kimselere yaşatma bize de yaşatma' diye dua ediyordum. Fakat en son kapağı açtığımızda oğlumun yüzünü gördüm."
İsmet Önder, "Allah'ın takdiridir. Allah'ım en güzel şekilde mükafatlandırsın. Rabbim kimselere böyle acılar vermesin." dedi.
Önder, 41 yaşındaki şehit Önder'in yarın, Çankırı'nın Şabanözü ilçesi Bakırlı köyünde defnedileceğini söyledi.
Gözyaşlarına hakim olamayan anne Kezban Önder de "Allah rahmet eylesin. Tüm ciğeri yanan annelere babalara başsağlığı diliyorum." diye konuştu.
"GURUR DUYUYORUM"
Önder'in 16 yaşındaki kızı Hilal Önder ise babasının şehit olmasına ilişkin, "Bir yandan üzülüyorum tabi ama Allah herkese şehit olmayı nasip etmez. Gurur duyuyorum." dedi.
Babasıyla Genelkurmay Başkanlığının önüne gittiklerini ifade eden Önder, şunları kaydetti:
"Herşey aniden gelişti. Babamın telefonunun şarjı bitmek üzereydi bize, 'beni burada bekleyin' dedi ve gitti. Bomba patlayınca kendimizi yere attık sonra annem kardeşimle benim kolumdan tutup koştu. Kendimizi zor kurtardık kurşunların içinden. Sonra babama ulaşmaya çalıştık. Yanımızdan arabalar geçiyordu, 'yaralılar var' diyorlardı. O an zaten içime doğmuştu babama bir şey olduğunu anladım. Arabada sabaha kadar bekledik bir umut, geçen herkesi babam zannettim. Meğerse babam orada şehit olmuş."
Oraya ne için gittiklerini bildiklerini dile getiren Önder, babasının "Ülkemiz için gidiyoruz, eğlenmek için değil. Darbe gerçekleşmesin diye uğraşacağız, kendimizi göstereceğiz" ifadesini kullandığını söyledi.
Jetlerin üzerlerinden geçmesinden dolayı çok korktuklarını, babasının kardeşi Aytuğ'a son sözünün ise "korkma oğlum" olduğunu belirten Önder, o sahnenin aklından çıkmadığını anlattı.
Şehit Önder'in dedesi Hüsnü Demirhan da çok üzgün olduklarını belirterek, kimsenin bu acıları yaşamamasını dileğinde bulundu.
Dedesinin Çanakkale'de dayısının da Sarıkamış'ta şehit olduğunu aktaran Demirhan, "Bir şehit daha verdim. Bu vatan, bu millet için canızı vermeye hazırız. Allah devletimize milletimize zeval vermesin birlik ve beraberlik versin. Devlet, vatan, millet için çalışanlara Allah yardım etsin. Acımız çok büyük." dedi.
SERHAT KEŞİF YAPMAK ÜZERE GÖNDERİLDİ
Türk Kızılay'ı Ankara Şube Başkanı Ahmet İzanlıoğlu ise başarılı çalışmaları olan Serhat Önder ile Almanya'da tanıştıklarını söyledi.
İzanlıoğlu, Ankara'ya kesin dönüş yaptığını öğrenince Türk Kızılay'ında başkan olma teklifini götürdüklerini, bir yıldır beraber çalıştıklarını belirtti.
Ankara'nın son yıllarda yaşadığı terör olaylarında Önder'in çok aktif çalıştığını anlatan İzanlıoğlu, "Genel Başkanımızın da yaptığı çağrı gereği Türkiye genelinde 800 şubemizle sahaya indik amaç halka yardımcı olabilmekti. Serhat, Genelkurmay Başkanlığı bölgesinde keşif yapmak üzere gönderildi, nedir durum, ne ihtiyaç var diye. Maalesef oradan şehadet haberi geldi, kaybımız büyük. Milletimizin başı sağ olsun." şeklinde konuştu.