HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demitaş, 2013 yılında Kazlıçeşmedeki yaptığı konuşma nedeniyle yargılandığı davada 3 PKK yöneticisinin Fransa'da öldürülmesiyle ilgili şok iddialarda bulundu.
Abone olHDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demitaş ve HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, 2013 yılında Kazlıçeşmedeki yaptıkları konuşmalarda “terör örgütü propagandası" suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle haklarında açılan dava kapsamında hakim karısına çıktı.
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Selahattin Demirtaş Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ( SEGBİS) ile bağlanırken, Sırrı Süreyya Önder duruşma salonunda hazır bulundu. Öğleden sonra başlayan duruşmada Sırrı Süreyya Önder izleyici bölümünde oturdu.
HAKKIMDA FEZLEKE HAZIRLAYAN SAVCILAR AÇIĞA ALINDI
Bu davada müştekiye ihtiyaç olmadığını söyleyen Demirtaş, “Ancak çözüm süreci sırasında kimse resen işlem yapamadığından iki müşteki bulunup evrak hazırlanmış. Benim hakkımda 102 tane fezleke hazırlanmıştır. Bir kısmından ifade veriyorum, bir kısmından yargılanıyorum. Bunları hazırlayan savcıların yüzde 80'i açığa alındı ya da tutuklandı.
MİT VE FETÖ BİRLİKTE ÖLDÜRDÜ İDDİASI
Haklarında hüküm verilmiş olmadığı için kesin olarak bir şey diyemesem de böyle bir vaka olduğu malumdur. Paris'te öldürülen 3 kişinin MİT ve FETÖ tarafından öldürüldüğüne dair iddialar duyduk. Barış isteyen bu 3 kişiye karşı işlenen ve barış sürecini engellemek isteyenler tarafından işlendiği aşikar olan suçtan ötürü barışı sahiplenmeye dair davranışımın terör örgütü propagandası olarak kabul edilmesi mümkün değildir" şeklinde konuştu.
“HALA TOPLUMA BARIŞ BORCUMUZ VAR"
“Hala topluma barış borcumuz var" diyen Demirtaş, “Barış süreci barış ile sonuçlansaydı ben şu anda burada yargılanmıyor olacaktım muhtemelen hem ben hem de bu süreçte görev alan kişiler barış ödülleri alacaktık. Bir muhalefet partisi genel başkanı “Ne barışı Kandil'i dümdüz edin' diyordu. Bu kişinin söylediği bu sözler herhangi bir fezlekeye konu edilmedi.Ancak benim 'Sen hiç nöbet tuttun mu, halkın yoksul evlatları üzerinden bu savaşı sürdürüyorsunuz" şeklindeki eleştirim sebebiyle dava açıldı.
15 MİLLETVEKİLİ TUTUKLANACAK HABERİNİ ALMIŞTIK
Acaba hangimizin sözü daha çok şiddet içeriyor. Mahkemenin takdirine bırakıyorum. Biz 15 milletvekilinin tutuklanacağı yönünde bir haber almıştık. Ancak yurtdışına çıkış yasağımız da bulunmadığı halde ülkemizi terk etmedik. 75 gündür tutukluyum. Milletvekiliyim. Mecliste Anayasa görüşülüyor. Millletvekilliğimi fiilen kullanmam engelleniyor. Bu yargılamaların tarihe geçeceğini düşünüyorum.
O HAKİM İÇİN DE ÜZÜLÜYORUM
Keşke yargının bağımsız olduğunu görebilsek ancak bizim hakkımızda beraat kararı vermenin de zor olduğunu biliyorum. Beni tutuklayan hakim için de ben üzülüyorum. Ya ben tutuklanacaktım, ya da FETÖ'cü olduğu gerekçesiyle o tutuklanacaktı. İddianamenin vasıfsızlığını göstermek için buradayız. Karara saygılıyız. Bugüne kadar bedel ödedik, gerekirse bundan sonra da öderiz" diye konuştu. Demirtaş ve Önder'in avukatlarına beyanda bulunmaları için süre veren mahkeme heyeti duruşmayı Nisan ayına erteledi.