Demirtaş'tan Davutoğlu'na başkanlık yanıtı!

HDP lideri Demirtaş başkanlık sistemi konusundaki açıklamasına Başbakan'ın verdiği tepkiye yanıt verdi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, başkanlık sistemine hiçbir şekilde destek olmayacaklarını söylemesi üzerine Başbakan Davutoğlu’nun kendisini 'vesayetçi' olmakla suçlamasına ilişkin, 'Ben, Sayın Cumhurbaşkanıyla ilgili konuştum. Neden bu kadar panik yapıyor anlayamadım. Zannedersem onları panikleten her halde patronlarının kızmış olması ihtimalidir. Ne yapalım patron anonim şirketin CEO’su, onları yönetiyor olabilir, ama biz bunların işçisi, marabası, şirket çalışanları falan değiliz' dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'ndeki "Gazetecilerin Objektifinden Ankara'daki Toplumsal Olaylar" sergisine katıldı. Demirtaş, grup toplantısındaki sözlerine yönelik kişisel Twitter hesabından cevap veren AKP Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kendisini "had bilmezlikle" suçlaması ve "vesayetçilerle aynı yerde durmakla" itham etmesine yanıt verdi. "Bugünkü değerlendirmelerimde Sayın Davutoğlu'ndan bahsettiğimi hatırlamıyorum ben, neden üstüne almış" ifadelerini kullanan Demirtaş, "Ben, Sayın Cumhurbaşkanıyla ilgili konuştum. Neden bu kadar panik yapıyor anlayamadım. Başkanlık konusunda AKP'yle anlaştığımız iddiaları vardı ortada. İddiaların doğru olmadığını ve olmayacağını anlatmaya çalıştım. Zannedersem onları panikleten her halde patronlarının kızmış olması ihtimalidir. Ne yapalım patron anonim şirketin CEO’su, onları yönetiyor olabilir, ama biz bunların işçisi, marabası, şirket çalışanları falan değiliz. Asıl Sayın Başbakan bir muhalefet liderinin eleştirisine, kamuoyuna dönük taahhüdüne o kadar tahammülsüz davranmakla kapasitesini göstermiş oldu. Tam da kendisine yakışanı yaptı Ahmet Hoca" dedi.

Sergiye ilişkin de konuşan Demirtaş, "Korku ve panik haliyle sokaktaki her muhalefeti, her talep hareketini acımasızca vicdansızca hukuksuzca bastırması karşısında ortaya çıkan bütün bu mağduriyetleri tarihsel bir belgeye dönüştürmek çok kıymetli. Çünkü bizim asıl hafızamız onlar. Basın emekçileri o şartlarda bir yandan bir basın emekçisi misyonu ve rolüyle bunu yaparken aynı zamanda da biliyoruz ki toplumsal muhalefetin bir dinamiği bir parçası olarak toplumsal hafızamıza önemli katkılar önemli değerler sunmuş oluyorlar. Bu ülkenin her santimetre karesinde huzuru sağlayacak insanlar fikirlerini görüşlerini yaşam tarzlarını kimliklerini saklamadan korkmadan bu ülkenin her mahallesi ve sokağında özgürce yaşayacaklardır. Bu sergide emeği geçen arkadaşlara teşekkür etmek istiyorum. Buradaki her bir fotoğraf aynı zamanda direnişin hatırasıdır. Ödenmiş bedellerin hatırasıdır. Yakın tarihimizin dünün hala sıcak olan mağduriyetlerinin hatırasıdır” ifadelerini kullandı.