Demirtaş'tan beklenen İmralı açıklaması!

Grubunun toplantısında konuşan BDP Genel Başkanı Demirtaş İmalı süreci ile ilgili merakla beklenen açıklamayı yaptı.

İNTERNETHABER.COM-  BDP'den günlerdir beklenen açıklama geldi. Kritik süreç ile ilgili konuşan Demirtaş resmi heyetin Öcalan'la görüşmeye gitmesini ve özellikle CHP'nin sürece destek vermesini kıymetli bir gelişme olarak değerlendirdi.

Başlayan sürecin BDP-AK Parti ortaklaşması olmadığının altını çizen Demirtaş bu sürecin AK Parti'nin Öcalan'la başlattığı bir süreç olduğunu söyledi.

Süreci önemsediklerini söyleyen Demirtaş barış için gerekli şartları da sıraladı;

*Giriş aşamasında girişim aşamasında eğer pratik güven verici adımlar atılacaksa bunun en kritik adımı İmralı sisteminin ortadan kaldırılmasıdır.
*İmralı'ya başka sivil heyetleri başka partilerin milletvekillerin tartışmasız gidişinin kolaylaştırılması gerekir.
*İmralı koşullarının değiştirilmesi ya da İmralı cezaevinin tümden kapatılması anlamına gelebilir.
*Sayın Öcalan'ın KCK ve halka doğrudan temas kurulması gereken koşullar gereklidir.
*Öcalan'ın avukatların serbest kalması lazım.
*Üzerimizdeki basın ambargosunun kalkması lazım.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş grubunun toplantısında konuştu. İşte Demirtaş'ın konuşmasında satır başları;

BU ÖNEMLİ BİR GELİŞMEDİR

Çok uzun yıllardan bu yana Kürt sorununun tek kalıcı en ahlaklı yöntemnin müzakere olduğunu söyledik. Hükümetin böylesi bakış açısı ile yaklaştığını duyarsak memnuniyet duyarız. İmralı'da resmi heyetin Öcalan ile görüşmesi önemlidir.

Bu sıradan gelişme değildir. Çok önemli bir gelişmedir ama 14 yıl aradan sonra İmralı'da aleniyat kazanarak kamuoyu ile paylaşılarak bu sürecin girişimin başlanmış olması önemlidir.

Yıllardır bunun için bedeller ödedik. Kalıcı barışın bu şekilde gerçekleşeceğine inandığımız için haykırmaktan bıkmamıştık.

Bu nedenle bu süreci önemsiyoruz. 14 yıldır adada tutulan halk önderirinin isminin önüne sayın konuldu diye hapse atılanlar oldu, ismi sloganlaştırıldı diye insanlar hapis cezaları ile cezalandırıldı.

Teörist başı dediler bebek katili dediler olmadık sıfatlar yakıştırdılar ama aklın yolu bir olduğu anlaşıldı ve resmi kişiler gidip görüşme başlatıldı. Böylesine kritik süreçta atılmış makul adımdır. Kim ne derse desin her türlü tahriki yapmaya çalışabilirler.Ama Türkiye'nin iç barışı bu adımla sağlanabilirdi.

Toplum istemiyor millet istemiyor yalanına sığınmanın ne kadar yanlış olduğunu gösteren gelişmedir.

İkinci önemli gelişme Sayın Türk ve Ayla Akat'nın 14 yıl aradan sonra adaya gidişlerine destek olunması. Bu da çok önemlidir. Siyasi konu ancak siyasetçilerin devreye girmesi ile çözüm aşamasına gidebilir.

AK PARTİ-BDP ORTAKLAŞMASI DEĞİLDİR

Tüm süreçlerde emeği geçen herkese özellikle de halkımıza şükranlarımızı sunuyorum.

Tartışmalar güç verecektir katkı sunacaktır ama abartılı yaklaşımlar kafa karışıklığına yol açacaktır. Başlayan sürecin bir AKP-BDP ortaklaşması olamadığının net şekilde bilinmesi lazım.

AK PARTİ'NİN ÖCALAN'LA BAŞLATTIĞI SÜREÇTİR

Birlikte planladığımız süreç söz konusu değildir. Bu AKP'nin Sayın Öcalan'la başlattığı süreçtir

Yine İmralı'daki görüşmesde tarafımıza iletilmiş KCK'ye iletilmiş halka iletilmiş bir yol haritası çözüm projesi yoktur.

Bunu da net olarak ifade ediyorum. Böylesi yaklaşım belkide herkes olmasını istediği şekilde deyip geçmek lazım.

Görüşmeyi yapan heyettede kararlı çözüm iradesi vardır. Taraflarda bunun olgunlaştığını tespit etme durumumuz vardır. Sorunun diyalogla tartışarak çözme iradesinin olgunlaştığı yönünde tespitimiz vardır.

Şu aşamda başlamış başlatılmış müzakere söz konusu değilidr.Bunun çabalarından söz edilebilir. Bize ulaşmış somut bilgi yoktur. Görebildiğimiz kadarı ile müzakere aşamasına geçilmesi hükmetin tavırlarına politakalarına bağlıdır.

Taraflardan biri yapması gerekeni yapmıştır. Bu konudaki kararlığını ortaya koymuştur. Şimdi sıra hükümettedir. KCK'nin süreci dahil edilmesi gerekecektir. Bu mekanizmanın tamamlanması için partimizin sürece dahil edilmesi gerekir.

Henüz o aşamaya gelinmedi. Hükümet kanadından gelen tepkiler bununla birlikte hükümetin ya niyetini ya ciddiyetini ya da bu işi becerip beceremediğini sorgulamak lazım.

GELİNEN AŞAMA VE HÜKÜMETİN YAKLAŞIMI ARASINDA CİDDİYET FARKI VAR

Hükümet ciddi ise hükümet diline uslubuna sirayet etmesi lazım. Askeri operasyonlar, hakaretler devam edecekse kimse birbirini yormasın. Gelinen aşama ile hükümetin yaklaşımı arasında büyük ciddiyet farkı var. Yendik bitirdik şimdi sıra teslim alamaya geldik yaklaşımını kimseye anlatamazsın. Yenme ve yenilme üzerine kuracağınız kuracağını diyalog süreci sıkıntılı olacaktır

Giriş aşamasında girişim aşamasında eğer pratik güven verici adımlar atılacaksa bunun en kritik adımı İmralı sisteminin ortadan kaldırılmasıdır.

Hükümet veya devlet adına görüşme yapan heyet müzakere yürüttüğümüz aktörün koşulları arasında uçurum vardır. Bu koşullarda müzakere yürütülemeyeceğini müzakereyi başlatanlar biliyordur. Bu koşullar birebir olmasada koşulların denkleştirilmesi lazım.

Daha başında tartışmanın önünü kesmek müzakere aşamasına geçmek istemiyorum diye algılanabilir.

Böyle bir niyet var mıdır? Birkaç gün içinde herkes bunu görmek isteyecektir.

İMRALI CEZAEVİNİN KAPATILMASI LAZIM

İmralı'ya başka sivil heyetleri başka partilerin milletvekillerin tartışmasının gidişinin kolaylaştırılması gerekir. İmralı koşullarının değiştirilmesi ya da İmralı cezaevinin tümden kapatılması anlamına gelebilir.

Sayın Öcalan'ın KCK ve halka doğrudan temas kurulması gereken koşullar gereklidir. Madem kritik aşamaya girdik madem birileri elini taşın altına koydu tüm bunların açıkça tartışılması lazım. Sayın Öcalan'ın tutuklu avukatı var. Avukatların serbest kalması lazım. Artık müvekklilleri ile serbestçe konuşabilmesi lazım.

BAŞ SORUMLULUK HÜKÜMETTEDİR

Biz kendi payımıza düşeni yapmaya hazırırız. Sürecin baş sorumluluğu hükümettedir. Ondan sonra hangi parti destek verir vermez o diğer partilerin kendi sorunudur.

Ama ne yapılacağı belli olmayacağı sürece destek vermesini kimse beklememelidir.

Böylesi dönemde CHP'nin girişimin başından itibaren destek sunması değerli katkıdır. Ana muhalefet partisine düşen böyle sorumluluktu bundan memnuniyet duyuyoruz.

Yine sürece katkı açısından bu aşamanın sağlıklı geçmesi için sonraki aşamalarda da medyanın sivil toplumun desteği önemlidir. Tüm destekler bir halkın uzun yıllardır yürürttüğü mücadelenin sonuçlanması noktasında hareket etmelidir.

Ortadaki sorun Kürt sorunudur. Medyada barış dili demek hükümetin her politikasını desteklemek değildir.

Medyanın desteği haklardan özgürlüklerden yana olursa iyi olacaktır. Son birkaç yıldır hükümetin talimatı ile üzerimizde medya ambargosu olduğunu biliyoruz. Bizimle yapılmış ama yayınlanmaya cesaret edilmemiş röportajlar olduğunu biliyoruz.

Üzerimizdeki basın ambargosunun kalkması lazım. Bu süreçte hükümetin entegre proje adını verdiği şey bir yandan operasyonların sürmesi bir yandan görüşmenin sürmesi ise felaket olacaktır. Dilde uslüpta değişiklikten söz ederken pratikte değişiklik olmayacaksa nasıl diyalog sürecinden söz edilebilir.

BU UCUZ YAKLAŞIMDIR

Muhataplar arasında ayrım yapma didiştirme girişimi...Bu ucuz yaklaşımdır. Daha önce defalarca denenmiş gereksiz yaklaşımdır. 100 yıllık köklü sorun diyoruz çıkmış bilmem kim kime racon kesmiş diyor. Siyasi danışman mısın minibüs söförü müsün belli değil.

100 yıllık bir sorundan bahsederken böyle konuşuyorsunuz. Bu mudur? Zaten tanıdığımız bilidiğimiz AKP. Biz sizi çok iyi tanıyoruz. Hergün kendinizi tanıtmanıza gerek yok. Bundan vazgeçtiğinizi görmek istiyoruz.

SAVAŞIN EN AĞIR FATURASINI ŞEHİT AİLELERİ ÖDEDİ

Tüm yaşananların içinde en önemlisi 30 yıllık savaşta yakınlarını yitirmiş ailelerin yaklaşımıdır. Tüm şehit ailelerine sesleniyorum. Bu savaşın en acı faturasını siz ödediniz.

Buradan birkez daha ailelere sabır diliyorum. Evlat acısı en ağır acı. Yaşayanlar bilir.

Sizin çocuklarınızın bizim kardeşlerimizin yitip gitmesinden acı duyduk. Geldiğimiz noktada sizlerin sunacağı destek en kıymetli değer olacaktır. Başka analar babalar bu acıyı yaşamasın diye elini taşın altına koyacak şehit aileleri kutsal bir iş yapacak. Sizin onurlu erdemli duruşunuz tüm kapıların açılması için yeterlidir.

Başbakan bu sürecin arkasında duracabilecek mi yoksa en küçük zoru gördüğünde kaçacak mı göreceğiz? Sağlıklı süreç ilerletmek zorundayız.

Hükümet tek başına bu sorunu çözmez. Destek almadan bu konuyu ilerletemez. Partimize ciddiyetle yaklaşılmasını bekliyoruz. Önümüzdeki günler kalıcı müzakerenin barışın vesilesi olsun.