Beşiktaş'ın sözleşmesini feshettiği İbrahim Üzülmez, Başkan Yıldırım Demirören ile birlikte basının karşısına çıktı.
Abone olSözleşmesi feshedilen Beşiktaşlı milli futbolcu İbrahim Üzülmüz Başkan Yıldırım Demirören'le bugün kameraların karşısındaydı.
Önce söz alan Demirören şunları söyledi:
"Bugün belki bir ilki gerçekleştiriyoruz. Maalesef kaptanımız İbrahim Üzülmez'in sözleşmesini feshettik ama bugün beraber burada vedalaşıyoruz. Dünya kulübü olduysak disiplinden de taviz veremezdik. Dün geceyi uykusuz geçirdim, İbrahim kişiliğiyle Türk futboluna örnek olmuş bir oyuncu. Gelişinde de rolüm vardı. Soyunma odasında yaptığı hareket kabul edilebilecek bir hareket değil. Ne kadar kötü söz söylenirse söylensin, kaptan örnek olması gereken biriydi. Maçın devre arasında olması daha da önemli. Daha önce bu tarz yaşanmış olaylar olabilir ama onlar antrenman sahalarının soyunma odalarıydı. Beşiktaş'ta artık bir çok şey değişti. Olmaması gereken bir hareket ile karşılaştık ve maalesef Yönetim Kurulu olarak karar aldık. Hocamız rapor verdi kararı biz aldık. İbrahim kardeşimizi kadro dışı bırakamazdık, A2'ye de gönderemezdik. Dünyanın izlediği Beşiktaş'ta yarın bir futbolcu gelip takım kaptanınız oyuncu yumrukladı derse çok şey kaybederdik. Ben bir oğlumu kaybettim, Beşiktaş kulübü bir oğlunu kaybetti. Kendisine bu sezonun İstanbul'daki son maçı olan Gaziantep maçında jübile teklif ediyoruz. Karar kendisinin. Ani olarak bu toplantıya katıldım. Bu hareketi yapan başka bir oyuncu olsaydı ben burada olmazdım, bu hareketi yapan takımın dönüş uçağında dahi olamazdı. Tekrar söylüyorum kaptanın sorumluluğu farklıdır. Biz de kaybedilen maçlardan sonra küfür yiyoruz. Neden çünkü lideriz."
Demirören kaptanlık pazubandını Üzülmez'e hediye etti.
İbrahim Üzülmez: Vicdanıyla başbaşa bırakıyorum
İbrahim Üzülmez şunları söyledi:
"Uzun yıllar, Türk futboluna hizmet etmiş, kaptanlık yapmış, milli takımda oynamış, camia için elinden geleni yapmış biri olarak böyle bir olayla gündeme gelmek beni fazlasıyla üzmüştür.
Ankaragücü maçında takım ruhuna yakışmayacak şekilde yapılan sözlü hakaret sonrasında ben de kendimi kaybettim, olaylar buraya geldi. Sizler gibi insanım, haksızlıklar karşısında tepkimi ortaya koyabiliyorum. 36 yaşındayım, bu takımın kaptanıyım, şahsıma yapılan rencide edici hakarete de dayanamazdım. Ve böyle bir tepki verdim.
Uzun yıllardır beni tanıyorsunuz. Benim ağzımdan size karşı olumsuz bir söylem duydunuz mu? Ama bir kişi hariç, kimseyle kavga etmemiş bir oyuncu olarak, hassasiyetimi de sizlerin takdirine bırakıyorum. Bütün amacım, camia içindi. İçinde bulunduğum durumu savunmuyorum. Beni bu şekilde davranmaya iten arkadaşımı da vicdanıyla başbaşa bırakıyorum. Uzun yıllardır bu camianın içerisindeyim. Bir sürü hocayla çalıştım, bir sürü futbolcu arkadaşlarım oldu. Ama böyle bir olayla gündeme gelmedim.
Neden bu arkadaş?
Ben kendi kişiliğimi biliyorum. Sizler de bunu araştıracaksınız takımda. Kendimi o kadar da kötü insan olarak görmüyorum. Bir insana durup dururken kaptanlık verilmeyeceğini, saygı ve sevgi içerisinde verileceğini iyi bilenlerdenim. Ne mutlu ki geride güzel izler bıraktım. Beni arayan personel arkadaşlarımı görünce, demek ki ben görevimi en iyi şekilde yerine getirmeye çalıştıığımı düşündüm. Beşiktaş takımında kaptanlık yapmış bir oyuncu böyle bir olayla gündeme gelmek istemez.
Karar verilmiş, kalemimiz kırılmış
Tabi ki güzel şekilde bırakmak isterdim. Bunun üzüntüsünü yaşıyorum ama malesef iş işten geçmiş oluyor. Karar verilmiş kalemimiz kırılmış. Benim üzerime düşen görev, Beşiktaş'a 11 yıl boyunca hizmet ettiğim takımıma aynı şekilde veda etmektir.
Beşiktaş'a zarar verecek hiçbirşeyin içerisinde olmadım olmam da. Keşke küçükler, büyüklerine karşı biraz da saygılı olabilseler. İbrahim Üzülmezi'i Üzülmez yapan bu camiadır, Beşiktaş taraftardır. İsteyeceğim en son şey bu olay olsa gerek. Çok üzgünüm. Bize yakışan bu asaleti taşıyarak çekilmektir.
Bundan sonra ne karar alırsam alayım, Beşiktaş'ın kaptanı, çocuğu, kaptanı olarak her zaman bu sorumluluğu taşıyacağımı belirtmek istiyorum.
Beşiktaşlılar haklarını helal etsin
İki hedefim vardı camiaya gelirken, birincisi sevdiğim camiada değişmez oyuncular arasında bulunmak, ki şükürler olsun böylesine değerli hocalarımız bana sürekli şans verdi.
İkinci hedefim de bu camiada futbolu noktalamaktı. İnsan bu şekilde noktalamak istemez. Bu yüzden çok üzgünüm.
Bütün Beşiktaşlılar hakkını helal etsin" diyerek sözlerini tamamladı.