Yakında şiir kaseti çıkacak olan Demirkazık, kasette Erdoğan'a birbirinden ilginç cümlelerle sesleniyor..
Abone ol RÖPORTAJ: ÖMER ERDEMOnu seneler önce magazin gazeteleri aracılığı ile tanımıştık... Soyyete antikacısı Nil Demirkazık. Ancak şimdilerde AKP’için canını dişine takıp, partinin içinde olmak için çabalayan Nil Demirkazık, Tayyip Erdoğan’a olan hayranlığı ile kazınıyor hafızalarımıza...
Reklam yapmak gibi bir kaygısı olmadığını belirten Nil Demirkazık, AKP’nin kurulma aşamasında partinin ileri gelenleri ile sürekli dialog halinde olduğunu, bir gün mutlaka AKP yönetim kadroları içinde olacağını belirterek “Siyaset ile ilgim AKP’nin kuruluşu ile başladı. Milletvekili olmak için müracaat ettiğimde olumlu tepkiler alınca çok sevindim. AK Parti’nin kesinlikle takiyye yapmayan, din ile devlet işlerini ayrı yürütmeye özen gösteren, ayrımcı değil birleştirici özelliği olan bir parti olduğunu gördüm. Başbakan Erdoğan olsun, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül olsun, bir çok ileri gelen yönetici ile görüşmelerim oldu. Partinin ilk girdiği genel seçimlerde milletvekilliği aday adaylığı müracaatım oldu. Ancak bir şanssızlıktır aday olarak gösterilmedim. Tahmin ediyorum, kamuoyunda o dönem sıklıkla mini eteğim ve modern giyim tarzım ön plana çıktığı için bir rahatsızlık oluştu. Ardından Belediye Başkanı aday adaylığı müracaatım da oldu. Ancak burada da aday seçilmeyi başaramadım. Tüm bu gelişmelerden sonra bir çok kişi vazgeçmek istediğimi düşünebilir. Ancak ben kararlıyım. Bir gün mutlaka AKP’nin yönetim kadroları içinde olmayı başaracağım. Partiden bana bakış açısının sürekli olarak olumluya doğru kaydığını farkediyorum. Şun istediğim an Abdullah Gül, Tayyip Erdoğan gibi isimleri direk arayıp görüş alışverişinde bulunabilecek durumdayım. Ve bunu sürekli olarak ta yapıyorum." diye konuşuyor.
Nil Demirkazık için Tayyip Erdoğan’a olan duygularını gizlemiyor demiştik. Şimdi biraz ondan bahsedelim. Demirkazık yakında bir şiir kaseti çıkarıyor. Bu kasetinin en beğendiği şiiri de Tayyip Erdoğan için yazdığı AK Sevda adlı şiiri...
Her zaman kaçan sen kovalayan ben
Yuvamdan, yurdumdan bi haber oldum
Kalbimi insafsız yaralayan sen,
Bu sevda yüzünden derbeder oldum.
Sen millet sevdanı aldın gönlüne,
Ben senin uğruna gittim ölüme.
Ne gerek vardı ki böyle zulüme,
Sen neşe ben dertle beraber oldum.
Tek suçum yoluna başımı koymak mı?
Vuslat zamanını kalpten saymak mı?
Hilafsız sevgimi dile yaymak mı?
Sensiz geçen güne kahreder oldum.
Birlikte yürürken biz bu yollarda.
Sevdamız çıktı hep bütün fallarda.
Gündüzde, gecede, kışta, baharda;
Hep senin ismini zikreder oldum.
Demirkazık şiirinde Erdoğan'a, ancak aşıkların söyleyebileceği bu cümlelerle sesleniyor seslenmesine ama sorular karşısında ise farklı konuşuyor. Erdoğan'a hayran olduğunu, ancak fiziki bir aşk duymadığını ısrarla söylüyor Demirkazık.. Demirkazık'a birkez daha çok net cevap vermesini isteyerek soruyoruz:
-Kamuoyu bu konuda hep farklı konuşuyor. Sizin ağzınızdan bu soruya cevap arayalım. Tayyip Erdoğan'a karşı hisleriniz ne? Ona, medyada iddia edildiği gibi aşık mısınız? Yoksa bu sıradan bir hayranlık mı?
Demirkazık, bu soruya şu cevabı veriyor:
AŞK DESEN DEĞİL, HAYRANLIK DESEN DEĞİL.. PEKİ NE?
"2 senedir gündemden düşmeyen bu soruya çok ve açık bir cevap vermek istiyorum ve artık bu sorunun gündemden kalkması gerektiğine inanıyorum. Tayyip Bey'e hissettiklerim aşk değil ama hayranlık. Hemde çok ciddi boyutlarda bir hayranlık. Türkiyedeki hatta Avrupa'daki bayanların neredeyse tamamının hayran olduğu bir Başbakan'ı benimde bir çok özelliklerinden dolayı beğenmem neden bu kadar ilgi çekiyor. Neticede bende diğer bayanlar gibi bir bayanım. Onlar beğenince olay olmuyor da ben hayranım deyince bu kadar çok konuşuluyor.
Türkiyede 2 senedir gezdiğim Doğu,Güneydoğu;iç Anadolu ve Karadeniz bölgeleri dahil tüm bölgelerde 7 den 70 e tüm bayanlar benden Tayyip beyin resmini istiyorlar ve ona nasıl hayran hatta aşık olduklarını bana anlatıyorlar.
Geçenlerde Diyarbakır'da 2 genç kız yolumu kesip benden Tayyip beyin fotoğrafını istediler ve cüzdanlarında taşıyacaklarına söz verdiler. Benimse yanımda Tayyip beyin fotoğrafı yoktu çünkü taşımıyorum. Bunu kendilerine ilettiğimde "Neden gazeteden kesip cüzdanınıza koymuyorsunuz" dediğimde duyduğum cevap çok ilginç ve düşündürücüydü.
"Biz sizin yanınızdaki istiyoruz çünkü bizim için o değerli. Sizi Başbakanımızla özdeştirdik. Sizin cüzdanınızda Tayyip beyin resmini herkese gösterip sizden aldığımızı söyleyecektik. Hayal kırıklığına uğradık"
Anadoluda beni gören genç, yaşlı tüm bayanlar sarılıp yanaklarımdan öpüyor ve şöyle diyor "Tayyibi öpmüş kadar olduk. Ha o, ha sen bizim için farketmiyor".
İşte bu çok ilginç sosyal düşünce tarzı beni hep bu soruya cevap vermek durumunda bırakıyor.Halkın beni ve Tayyip beyi özdeştirmesi beni hem çok sevindiriyor hemde altından kalkmakta zorluk çekeceğim sorulara muhatap bırakıyor.Tayyip beyin politik başarıları, yeteneği, halkın içinde gelme özelliğinden dolayı onları anlama ve bakışları ile onlarla anlaşma yetisi, kitlerin sevgisini ve saygısını kazanma başarısı kısacası bir deha olmasından dolayı hayranlığım her geçen gün daha çok artıyor.Tayyip beye duyduğum bu hayranlık, Türk kadınının Başbakana duyduğu hayranlıktır. Benim şahsımda tezahür ederek kendini göstermektedir. Bütün yabancı bayanlar ki bunun içine medya mensupları ve politikacılarıda dahil ediyorum, "Bu kadar yakışıklı ve başarılı bir Başbakana sahip olduğunuz için çok şanslısınız" diye AB Zirvelerinde bana bizzat gelip düşüncelerini ifade etmişlerdir .Bende tabii olarak bundan gurur duyuyorum.
TAYYİP BEY'LE EVLİ OLSAM YAPAMAZDIM
Demirkazık'a, bir röportajında, "Emine Erdoğan'ı kıskanıyorum. Ondan önce Tayyip Bey ile tanışmayı isterdim" şeklinde bir konuşma yapıp yapmadığını soruyor ve ekliyoruz: Emine Erdoğan bu söylentilerden sonra size nasıl bakıyor?" Demirkazık bu konuda rahat:
"Emine Erdoğan'ı çok takdir ediyorum çünkü çok zor bir görevi şikayet etmeden, layıkıyla yerine getiriyor. Biliyorsunuz başarılı erkeğin arkasında mutlaka daha başarılı bir kadın vardır. Emine hanımla aramda hiç bir olumsuzluk yoktur. Her karşılaşmamızda son derece samimi duygularla bana yaklaşmıştır. Emine Hanımı hiç kıskanmadım. Onun yerinde olmayı istemem çünki benimde lider olma özelliğim ve hırsım vardır, aynı idealleri paylaşan iki kişinin anlaşması mümkün değildir. Yani Tayyip beyle anlaşamazdık. Tayyip beye duyduğum duygular "Yaratandan ötürü yaradılanı sevme" yani Tasavvufi felsefeden yola çıkılarak insanı sevme olgusudur.Bu şiirde aynı duygularla yazılmıştır."
TÜRK ERKEKLERİNİN TAMAMI BENİM PEŞİMDE
Demirkazık'a son olarak hayatında birinin olup olmadığını soruyoruz. Bu konuda hayli dertli:
"Hayatımda şu anda kimse yok.. Daha doğrusu bu konuları düşünecek zamanım yok ama hayatımda olmak isteyen Türkiyen'in erkek nüfusunun yaklaşık tamamı var denebilir. Hergün Türkiye'nin neredeyse her il, ilçe, belde ve köyünden bu yönde telefon ve mesaj ve mailler alıyorum. Bu kadar çok sevilmek beni mutlu ediyor ama bazen ısrarlı telefonlar karşısında tavır almak zorunda kalıyorum.."