Süleyman Demirel ordunun zan altında bırakacak açıklamaların yanlış olduğunu söyledi
Abone olCumhurbaşkanı Süleyman Demirel, son günlerdeki ''çete'' hadiselerinin içerisine karışmış olanların kim olduğunu, neden ve nasıl karıştığını bilmeden devletin en büyük kurumu hakkında, kurumun itibarını sarsacak birtakım şüphelere kapılmanın çok yanlış olduğunu söyledi.
Demirel, Gülbirlik'in Isparta gülünden ürettiği kozmetik ürünlerini pazarlayacak mağazasının açılışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Süleyman Demirel, ''Son günlerdeki çete operasyonlarını nasıl değerlendiriyorsunuz. Türkiye nereye gidiyor'' şeklindeki soru üzerine, Türkiye'nin yolunda devam ettiğini, kaygılanmaya gerek olmadığını söyledi. ''Bütün bunların heyecan yarattığını biliyorum. Yaratması da doğaldır'' diyen Demirel, ancak Türkiye'nin geleceği hakkında şüpheye düşmeye gerek olmadığını ifade etti.
Demirel, şöyle konuştu:
''Türkiye, büyük bir devlet, büyük bir milletin adıdır. Bu hadiseler ne kadar can sıkıcı, ne kadar üzücü, ne kadar vahim olursa olsun herhalde Türkiye'nin geleceği hakkında şüphe uyandıracak olaylar olmamalıdır. Türk vatandaşı evvela kendi devletinin geleceğinden şüpheye düşmemelidir. Nereye gidiyoruz diye şüpheye düşmemelidir. Bunlara üzülmek, bunların tekrar etmemesini istemek, bunları yapanların kanunun pençesinde mutlaka layık oldukları cezalara çarptırılmalarını istemek Türk vatandaşının hakkıdır, Türk devletinin görevidir.''
''Çetelerin içinde asker olması bir endişenin işareti mi'' şeklindeki soru üzerine de Demirel şunları söyledi:
''Hayır. Mesele şudur: Asker dediğiniz şey 150 bin subay ve astsubay bulunan büyük bir teşkilattır. Bu hadiselerin içerisine karışmış olanların henüz kim olduğunu, neden karıştığını, nasıl karıştığını bilmeden devletin en büyük kurumu hakkında vebu kurumun itibarını sarsacak birtakım şüphelere kapılmak çok yanlıştır. O zaman kendimize hizmet etmiş olmayız, Türkiye'yi zaaf içinde görmek isteyenlere hizmet etmiş oluruz. Bunların münferit hadiseler olduğunu ve tamamen bireysel olduğunu ve kurumun itibariyle hiçbir alakası olmayacağını, üniforma ile hiçbir alakası olmayacağını herkes kabul etmelidir.''
Demirel, ''Devleti yönetenler,bize karşı komplo var diyorlar. Bu nasıl değerlendiriyorsunuz'' sorusuna ise ''Bunu diyenler o komplonun ne olduğunu söylemek mecburiyetindedir. Söylememeleri halinde, bu, devlete karşı yapılmış bir iftira olur. Devleti yönetenlerin böyle bir iftira yapmaya hakları yoktur'' yanıtını verdi.
''ÜLKE MESELELERİNDE EN ÖNEMLİ ÇARE MİLLETE GİTMEKTİR''
Süleyman demirel, erken seçimin gerekli olup olmadığı yolundaki bir soru üzerine ise ülkenin bunalması ve göz gözü görmez hale gelmesi durumunda yapılacak işin ''ört ki ölem'' olamayacağını ifade etti. ''Çare her zaman vardır'' diyen Demirel, ülke meselelerinde en önemli çarenin millete gitmek olduğunu kaydetti. Demirel, ''Yani eğer Türkiye bunalmışsa, göz gözü görmez hale gelmişse, kimse kimsenin dediğini anlamaz hale gelmişse, seçim zamanı gelmiştir. Seçim süreyle bağlı değildir, halkın arzularına bağlıdır. Hadi seçime gidelim denir duruma gelmişse, seçim yapılır. Hiç kimse kaçamaz ondan'' diye konuştu.
''Şu anda öyle bir durum var mı'' sorusuna ise Demirel, ''Şu anda bir gerginlik var ama sadece benim taktirimle olacak şey değil parlamentonun işidir'' yanıtını verdi. Demirel, ''Halkın içindesiniz. Oradaki hava nasıl?'' sorusuna da şu karşılığı verdi:
''Türkiye'nin çeşitli yerlerinde herkes işinde gücünde. Ama sizin bana naklettiğiniz tedirginlikler, gerginlikler her zeminde var. Yani her kesimde var rahatsızlık, tedirginlik. Ama tedirginlik geleceğimize, kendimize olan itimadı sarsmamalıdır. Hepsinin altından kalkar Türkiye. Yarın güneş yine doğacak. Bunların hepsini aşar Türkiye. Aşıp gelmedi mi bu zamana kadar. Neleri aştı.''
Mağazanın açılışına Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, eski bakanlardan Sabahattin Çakmakoğlu, Demirel'in kardeşi Şevket Demirel de katıldı. Demirel, Coşkun ve Mumcu, mağazanın açılışını yaparak, gezdiler.