Demirel hükümete dokundurdu

Demirel, ''Kıbrıs'taki mesele bu şekilde çözülseydi, on defa çözülürdü. Mesele, çözmek değil, doğru çözmek'' dedi.

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ''Kıbrıs'taki mesele bu şekilde çözülseydi, on defa çözülürdü. Mesele, çözmek değil, doğru çözmek'' dedi. TED'in İncek Yerleşkesi'nde ''Söyleşi Günleri''nin konuğu olan Demirel, öğrencilerin sorularını yanıtladı. Kıbrıs ile ilgili sorular üzerine Demirel, Kıbrıs'ın zor bir mesele olduğunu ifade etti. Demirel, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, 1974 yılında Ada'ya çıkarma yaptığını, Ada'nın kuzeyine yerleşmesinden bugüne kadar bir damla kan dökülmediğini anlattı. İki ayrı devletin yollarına devam ederken, Annan Planı ile Ada'nın birleştirilip, Birleşik Kıbrıs'ın oluşturulmaya çalışıldığına, Güney'deki 60 bin kişinin Kuzey Kıbrıs'a geleceğine dikkati çeken Demirel, bu durumun, Kıbrıs Türklerinin 10 yıl içinde, Rum halkı içinde eriyeceği ihtimalini gündeme getirdiğini söyledi. Referandumda Güney ve Kuzey'in Annan Planı'nı kabul etmesi halinde, Kuzey Kıbrıs'ın da AB'ye gireceğini ve Türkiye ile ilişkisinin bir süre sonra kopacağını belirten Demirel, Türkiye'nin Kıbrıs'ta varlık iddia edemeyeceğini kaydetti. ''Bu zamana kadar niye Kıbrıs sorunu çözülemedi'' yönünde eleştirileri hatırlatan Demirel, ''Bu şekilde çözülseydi, on defa çözülürdü. Mesele, çözmek değil. Doğru çözmek, Kıbrıs Türklerinin milli menfaatlerini dikkate almaktır'' dedi. Demirel, Kıbrıs'ta böyle bir çözümün uzun ömürlü olamayacağına yönelik endişe ve korkularının bulunduğunu dile getirdi. ''Ne oldu da Avrupa, Kıbrıs'ta çözüm istemiştir, Türkiye'de çözmeye kalkmıştır?'' yönündeki bir soru üzerine Demirel, Avrupa'nın, her zaman Kıbrıs sorununun çözülmesini istediğini ifade etti. Demirel, Avrupa'nın, halen bir siyasi sorunlar yumağı olan Güney Kıbrıs'ı, bütün Ada halkı olarak içine almasını, ''Avrupa'nın çok büyük yanlışı'' olarak değerlendirdi. Uluslararası antlaşmalara göre, Türkiye'nin bir ortaklığa girmeden önce, Kıbrıs'ın giremeyeceğine işaret eden Demirel, Avrupa'nın bu antlaşmaları çiğnediğini, bunun telaşına kapıldığını söyledi. Demirel, Türkiye'nin yanlışlığının da AB üyeliğini, Kıbrıs meselesinin çözümüne bağlı görmesi olduğunu belirtti. Yapılanların doğru olmadığını, yanlışların alt alta konulduğunu ifade eden Demirel, çözümün sanal olduğunu söyledi. ''YİNE UĞRAŞMAYA DEVAM EDERDİM'' AB'ye üyeliğe yönelik soruları yanıtlarken de Demirel, AB'nin büyük bir proje olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin, mutlaka AB'ye gireceğine inandığını dile getiren Demirel, Türkiye'nin, kendisini AB'ye tam üye olacak şekle getirmesi gerektiğini vurguladı. uygulandığına inandığını, bunun için 40 yıl uğraştığını anlatarak, ''Demokrasinin uygulanmadığı kanaatinde olsaydım, yine uğraşmaya devam ederdim'' diye konuştu. Irak'taki gelişmelere ilişkin olarak da Demirel, 400 milyar dolarlık savunma bütçesine sahip ABD'nin, Irak'ı 19 günde istila ettiğini ancak hakim olamadığını söyledi. Irak'ta ne olacağının henüz belli olmadığını belirten Demirel, ABD'nin Irak'a geldiğine pişman olabileceğini vurguladı. Sağlığını neye borçlu olduğunun sorulması üzerine de Demirel, ''Sağlığımı, anamdan babamdan aldığım mirasa, yani genetiğe borçluyum. Düzenli bir hayatım var, kontrol altındayım. 4 günde 2'şer kilometre yürüyorum'' dedi. Bir öğrencinin neden fötr şapkasının olmadığını sormasına karşılık Demirel, şapkasını getirtip, takarak, ''böyle oturamazdım'' dedi. Demirel'e TED Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu tarafından plaket verildi. Ayrıca, bir öğrencinin yaptığı beyaz at resmi armağan edildi.