BIST 9.725
DOLAR 35,21
EURO 36,77
ALTIN 2.975,08
HABER /  GÜNCEL

Demiralp'e soruşturma izni yok

Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp hakkında ''görevi ihmalden'' açılan davada, yargılamayı soruşturma izni Başbakan tarafından verilmediği gerekçesiyle durduruldu

Abone ol

Yargıtay, el konulan Egebank'ın yönetim kurulu üyelerinin imza yetkisini kaldırmadığı gerekçesiyle eski Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp hakkında ''görevi ihmalden'' açılan davada, yargılamayı soruşturma izni Başbakan tarafından verilmediği gerekçesiyle durdurdu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca açılan davanın ilk duruşması Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nde yapıldı. Duruşmaya, Demiralp ve avukatı Olcay Mis katıldı. Mis, soruşturma izninin Başbakan tarafından verilmediğini, yargılamanın durdurulmasını istedi. Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ise 5232 sayılı yasa ile soruşturma izni için Başbakan'ın iznine gerek olmadığını, ilgili Devlet Bakanı'nın izninin yeterli olduğunu belirterek, istemin reddi yönünde görüş bildirdi. Yargıtay 4. Ceza Dairesi Başkanı Ünal Başoğlu, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun gereğince Başbakan tarafından verilmiş bir soruşturma izni olmadığı için yargılamanın durdurulmasına karar verildiğini söyledi. Başoğlu, Başbakan tarafından soruşturma izni verilmesinin takdiri için dosyanın, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla Başbakanlığa gönderilmesinin de kararlaştırıldığını kaydetti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bu karara katılmazsa itiraz hakkı bulunuyor. İtiraz olursa bir üst mahkeme olarak Yargıtay 5. Ceza Dairesi görüşecek. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Bankalar Yeminli Murakıpları'nın raporunda, elkonulan Egebank'ın yönetim kurul üyelerinin imza yetkilerinin kaldırılmasının istendiği kaydedilmişti. Demiralp'in ''söz konusu bu kişilerin imza yetkilerinin kaldırmasını sağlaması gerekirken bu görevi yapmayarak bankanın zararının artmasına neden olduğu'' ileri sürülen iddianamede, Demiralp'in Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''görev ihmali'' düzenleyen 230. maddesine göre cezalandırılması talep edilmişti.