Türk Musikisinin usta bestekarı Dede Efendi, vefatının 159. yılında uzun süre yaşadığı Sultanahmet Cankurtaran’daki evinde gerçekleştirilecek bir programla anılıyor.
Abone olİstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ tarafından hazırlanan programa Prof. Alaaddin Yavaşça, Yard. Doç. Dr. Yalçın Çetinkaya, Beşir Ayvazoğlu ve Gönül Paçacı konuşmacı olarak katılacak. Kültür AŞ Genel Müdürü Nevzat Bayhan’ın açılış konuşmasıyla bugün saat 14.00’te başlayacak etkinlik, Türk müziği sanatçısı Mehmet Akça ve Dede Efendi Türk Müziği Topluluğu tarafından sunulacak 4 sultaniyegah ve 2 hicaz eserden oluşan mini bir dinletiyle sona erecek. Küçük ve otantik bir mekan olan Dede Efendi Evi ilk kez böyle bir etkinlik için kapılarını açıyor. 1778-1846 yılları arasında yaşamış ve musiki sanatımızda büyük iz bırakmış olan Dede Efendi’nin birçok yönden ele alınacağı söyleşide bestekarın eserlerini ölümsüz kılan değerleri yakalamış ve insan ruhunun değişmeyen derinliklerine hitap edebilmiş olmasına vurgu yapılacak. Beşir Ayvazoğlu’nun tarihî ve edebî bir değerlendirmeyle dinleyicileri Şeyh Galib’e kadar götüreceği söyleşide Yalçın Çetinkaya, Batı ve Türk müziği açısından yaklaşacak İsmail Dede’ye. Klasik Türk müziğinin son temsilcilerinden biri olan Alaaddin Yavaşça, bestekarı musiki yönünden irdelerken Gönül Paçacı da çağdaşları tüm dünya tarafından bilinen Dede Efendi’yi farklı yönleriyle tanıtacak. ‘Bırakın dünyayı Dede’yi biz bile tanımıyoruz’ Geçtiğimiz günlerde klasik müziğin dünyaca ünlü ismi Ludwig van Beethoven’ın Almanya’da doğduğu ve şu an müze olarak kullanılan evinde Dede Efendi’nin bestelerinden oluşan bir konser veren Mehmet Akça, değişik metropollerde vereceği konserlerle Dede’yi dünyaya tanıtmayı amaçlıyor. Bonn ve İstanbul’dan sonra ilk durak Viyana’daki Mozart Evi olacak. 2002 yılının Kasım ayında bireysel olarak Kültür Bakanlığı’ndan aldığı destekle Dede Efendi’yi tanıtmaya çalışan Akça, haziran ayında çıkardığı ‘Hazine’ albümü ile bu yolda ilk önemli adımı atmıştı. Dede Efendi’nin bilinen 283 eserini bir külliyat haline getirip 30 albümde toplamayı ve böylece musiki tarihimizde önemli bir boşluğu tamamlamayı düşleyen Akça’nın bireysel hareketi, Dede Efendi Türk Müziği Topluluğu’nun kurulmasıyla genişledi. Klasik Türk müziğinin otantik yapısını bozmadan yeniliğe açmaya çalışan Akça, Dede Efendi’nin bestelerini aslından kopmadan; ama herkesin dinleyebileceği şekilde solo olarak yorumlama taraftarı. 2006’nın Dede’nin 160. vefat yılı olacağını ve etkinliklere hız verileceğini söyleyen Akça, “büyük bestekar” sıfatının Usta’yı tanıtmakta yetersiz kaldığını, onu Dede Efendi yapan özelliğin manevi zenginlik olduğunu, yüzyıllara meydan okuyan bestelerin arkasındaki gücün bu olduğunu söylüyor. “Dede Efendi’nin çağdaşlarını tüm dünya tanıyor. O niye böyle tanınmasın? Bırakın dünya insanını, bizim insanımız bilmiyor.” diyen Akça, Mozart Evi’ndeki konserden sonra Amerika ve Fransa’da da etkinliklerin süreceğini açıkladı. Talep gelmesi halinde Anadolu’nun her tarafına gideceklerini söyleyen Akça, ayrıca Ocak-Mayıs 2006 döneminde her ayın üçüncü haftası Yerebatan Sarnıcı’nda Kültür AŞ’nin desteğiyle halka açık konserler verecek. Bilgi için: 0 212 317 77 23