BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Dayak bazen kaçınılmaz oluyor

Öğretmenlerle bire bir yapılan anket sonuçlarına göre çoğu öğretmen, dayağın bazen kaçınılmaz olduğunu düşünüyor..

Abone ol

Eğitim-Sen ve Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyeleri işbirliğiyle “Öğretmen yetiştirmeye, öğretmen tutumlarına ve öğretmen yetiştiren kurumlar ile okunan öğretim kurumlarının eğitim ortamlarına” ilişkin araştırma yapıldı. Araştırma, 15 ilde, 1324 lise öğrencisi, 2 bin 88 ilköğretim ve ortaöğretim öğretmeni ile 951 eğitim fakültesi öğrencisi üzerinde gerçekleştirildi. Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, sendika genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, araştırmanın 4 aşamalı yürütüldüğünü ancak Eğitim Fakültesi öğretim üyelerine ilişkin verilerin daha sonra hazırlanacağını belirtti. Ortaöğretim öğrencileri arasında yapılan ankete göre, öğrencilerin büyük bölümü üniversite sınavına dershaneye giderek hazırlanıyor. Öğrencilerin en çok öğrenim görmek istedikleri yükseköğrenim programlarını sırasıyla, eğitim, mühendislik, mimarlık, hukuk ve siyasal bilgiler oluşturuyor. Öğrencilerin yüzde 31’i öğretmenlik mesleğini seçmeyi düşünmediğini ifade ederken, yüzde 35’i kendine uygun bulduğunu, yüzde 3’ü ailesinin yönlendirdiğini, yüzde 9’u öğretmenlerinden etkilendiğini, yüzde 8’i giriş puanını uygun bulduğunu belirtti. Öğrencilerin yalnız yüzde 1’inin rehberlik servisi yoluyla öğretmenliği seçmesi, okullardaki rehberlik servislerinin etkinleştirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Ayrıca öğrencilerin yüzde 47’si okul ortamının “baskıcı ve yaptırımcı olduğuna” inanıyor. Buna karşın öğrencilerin de yüzde 20’si “bazı durumlarda dayağın kaçınılmaz olduğunu” belirtiyor. İlköğretim ve ortaöğretim öğretmenleri arasında yapılan araştırmaya göre de, katılımcıların yüzde 26’sı “gerektiğinde notun disiplin amacıyla kullanabileceğini” belirtiyor. Öğretmenlerin çoğu dayağa karşı çıkarken, yüzde 17’sinin “bazı durumlarda kaçınılmaz olabileceğini” düşünmesi, yüzde 13’ünün de kararsız kalması kaygı verici bir sonuç olarak değerlendiriliyor. Öğretmenlerin büyük bölümü mesleğe girişteki stajyerlik döneminin mesleki gelişim açısından yetersiz olduğuna inanıyor. Eğitim Fakültesi öğrencilerinin de yüzde 57’si öğretmenlik programlarına tercih listesinin ilk 3 sırasında yer veriyor. Öğrencilerin büyük bölümü formasyon derslerinin uygulamada yetersiz olduğunu ve stajın daha etkin yapılması gerektiğini kaydediyor. Ayrıca yüzde 54’ü “öğretim ortamının, öğrenciye değerli bir insan olarak önem vermede yetersiz olduğunu” belirtiyor.