Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Irak Bölgesel Yönetimi Lideri Mesut Barzani’nin demeçlerine ilişkin, “Biz bütün Ortadoğu bölgesinin, karde...
Abone olDışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Irak Bölgesel Yönetimi Lideri Mesut Barzani’nin demeçlerine ilişkin, “Biz bütün Ortadoğu bölgesinin, kardeş halkların yaşadığı bu bölgenin barış ve istikrar bölgesi olması hedefini öne çıkardık. Ümidimiz ve vizyonumuz Irak’ın toprak bütünlüğü içinde, bütün halkların, toplulukların barış içinde yaşamasıdır. Sayın Mesut Barzani ile Sayın Neçirvan Barzani buraya geldiklerinde hep bu ilkeleri paylaştık” dedi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Zambiya Dışişleri Bakanı Harry Kalaba ile ortak basın toplantısı düzenledi. Dışişleri Bakanlığı’nda gerçekleşen toplantıda Davutoğlu, gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, Irak Bölgesel Yönetimi Lideri Mesut Barzani’nin bağımsızlık konusunda Türkiye’nin ve ABD’nin buna karşı çıkmayacak şekilde görüş bildirdiği demeçlerini sorması üzerine Davutoğlu, şöyle konuştu:
“Biz bütün Ortadoğu bölgesinin, kardeş halkların yaşadığı bu bölgenin barış ve istikrar bölgesi olması hedefini öne çıkardık. Aynı zamanda da bu bölgenin asırlarca iç içe yaşadığından hareketle ekonomik ve kültürel ilişkiler üzerinden aramızdaki sınırların, duvarların kaldırılması gerektiği görüşünü de dile getirdik. Dolayısıyla aslında bu iki ülkeyi yan yana koyduğumuzda Türkiye her zaman bölgede toprak bütünlüğü, ülkelerin toprak bütünlüğü içinde refahı temel prensip olarak benimsemiştir. Bu toprak bütünlüğü benimsenirken aynı zamanda da ekonomik ve kültürel entegrasyon üzerinden bölge halklarının birbirleriyle kaynaşması ilkesini de gündeme getirmiştir. Maalesef son dönemde Irak’ta takip edilen politikalar sonucunda ciddi bir mezhebi ve etnik ayrışma gözleniyor. Bunu hep beraber büyük bir ızdırapla, büyük bir acıyla takip ediyoruz. Siyasal bölünme Bağdat’ta yaşanan ve mezhep ve etnik temelli olarak siyasete yansıyan bölünme, parçalanma alanda mezhepçiliği ve radikalleşmeyi körükleyen sonuçlar doğurdu. Buradan çıkış yolunu hepimizin düşünmesi lazım. Öncelikle Irak’taki siyasi liderlerin bu çıkış yolunun ülkede etnik ve mezhebi barışın sağlanması, ülkenin bütün bölgelerine, kuzeyine, güneyine imkanların eşit şekilde dağıtılmasını esas alan bir yeni yaklaşımla Irak’ı inşa etmeleri halinde Irak’ın toprak bütünlüğü teminat altına alınır. Bazı bölgelere maaşların ödenmeyerek, bazı bölgelere ciddi yatırımların ortak bütçeden gelen kaynakların çok az olduğu durumlar yaşandığında Irak içindeki tartışmalar siyasi boyutunun dışına taşar ve kutuplaşmalar artar. Biz Türkiye olarak her zaman Irak’ta ki herkesi Sünni’ye, Şii’ye, Hıristiyan’a, Arap’a, Kürt’e, Türkmen’e hep eşit mesafede hepsiyle kardeşlik ilişkileri içinde yaklaştık. Ümidimiz ve vizyonumuz Irak’ın toprak bütünlüğü içinde, bütün halkların, toplulukların barış içinde yaşamasıdır. Bu çerçevede de Türkiye her zaman bu ilkeler etrafında hareket etmiştir. Sayın Mesut Barzani ile Sayın Neçirvan Barzani buraya geldiklerinde hep bu ilkeleri paylaştık. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi ve Türkiye mücavir bölgelerde de bu kardeşlerimizin herhangi bir ihtiyacı söz konusu olduğunda ki son dönemde enerji konusunda işbirliğimiz malumdur. Yine Musul’da, Kerkük’te insani yardımlar konusunda attığımız adımlar malum. Bütün Irak’ta olduğu gibi bu bölgelere özel ilişkilerimiz hep devam edecektir.”
“KIRIM, TATAR TÜRKLERİNİN ASLİ VATANIDIR VE ASLİ VATANI OLMAYA DEVAM EDECEKTİR”
Ukrayna’nın iki Türk liderinin Kırım’a girişinin yasaklanmasına Türkiye’nin tutumunun ne olacağını soran gazeteciye Davutoğlu, “Türkiye Ukrayna krizi esnasında da ilkeli tutum sergiledi. Bir taraftan Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savundu, diğer taraftan da Kırım’da Rus, Tatar, Ukrayna kökenli kim olursa olsun Kırım’ın içinde barış içinde yaşamaları için Türkiye katkılar verdi. Bu çerçevede de tebrik ederek ifade etmek istiyorum ki, Tatar Türkleri barışın sürmesi için son derece vakur bir tavır sergiledi. Bu çatışmaların parçası ve karşıtı olmamışlardır. O bakımdan da Kırım’da böylesi bir kritik dönemde, hala etnik barış muhafaza edebiliyorsa Kırım Tatar Türklerinin gösterdiği son derece pozitif tavrın etkisi vardır. Kırım, Tatar Türklerinin asli vatanıdır ve asli vatanı olmaya devam erecektir. Kırım Tatar Türkleri Kırım’a başka bir yerden geçici bir şekilde yerleştirilmiş unsurlar değildir. Kırım’da son derece haksız bir şekilde sürülmüş, insanların acılı yıllardan sonra ülkelerine ve topraklarına dönmeleri soncunda oraya yerleşmişlerdir. Kırım Tatar Türkleri orada kalacaklardır. Kırım Tatar Türklerine yapılan yasaklar barışa hizmet etmez. Bunu Rusya ile de konuşuyoruz. Başbakan’ın Putin ile görüşmelerinde bu konular yer aldı. Ümit ediyorum ki etnik barış konulur umut ediyorum Tatar Türklerinin etnik hakları teminat altına alınır ve Kırım bir barış adası olarak önümüzdeki yıllara yürür. Bu yöndeki çabalarımız sürecektir” karşılığını verdi.
Davutoğlu, gerçekleştireceği Özbekistan ziyaretiyle ilgili soruya ise, “Özbekistan bizim için Orta Asya’nın kalbinde çok özel önemi alan, dost ve kardeş bir ülkedir. Türkiye ile Özbekistan arasında ebedi dostluk anlaşması da söz konusudur. Yapacağım ziyarette ilişkilerimize süratle canlılık kazandırma konusunda atılacak adımlar, ilişkilerin bundan sonra güçlendirilmesi konusunda yapılacak çalışmaları ele alacağız” dedi.
"ZAMBİYA, TÜRKİYE’NİN BM ÜYELİĞİNE DESTEK VERECEK"
Zambiya Dışişleri Bakanı Kalaba da konuşmasında, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Geçici Üyeliği’ne destek vereceklerini kaydetti. Kalaba, iki ülke arası uçuşların başlamasının yakınlığı arttıracağını belirterek, Türk yatırımcıları ülkesine yatırım yapmak için beklediklerini ifade etti.
(İHA)