Hürriyet gazetesi yazarı İsmet Berkan, 28 Ağustos'ta göreve başlayacak yeni Başbakan'ı bekleyen 3 teme meseleyi yazdı.
Abone olAdalet ve Kalkınma Partisi, liderini Çankaya Köşkü'ne yolladı, önümüzdeki hafta kendisine yeni bir genel başkan seçecek.
Bu yeni genel başkanın ve dolayısıyla başbakanın Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu olacağı yönünde bir 'uzlaşma' var.
Davutoğlu veya bir başkası, kim başbakan olursa olsun, kısa dönemde milletvekili genel seçimini kazanmak, orta ve uzun dönemde ise Türkive'nin önündeki sorunlar yumağını çözmek zorunda.
Bu satırlar Hürriyet si yazarıın bugünkü köşesine ait. "Ahmet Davutoğlu'nu bekleyen 3 teme mesele' başlıklı bugünkü yazısında İsmet Berkan, Davutoğlu'nun çözmesi gereken sorunları sıradı.
1-DEMOKRATİKLEŞME, ÇÖZÜM SÜRECİ, HUKUK DEVLETİ
Daha önce yazmıştım, ne Avrupa Birlik ne de başka bir şey. Türkiye'nin bugün önündeki yegâne demokratikleşme perspektifi adına, 'çözüm süreci' dediğimiz süreç.
Başta Kürt sorunu olmak üzere, ucu özgürlüklere ve eşitliğe değen her sorunumuzun çözümünün demokratikleşmeden ve insan haklarının bihakkın uygulanmasından geçtiğini hepimiz, görmeliyiz.
2- EKONOMİ, YÜKSEK KATMA DEĞER, EĞİTİM
Türkiye'de ekonominin yererince hızlı ileriye gitmeme, hatta olduğu olduğu yerde takılıp kalma gibi sorunu zaten var.
Şimdi buna. Yüksek cari açığa eşlik eden enflasyonu da ekleyeceğiz.
Nobel ödüllü iktisatçı Stiglitz'in 'ani duruş' riskinden söz etmesi abartılı bulunabilir ama Türkiye sürekli dış kaynak girişine bu denli mahkûmken bu riski de hep aklımızın bir kenarında tutacağız Mecburen kamunun eskisi kadar bütçe açığı vermemesi ve mali disipline riavet etmesi, devlete ait dış borçların sınırlı olması hep övünülen şeyler ama bu övünmelerimiz şirketler kesiminin dış riskinin yüksekliğini perdelememeli.
Türkiye'nin cari açık sorununun daha yüksek katma değerli ürünler sayesinde çözülebileceğini sağır sultan bile duydu Daha yüksek katma değer üretmenin yolu ise eğitimden, insan kaynağımızın değerinin artmasından geçiyor. Ulusal sermaye açığımızı kapatmak için de yabancı sermayeye ihtiyacımız var, bu ihtiyacı gidermek için de hukuk güvenliğine, yani işleyen bir demokrasi ile hukuk devletine ihtiyacımız var.
3- DIŞ POLİTİKA VE BÖLGESEL BARIŞ İHTİYACI
Dış politikayı 'ilkeler üzerine bina etmek'ten çok söz edilir ama ülke çıkarı ile ilke arasında bir çelişki yaşandığında hep ülke çıkan tercih edilir. Türkiye, elbette dünyanın bütün önemli sorunlarında söz sahibi olmak isteyen bir ülke ama önceliği kençline 'yaşam alam' olarak seçtiği bölgeler. Ki bu bölgeler eskisi gibi sadece Avrupa ve Batı'dan ibaret değil, Ortadoğu'dan Orta Asya'ya. Afrika'dan Güney Amerika'ya kadar uzanıyor.
Tabii bize en yakın ve bizim için kritik önemde olan bölgemizde, adıyla söyleyelim Güney ve Güneydoğu sınırlarımızın ötesinde fırsatlar ile risklerin aynı anda çok arttığı bir dönemden geçiyoruz; bu dönemin ne zaman ne şekilde sona ereceğini de bilmiyoruz.