Başbakan Ahmet Davutoğlu, PKK ve IŞİD'e düzenlenen operasyonla ilgili son dakika açıklama yaptı.
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, Suriye'ye 3. Kuzey Irak'a 2. dalga operasyonları sürdürme talimatı verdiğini açıkladı.
Operasyonların noktasal olmadığını bir süreç olduğunun altını çizen Davutoğlu, Hukuk dışına çıkan her eylemin mutlaka cezalandırılacağını belirterek "Herkesin aklını başına alma günü gelmiştir" dedi.
Operasyonyarın birinci amacının demokratik özgürlükleri korumak olduğunu belirten Davutoğlu, teröre karşı ortak deklarasyon çağrısına olumlu yanıt veren Kılıçaroğlu'na teşekkür etti.
Gazetecilerin" Çözüm süreci bitti mi?" sorusuna Davutoğlu, "Biz sürecin devamı için çaba harcayacağız. Ama süreci istismar etmeye çalışan kim olursa onlarla mücadele edeceğiz." diye yanıt verdi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu yaşanan terör olayları ve PKK - DAEŞ'e karşı düzenlenen operasyonlar hakkında Esenboğa havalimanında açıklama yaptı:
DÜN GECE İKİNCİ DALGA
DAEŞ, PKK ve DHKP-C terör örgütlerine karşı daha sonra 22 ile yaygınlaştırılan operasyon başlatıldı. Dün gece de saat 11.00 civarında Suriye'de önce DAEŞ mevzilerine ikinci dalga operasyon başlatıldı. Sınırda tehdit teşkil eden veya sınıra doğru yığınak yapma amacı güden unsurlara karşı yine başarılı bir operasyon gerçekleştirildi.
ÜÇÜNCÜ DALGA OPERASYONLARI SÜRDÜRME TALİMATI VERDİK
"Bundan hemen sonra Kuzey Irak'ta bu kez PKK terör örgütü mevzilerine, kamplarına dönük olarak çok kapsamlı bir operasyon yine Suriye'dekine benzer şekilde kapsamlı operasyon hayata geçirildi ve bu operasyon saat 04.00'e kadar takriben sürdü. Saat 02.30 civarında operasyona komuta eden komutanlarımız, ilgili bakanlarımız ve güvenlik birimlerimizle bir değerlendirme toplantısında Çankaya Köşkünde bir araya geldik. Bu değerlendirme çerçevesinde hedef olarak seçilen noktaların büyük bir başarı ile tasfiye edildiğini görmekten memnuniyetimi ifade etmek isterim. Tek tek hedef noktaları bize aktarıldı arz edildi. Orada yaptığımız değerlendirmeler neticesinde Suriye'de üçüncü dalga, Irak'ta ikinci dalga operasyonlarını sürdürme talimatı verdik. Bu hem hava unsurlarımızın yaptığı operasyonlarda hem de karadan Türkiye sınırları içinden toplarla, top desteğiyle yürütülen operasyonlardı. Bu operasyonlar şuan itibariyle de devam ediyor. Kararlılığımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır.
590 GÖZALTI
Bütün gece 22 ilde süren operasyonlarda, bir önceki 302 terör unsurunun gözaltına alınması üzerine dün gece de 288 terör unsuru, her üç terör örgütüne mensup unsur, polis ve jandarmalarımız tarafından gözaltına alındı. Şu anda 590 terör örgütüyle iltisaklı, potansiyel tehdit eden unsur gözaltına alınmış durumdadır. Bütün bu çalışmalarda kararlılıkla sürdürülüyor
3 TERÖR ÖRGÜTÜ BİRDEN HAREKETE GEÇİRİLMİŞTİR
Türkiye 7 Haziran’da demokratik bir seçim yaşamıştır. Tam bu demokratik seçim ortamında hükümet görüşmeleri sürerken nereden çıktıkları nerelerden talimat aldıkları bizce malum bazı çevreler üç terör örgütünü birden Türkiye'yi neredeyse kıskaca almak amacıyla harekete geçirmişlerdir.
Bu operasyonların birinci amacı Türkiye'deki demokratik düzeni korumaktır, özgürlükleri korumaktır ve halkımızın hayat hakkı başta olmak üzere bütün temel hak ve özgürlükleri teminat altına almaktır. Dolayısıyla birinci hedefimiz demokrasimizin korunmasıdır. Suruç olayı olduğu gün yaptığım açıklamayı tekrar altını çizerek yapıyorum. Suruç katliamı Türkiye'ye ve Türk demokrasisine dönük bir saldırıydı. Bunun faili DAEŞ'ti, gereken yapılmıştır.
ÇATIŞMASIZLIKTAN BAHSEDENLER
7 Haziran'dan bugün kadar eylem türleri itibariyle 121 silahlı saldırı, 15 adam kaçırma, 16 yol kesme, 59 araç yakma, 53 patlayıcı madde atma, 17 haraç alma dahil 281 terör eylemi yapılmıştır. Yine aynı dönemde 5 güvenlik görevlimiz asker ve polisimiz şehit edilmiştir. 3 asker ve 50 polisimiz yaralanmış, 1 polisimiz kaçırılmış, dört vatandaşımız katledilmiş, 10 vatandaşımız yaralanmıştır.
Türkiye'de çatışmasızlıktan bahsedenler veya son yaptığımız operasyonların çatışmasızlık dönemini bitirildiğini iddia eden siyasi bazı çevreler de şunu bilsinler, eğer böyle bir şey varsa gitsinler uyurken şehit edilen iki polisimizin faillerine bunu sorsunlar.
KİMSE MİLLETİN AKLIYLA ALAY EDEMEZ
Kimse milletin aklıyla vicdanıyla basiretiyle alay edemez. Hem çatışmasızlık diyeceksiniz, hem de ülke huzuru için görev yapan polislerimizi kalleşçe katledenlere sessiz kalacaksınız öyle mi? Siz sessiz kalabilirsiniz ama devlet sessiz kalmaz. Kamu düzeni söz konusu olduğunda faili meçhuller üzerinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da vatandaşlarımıza terör estiren bu çevrelere kesinlikle alanı boş bırakmışız.
HESABI SORULUR
Kamu düzeni söz konusu olduğunda Türkiye, demokratik bir devlet olduğu gibi demokratik hukuk devletidir ve hukuk dışına çıkan her eylem mutlaka cezalandırılacaktır. Hiçbir suçta faili meçhul bırakılmayacaktır, onun için Ceylanpınar'da dolaylı, doğrudan iltisaklı herkes gözaltına alınmıştır, alınmaya devam edilecektir. Kimin burada bir parmağı varsa o iki polisimizi alçakça şehit edenlerin hepsinin hesabı sorulur.
GÖZ MÜ YUMACAĞIZ?
Dün sabaha karşı gelen acil bir telefonla Erzurum'da bir hamile hanıma yardım için yola çıkan hemşire, ebe, şoför kaçırılıyor. Biz buna göz mü yumacağız.
KILIÇDAROĞLU'NA TEŞEKKÜR
Günlerdir, Suruç olayından bu yana bütün parti liderlerine çağrıda bulunuyorum, gelin beraber teröre ve şiddete karşı ortak deklarasyon yayınlayalım diye. Olumlu cevap alabildik mi? CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu'na buradan teşekkür ediyorum. Onun dışında, çağrımıza kulaklar tıkandı.
RÜZGAR EKEN FIRTINA BİÇER
Kimse Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletimize tehdit dili kullanmasın. Tehdit eden mukavelesini görür. Rüzgar eken, fırtına biçer. Kamu düzenini bir kez tehdit ettiklerinde, onların tehdit için kullandıkları maşalar ya da aldatılmış bazı çevrelere değil, doğrudan bu tehdidi oluşturan merkeze gerekli cevabı veririz. Onun için herkesin aklını başına alma günü gelmiştir.
PARTİLERE BİRLİK MESAJI
Siyasi partilere de mesajımız açıktır. Gün omuz omuza verme günüdür. Yeniden herkesin bir değerlendirme yapması gerekiyor. Türkiye’yi hükümetsiz bırakmayalım diyoruz bazıları "Biz bu sürecin içinde yokuz" diyor. Terör gruplarına mesajımız. Türkiye Cumhuriyeti Devleti terörle mücadeleyi yıllardır sürdürüyor. Bütün bu suçların cezasını ödeyeceksiniz. Kimse Türkiye’yi tehdit etmeye yönelmesin.
TÜRKİYE'YE HASMANİ DÜŞÜNCELERİ OLANLAR DA ANLAMIŞLARDIR
Ve yurtdışındaki çevrelere sesleniyorum. Türkiye’nin dostluğu güçlüdür. Tahammülümüzün sınırlarını kimse zorlamamalıdır. Dost ve müttefiklerimiz bir kez daha Türkiye’nin gücünden emin olmuşlardır. Türkiye’ye hasmani düşünceleri olanlar da anlamışlardır.
NOKTASAL OPERASYON DEĞİL BİR SÜREÇTİR
Bu noktasal bir operasyon değildir, bir süreçtir. Türkiye'yi tehdit sürdüğü sürece de devam edecektir, tehdit unsurları bir şekilde Türkiye'ye başkaldırdıklarında da en sert şekilde mukabele edecek şekilde hazırlıklarımız vardır. Bütün vatandaşlarımızın huzur ve sükun içinde devlete ve hükümete güven duygusuyla hareket etmelerini rica ediyorum.
MESUD BARZANİ İLE GÖRÜŞME
Bugün sabah Sayın Mesut Barzani ile bir görüşmemiz oldu. Sayın Barzani ile 1 saate aşkın, bir durum değerlendirmesi yaptık. Ben kendilerine Türkiye'nin Kuzey Irak'ta özellikle operasyonun amaçları ve çerçevesini aktarma imkanı buldum. Sayın Barzani, Türkiye'nin gerek DAEŞ ile gerek PKK'ya yönelik operasyonlarının haklı temellere dayandığını ve bu çerçevede Türkiye ile dayanışma içinde olduklarını bir kez daha ifade ettiler.
HDP'YE ÇAĞRI
Son derece samimiyetsizce söylemlerdir bunlar. Kendilerine 1 Ekim'de başbakan olduktan sonra Sayın Demirtaş'ı kabulümde söyledim, son HDP'yi ziyaretimiz esnasında da söyledim. Artık karar vermelerinin bir vaktidir silah mı demokrasi mi? Şiddet mi barış mı? Meşruiyet mi illegalite mi? Meşru bir siyasi partilerse, ki öyle görüyoruz, halkımız yüzde 13 oy vermiş, onu hiç bir zaman yadsımadık, reddetmedik, o şekilde davranmalılar. Şiddete karşıysalar bunu açıkça, sözleriyle değil, samimiyetleriyle ve eylemleriyle de göstermek durumundalar. İki polisimiz hunharca ensesinden vurularak şehit edilecek, HDP yetkilileri bunu kınama cesareti bile gösteremeyecek. Orada bir mesaj verilmek istendiyse o mesajı aldığımız için dün gece uçaklarımız Kandil üzerindeydi, kim aynı mesajı bir daha vermeye kalkarsa aynı cevabı alır
İNCİRLİK ÜSSÜ
İncirlik ile ilgili mutabakatı bugün Dışişleri Bakanımız da açıkladı. Şu ana kadar ki operasyonlar bu mutabakattan bağımsız operasyonlardır. Bu mutabakat olmasaydı da yapılacaktı veya bu olaylar yaşanmasaydı mutabakat belli bir aşamaya gelmişti, gerçekleşecekti. Şimdi önümüzdeki günlerde bundan sonra bu mutabakatın nasıl uygulanacağıyla ilgili olarak temaslar ve birtakım düzenlemeler yapılacak.
PKK 2013 MAYISINDA ÜLKEYİ TERKETMEDİ
Çözüm süreci bizim için tarihi ve stratejik bir süreçtir. Türkiye'deki silahlı örgütlerin ülkeyi terk etmesi aşamasına gelinmişti. Biz gereken adımları attık. 2013 Mayıs'ında ülkeyi terk etmesi gereken siyasi unsurlar daha da silahlanma, güçlerini arttırma yoluna gittiler. Artık silahsızlanmanın olması gerektiğini vurguladık. Bu unsurlar demokratik seçimlere de müdahale etme yoluna girdiler.
SÜRECİN DEVAMI KONUSUNDAKİ ÇALIŞMALARIMIZDAN TAVİZ VERMEYECEĞİZ
Sürecin devamı konusundaki çalışmalarımızdan hiçbir taviz vermeyeceğiz. Çözüm sürecini istismar edenlere tavrımızı ortaya koyacağız. HDP vekilleri çatışmasızlıktan bahsediyor. Son derece samimiyetsiz açıklamalar bunlar. Koalisyon görüşmemizde de onlara söyledim. Silah mı, barış mı? 2 polisimiz hunharca şehit edilecek. HDP yetkilileri bir şey söylemeye cesaret edemeyecek. Karar vereceklerse bugün karar günüdür. HDP şiddete karşıysa bunu sözle değil eylemleriyle göstersin. Biz şefkat ve kudreti aynı ölçüde benimseyen bir anlayışa sahibiz.
'BÜYÜK BARIŞ YÜRÜYÜŞÜ'NE YASAK KARARI
Yürüyüşle ilgili olarak, kimse tek taraflı olarak insanlara çağrıda bulunamaz. Bugün sosyal medyada onlara karşı bir grup aynı güzergahta yürüme çağrısında bulunursa ne olacak? O güzergahta seyahat edecek olan insanların seyahat özgürlüğü ne olacak. Kesinlikle önceden izin ve güvenlik tedbirleri alınmadan tam da bu kritik aşamada yürümeye izin veremeyiz. İstanbul'da yürüyüş güzergahları belirlenmiştir. Ancak şunu söylüyorum kimsenin elinde silah ve maske olmayacak. Ailelere de sesleniyorum, daha önce yaşanan acılar yaşanmasın.
TBMM TOPLANACAK MI?
(CHP'nin Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırması) Dün, Meclis Başkanı ile konuyu görüştük. Böyle dönemlerde TBMM nihai istişare makamıdır. Dolayısıyla bu olağanüstü toplantı talebine olumlu yaklaşıyoruz. Grup Başkanvekillerimiz de temas halinde. Muhtemelen çarşamba günü yapılacak ve biz de Meclisimiz ile bu son operasyonlarla ilgili de bilgilendirme imkanı bulmuş olacağız. Orada bir deklarasyon çıkarsa memnuniyet duyarız. Nihayet kapalı kulaklar açıldı deriz, kapalı gönüller açıldı deriz. Ümit ederim genel başkanlar böyle bir ortak tavra gelecek olgunluğu gösterirler.