Davutoğlu'ndan Kurban Bayramı mesajı!

Başbakan Ahmet Davutoğlu, yarın idrak edeceğimiz Kurban Bayramı nedeniyle mesaj yayınladı.

Başbakan Davutoğlu'nun Kurban Bayramı mesajı, Başbakanlık Basın Merkezinin internet sitesinde görüntülü olarak yayımlandı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, İslam dünyasının birçok acılarla, insanların ciddi risklerle ve tehditlerle karşı karşıya bulunduğuna işaret ederek, "Özellikle son dönemlerde eti tırnaktan ayırmaya çalışanlar, ülkeyi bölmek isteyenler, vatandaşlarımız arasında fitne tohumu ekmek isteyenlere karşı bayramı da bir mübarek vesile olarak görelim ve omuz omuza verelim" değerlendirmesini yaptı.

"BAYRAM BİR MUHASEBE GÜNLERİDİR"

Vatandaşların Kurban Bayramı'nı tebrik eden Davutoğlu, herkese "hayırlı ve mutlu günler" dileyerek, "Bayramlar, her birimizin Rabbimize ve bütün kardeşlerimizin birbirine yakınlaştığı günlerdir, muhasebe günleridir, bir yıl içinde yaptıklarımızı gözden geçirme günleridir" ifadesini kullandı.

Bayramların kucaklaşma günleri olduğunu belirten Davutoğlu, herkese mutlu ve muhabbet dolu bayram günleri temenni etti.

"BU BAYRAM SEVİNCİ KANA, TERÖRE VE ŞİDDETE BULAMAK..."

Hac görevini ifa eden vatandaşların haclarının kabul edilmesini de dileyen Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Zor günlerden geçiyoruz, Türkiye büyük sınavların içinden milli birlik ve kardeşlik duygusuyla tam bir kararlılıkla geleceğe doğru yürüyor. İslam dünyası birçok acılarla karşı karşıya, insanlar ciddi risklerle, tehditlerle karşı karşıya. İşte böyle günlerde bayrama yeni anlamlar katmak gerekiyor. Özellikle son dönemlerde eti tırnaktan ayırmaya çalışanlar, ülkeyi bölmek isteyenler, vatandaşlarımız arasında fitne tohumu ekmek isteyenlere karşı bayramı da bir mübarek vesile olarak görelim ve omuz omuza verelim. Şu anda gözümün önünde, bir kısmınız Fırat kenarında, Dicle kenarında bayrama hazırlanıyorsunuz, bir kısmınız Meriç kenarında, bir kısmınız Kızılırmak, bir kısmınız Menderes kenarında, dağların eteklerinde aynı coşku var, yaylalarda bir bayram sevinci var. Bu bayram sevincini kana, teröre, şiddete bulamak isteyenlere, kardeşi kardeşten ayırmak isteyenlere karşı gelin hep beraber daha bir coşkuyla selamlaşalım, 'Allah'ın selamı üzerinize olsun' diyelim, 'Barışı, esenliği üzerinize olsun' diyelim, 'Kardeşliğimiz baki, geleceğimiz kaim olsun' diyelim."

"Komşularımıza dönelim, muhabbetle bakalım, 'Nesiniz, kimsiniz, hangi kökendensiniz' diye sormaksızın kucaklaşalım. Gözlerimizde kardeşliğin kıvılcımı, yüreğimizde muhabbetimizin ışığı olsun" diyen Davutoğlu, bir kez daha hep beraber kardeşlik türküleriyle bayramın kucaklanmasını, ilahilerde ve bütün coşkularda sadece kardeşlik sesi ve mesajının her yere yayılmasını istedi.

"EN YAKIN ŞEHİT AİLESİNİ ZİYARET EDİN"

Vatandaşlara "Nerede olursak olalım, ister yaylalarda, dağlarda, ister büyük şehirlerin mahallelerinde, hep beraber sokağa çıktığımızda bir kardeşlik havasını teneffüs etmenin mutluluğunu yaşayalım, hiçbir ayrımcılığa, ötekileştirmeye fırsat vermeyelim" diye seslenen Davutoğlu, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Yine vatandaşlarıma sesleniyorum, yüreği engin, gönlü derin vatandaşlarıma sesleniyorum. Hep beraber coşku içinde kutladığımız bayramı daha sonraki güzel günlerin bir başlangıcı olarak görelim. Şehit ailelerimize sesleniyorum, mübarek evlatlarını bayram öncesinde kaybeden ve geçen bayram ellerini öpen evlatlarını bu bayram göremeyen şehit ailelerimize, emin olunuz sizin acınız 78 milyonunun acısıdır, hepimizin yüreğinin yaresidir. O mübarek şehitlerimizin mekanlarının cennet olduğundan hiç kimsenin şüphesi yok. Onların bize bıraktığı emanet hem vatanımızın birliği, beraberliği emanetidir, hem de aileleri olarak sizlerin bize emanetidir. Sizleri bu bayramda hüzün içinde bırakan bu terör eylemlerine karşı kararlı mücadelemizi sürdüreceğimizden emin olunuz. Bütün vatandaşlarıma bir kez daha sesleniyorum, bugün eşinizi, dostunuzu, akrabalarınızı ziyaret ederken sorun ve öğrenin, en yakındaki şehit ailesini mutlaka ziyaret edin. Mahallelerinizden, köylerinizden, ilçelerinizden eğer şehitlerimiz çıkmışsa onların aileleriyle bayramlaşarak onların acılarının dindirilmesine yardımcı olun."

"BENİM MİLLETİM ŞİKAYET ETMEDİ"

Davutoğlu, sınırlarda, şehirlerde, dağlarda nöbet tutan asker ve polislere de şöyle seslendi:

"Sizin nöbette geçirdiğiniz her dakika normal vakitte geçen binlerce yıla bedel bir ecir sebebidir, nöbetiniz mübarek olsun. Bu millet adına çalışmanın onurunu, vakarını, bayramdaki gurbet hasretiyle dengeleyecek şekilde hepinizin vakur bir tarzda görevinizi yerine getirdiğinizden eminim. Hepinizin gözlerinden, alnından öpüyorum."

Türkiye'nin içinden geçtiği sıkıntılı dönemlerde, aynı zamanda İslam dünyasında da büyük acılar, ıstıraplar yaşandığına işaret eden Davutoğlu, özellikle Suriye'de yaşanan büyük insanlık dramının nihayet dünya gündemine girdiğini belirtti. Davutoğlu, "4 yıldır Suriyeli kardeşlerimizin acısına gözlerini kapatan Avrupa nihayet mülteci sorununun kapılarına dayanması dolayısıyla harekete geçme ihtiyacı hissetti. Halbuki 4 yıl benim aziz milletim hiçbir şeyden şikayet etmeden, hiç kimseye herhangi bir yardım talebinde bulunmadan bütün kardeşlerini bağrına bastı, yüreğini, sofrasını onlara açtı" diye konuştu.

"ALLAK ÜLKEMİZİN BEKASINI DAİM ETSİN"

Davutoğlu, her milletin zor zamanlardan geçtiğine dikkati çekerek, büyük milletlerin ise zor zamanlardan geçen milletlere gösterdiği tavırlarla anıldığını vurguladı. Türk milletinin tarih boyunca her zaman acı ve ıstırap çeken mazlumların yanında yer aldığını aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Her birinize bir kez daha 4 yıl içinde Türkiye'ye bir güvenli liman olarak, bir ana kucağı olarak gelen mültecilere gösterdiğiniz şefkat, uzattığınız yardım eli dolayısıyla teşekkürlerimi sunuyorum. Biz bu vicdan muhasebesiyle, biz bu gönül derinliğiyle tarihe geçtik, mübarek Kurban Bayramı'nda da eminim her biriniz yanınızda, yakınınızda bulunan bu sahipsiz, bu kimsesiz mazlumlara yardım elinizi uzatacaksınız. Yine dünyada örneği az görülmüş, dünyanın her yerine yayılarak kurban etini mazlumlara dağıtmak için giden gönül erlerine, sivil toplum kuruluşu yetkililerine, temsilcilerine teşekkürü bir borç biliyorum. Onlar Anadolu'dan aldıkları o derin irfanı bütün dünyaya yaymak için Kurban Bayramı'nı bir vesile ittihaz ettiler. Aziz milletim, mübarek Kurban Bayramınızı bir kez daha tebrik ediyorum. Allah milletimizin birliğini, beraberliğini, ülkemizin bekasını, devletimizin kudret ve şefkatini daim eylesin. Mübarek Kurban Bayramını muhabbetimizin derinleşmesini vesile kılsın. Allah'a emanet olunuz."