Başbakan Ahmet Davutoğlu, Almanya'da Paris'te düzenlenen terör saldırısını değerlendirdi.
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, Paris'te gerçekleştirilen anma töreninde insanlık için bir araya geldiklerini ve dünyaya güçlü bir mesaj verdiklerini söyledi. İstikrarın tekrar kurulması gerektiğini anlatan Davutoğlu, "Yaşadığımız olaylar hepimize aslında coğrafyanın hala daha çok hassas olduğunu gösteriyor" diye konuştu.
Davutoğlu, Körber Vakfındaki etkinlikte konuştu. Açıklamasında 2007 yılıyla 2015 yıllarını karşılaştırabileceğini belirten Davutoğlu, geçen yıl yaptığı bir araştırmada Soğuk Savaş sonrasında "üç deprem"in gerçekleştiğini gördüğünü söyledi. Davutoğlu, şöyle konuştu;
"Dün aslında Fransa’da gördüğümüz olay bu bütün depremlere verilen tepkiydi. Deprem aslında bence güzel bir benzerlik çünkü biz Türkler olarak depremi çok iyi biliriz. Deprem öncesi dönemde belli bir dönem olur deprem sonrasında apayrı bir dönem olur buna da farklı müdahale edilmesi gerekir. İlk deprem 1991’de Sovyetler’in dağılmasından sonraki dönemde, burada Soğuk Savaş Dönemi koşulları ortadan kayboldu ve hepimiz aslında bir sonraki 10 yılda neler yaşadığımıza iyi bir şekilde tanık olduk.
Davutoğlu, Körber Vakfındaki etkinlikte konuştu. Açıklamasında 2007 yılıyla 2015 yıllarını karşılaştırabileceğini belirten Davutoğlu, geçen yıl yaptığı bir araştırmada Soğuk Savaş sonrasında "üç deprem"in gerçekleştiğini gördüğünü söyledi. Davutoğlu, şöyle konuştu;
"Dün aslında Fransa’da gördüğümüz olay bu bütün depremlere verilen tepkiydi. Deprem aslında bence güzel bir benzerlik çünkü biz Türkler olarak depremi çok iyi biliriz. Deprem öncesi dönemde belli bir dönem olur deprem sonrasında apayrı bir dönem olur buna da farklı müdahale edilmesi gerekir. İlk deprem 1991’de Sovyetler’in dağılmasından sonraki dönemde, burada Soğuk Savaş Dönemi koşulları ortadan kayboldu ve hepimiz aslında bir sonraki 10 yılda neler yaşadığımıza iyi bir şekilde tanık olduk.
"İKİNCİ DEPREM: 11 EYLÜL'DE GERÇEKLEŞTİ"
Güvenlikle ilgili kavramlar değişti ve kültürel çeşitlilik ve güvenlik kavramları arasında paradigma değişiklikleri yaşadık. İlk depremde Bosna Savaşı, Kosova Savaşı vardı, ikinci depremden Afganistan Savaşı ve Irak’a müdahale gerçekleşti. Üçüncü deprem, 2008 yılındaki küresel finansal krizdi. Bundan sonra da sosyal politik deprem, Akdeniz çevresinde ortaya çıktı ve 2011’de Arap Baharı’yla karşılaştık. Analiz yaparken her zaman uluslararası bağlamın nasıl değiştiğini dikkate almalıyız. İdeallerimiz, normlarımız var fakat aynı zamanda bütün bunları çok etkili bir şekilde zorluklara tepki verebilmeliyiz.
Güvenlikle ilgili kavramlar değişti ve kültürel çeşitlilik ve güvenlik kavramları arasında paradigma değişiklikleri yaşadık. İlk depremde Bosna Savaşı, Kosova Savaşı vardı, ikinci depremden Afganistan Savaşı ve Irak’a müdahale gerçekleşti. Üçüncü deprem, 2008 yılındaki küresel finansal krizdi. Bundan sonra da sosyal politik deprem, Akdeniz çevresinde ortaya çıktı ve 2011’de Arap Baharı’yla karşılaştık. Analiz yaparken her zaman uluslararası bağlamın nasıl değiştiğini dikkate almalıyız. İdeallerimiz, normlarımız var fakat aynı zamanda bütün bunları çok etkili bir şekilde zorluklara tepki verebilmeliyiz.
"İSTİKRARIN KURULMASI GEREKİYOR"
Hepimizin müdahalesiyle etkisiyle istikrarın kurulması gerekiyor. Yaşadığımız olaylar hepimize aslında bu coğrafyadaki olayların hala daha çok hassas olduğunu gösteriyor. 11 Eylül’den sonraki durumlara baktığımızda aslında yeni bir güvenlik kavramıyla karşı karşıya kaldık. Teröre karşı mücadele Afganistan’da devam ediyordu bu şimdi 10 yılı aştı ve Türkiye’de bunun bir parçasıydı, koalisyonun bir parçası olarak. Ancak terör tehdidinin her yerde olduğunu hatta Paris’te bile olduğunu görüyoruz."
Hepimizin müdahalesiyle etkisiyle istikrarın kurulması gerekiyor. Yaşadığımız olaylar hepimize aslında bu coğrafyadaki olayların hala daha çok hassas olduğunu gösteriyor. 11 Eylül’den sonraki durumlara baktığımızda aslında yeni bir güvenlik kavramıyla karşı karşıya kaldık. Teröre karşı mücadele Afganistan’da devam ediyordu bu şimdi 10 yılı aştı ve Türkiye’de bunun bir parçasıydı, koalisyonun bir parçası olarak. Ancak terör tehdidinin her yerde olduğunu hatta Paris’te bile olduğunu görüyoruz."